Paralel yapının en büyük finans destekçilerinden biri olan Koza grubunun, altın için ölülerin kemiklerini sızlattığına mahkeme de karar verdi. Yıllardır sığındıkları paralel yargı sayesinde haklarındaki bütün davalardan ceza almadan kurtulan paralel yapıya ilk darbe Gümüşhane'den geldi. SABAH'ın şubat ayında gündeme getirdiği haberin ardından yargı da şirketin altın madeninde siyanür havuzu yapmak için köylülerin rızası olmadan mezarları dozerle söktüğünü tespit etti. Gülen örgütünün yüzünü duruşmalarda ortaya koyan köyün muhtarı Alim Dabağ da dozerle taşınan mezarlıkta 100-200 arası mezarlığın kaybolduğunu söyledi. Koza grubu Gümüşhane bölgesindeki Mastra altın madeninde üretimi artırmak için ikinci siyanür arıtma barajını inşa kararı aldı. Bu nedenle Mastra köyünde 400 dönümlük bir arazi satın aldı. İddiaya göre Mastra köyündeki mezarlığın kuzeyinde uygun alan olmasına rağmen, şirket daha az maliyetli diye mezarlık alanında siyanür arıtma barajını yapmak istedi. Fakat köylülerin büyük kısmı karşı çıktı. Buna rağmen Aralık 2012 ve Ocak 2013'te mezarlıklara kepçelerle girildi. Naaşlar başka yere taşınırken, bölgedeki köylülerin çektiği fotoğraflarda kemiklerin torbalara doldurulduğu görüldü.
'SİLAHLA TEHDİT ETTİLER'
Olay üzerine köylüler Koza grubuna dava açtı. Mahkeme de Koza'nın köylülerin rızası olmadan dozerlerle mezarlığa daldığını ve hukuka aykırı olarak mezarları taşıdığına karar verdi. Koza'nın mezarlığı göstermelik kiralaması da hukuka aykırı olarak değerlendirildi. Koza'nın Gümüşhane İşletme Müdürü Ahmet Deniz'e, "İbadethane ve Mezarlıklara Zarar Verme" suçuna azmettirme nedeniyle 1 yıl hapis cezası verdi. İyi halden ceza 10 aya indirilirken, hapis cezası da para cezasına çevrildi. Koza'ya çanak tutan Köy İhtiyar Heyeti üyeleri de 6'şar ay hapis cezası aldı ancak cezaları ertelendi. Olayı kendisinin yaptığını gizlemek isteyen Koza şirketi taşeron bir dozer kiraladı. Mezarları taşıyan dozer şirketine de "çevre" faturası kesti. Durtuşmada tanıkların verdiği ifadeler de altın için gözü dönen paralel yapının marifetlerini gözler önüne serdi:
"Yeni mezarda benim saydığım kadarıyla 400 mezar bulunmaktadır. Eski mezarda 300-400 mezar bulunmaktaydı. Sanırım nakil esnasında bir çok mezar toprağa karıştırılmış."
"Mezar taşıma işlemlerini çoğunlukla gece yaptılar. Ben kendi dedemin mezarı bir gece nakledilidiğine müdahale ettim. Burada bulunan şahıslar silah çekerek beni tehdit etti."
