Arınç'tan önemli açıklamalar
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, "Sayın Başbakanımızın imzasıyla bir genelgeyle acil durumlarda koordinasyonu teşkil etmek üzere Başbakanlıkta bir birim oluşturduk. Başbakanlık Koordinasyon Merkezi, Başbakanımızın talimatıyla faaliyete geçecek, acil duruma neden olan gelişme ortadan kalkınca da faaliyetlere son verecek" dedi.
Arınç, Başbakanlık Merkez Bina'da, Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında düzenlenen Bakanlar Kurulu Toplantısı'nın ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Başbakan Davutoğlu'nun İstanbul'dan gelmesinin ardından, Bakanlar Kurulu Toplantısı'na saat 16.30 gibi başladıklarını belirterek, daha önceki Bakanlar Kurulu Toplantısı'nın da epeyce sürdüğünü, basın mensuplarını bekletmemek adına açıklama yapılmadığını hatırlattı.
Açıklama yapılmamasının bazı yerlerde "olağanüstülük" olarak görüldüğünü ifade eden Arınç, "Bu akşam da yapmayabilirdik ama korkumdan geç de olsa bir basın açıklaması yapalım, arkadaşlarımızın soruları varsa alalım diye düşündüm. Doğrusu günler çok kısaldı, bir güne de çok şeyler sığdırmaya çalışıyoruz. Bundan sonra Bakanlar Kurulu Toplantısı akşama kalırsa veya geç vakitlere kadar sürecek olursa basın açıklaması yapmak gece saat 11.00'den sonra doğru olmaz" dedi.
Bu günkü Bakanlar Kurulu Toplantısı'nda, herhangi bir bakan tarafından tasarı ve teklif üzerinden bir görüşün, sunumun olmadığını kaydeden Arınç, Avrupa Birliği Bakanı Volkan Bozkır'ın yurt dışında bulunduğunu hatırlattı.
Özellikle son yaşanan şiddet olaylarının ve bazı ölümlerin kamuoyu tarafından yakından takip edildiğini belirten Arınç, şöyle konuştu: "6-7 Ekim'de Türkiye'de takip edilen olaylar sonrasında, İçişleri Bakan Yardımcımızın başkanlığında bir acil durumlarda koordinasyon yapmak üzere, bir heyet teşkil edilmişti. Türkiye'nin her tarafından en seri vasıtalarla haberler alacak, bunları biriktirecek, analiz edecek ve anında müdahale edece bir acil durum koordinasyon merkezi Başbakanımızın talimatı üzerine, ilgili bakanlıkların müsteşarları ve bakan yardımcılarının katılımıyla kurulmuştu. Buna bu sefer bir kurumsal nitelik kazandırdık ve Sayın Başbakanımızın imzasıyla bir genelgeyle acil durumlarda koordinasyonu teşkil etmek üzere Başbakanlıkta birim oluşturduk. Başbakanlık Koordinasyon Merkezi, Başbakanımızın talimatıyla faaliyete geçecek, acil duruma neden olan gelişme ortadan kalkınca da faaliyetleri sona erecek."
-"Yarından itibaren görevlendirilmiş olacak"
Başbakanlık Koordinasyon Merkezi'nin kurulmasına ilişkin genelgeyi özetleyen Arınç, şu bilgileri verdi: "Krizin niteliğine göre, Başbakanlık Koordinasyon Merkezi yurt içinde meydana gelecek, kamu düzenini ciddi şekilde bozucu nitelikteki olaylarda İçişleri Bakanlığımızın bünyesinde, yurt dışında meydana gelecek milli güvenliğimizi, milli hak ve menfaatlerimize zarar verecek ciddi olaylarda Dışişleri Bakanlığımız bünyesinde, diğer acil durum hallerinde bakanlık veya kurum bünyesinde faaliyet gösterebilecektir. Bunlara örnek olarak da Başbakanımız tarafından belirlenecek bakanlık veya kurum bünyesinde kuş gribi, Ebola salgını gibi olaylarda Sağlık Bakanlığımız görevlendirilmiş olacaktır veya Kültür ve Turizm Bakanımız, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız... Başbakanlık Müsteşarı veya görevlendireceği müsteşar yardımcılarından birisi, bu koordinasyon merkezinden sorumlu olacak ve Başbakanlığımızın üst koordinasyonunda da faaliyet gösterecek. Bu koordinasyon merkezi zaman zaman İçişleri ve Dışişleri Bakanlığı Müsteşarları veya Başbakan tarafından görevlendirilen üst yöneticilerin başkanlığında çalışacak. Kamu kurum ve kuruluşları tarafından Başbakanlık Koordinasyon Merkezi'ne gerekli bilgi ve belge akışı, her türlü teknik ve lojistik destek ve personel desteği de sağlanmış olacak."
Koordinasyon Merkezi'nin Başbakanlıkla sürekli irtibat halinde olacağını ve Başbakanlık Müsteşarlığına gerekli bilgi ve belge akışını sağlayacağını belirten Arınç, bu kurumsal nitelikteki sistemin, yarından itibaren görevlendirilmiş olacağını bildirdi.
-"Alçakça şehit edildi"
Özellikle son olaylarda, bu koordinasyonla ne kadar etkili sonuçlar aldığının, olaylara anında müdahale edildiğinin, fail veya faillerin yakalandığının ve olayın yönlendirilebildiğinin ortaya çıktığını ifade eden Arınç, "İster sosyal medyadan olsun, ister dedikodular veya yaygın şekildeki söylentilerin, olayların büyümesine yol açtığını düşünürsek, bütün bilgi ve belgelerin anında toplanabildiği ve kamuoyunun düzenli bir şekilde acilen bilgilendirildiği ortamlarda, bunların olumlusuz etkileri sıfırlanmış olacaktır. Her haliyle bu koordinasyon çalışmasının çok faydalı olacağını düşünüyoruz" diye konuştu.
Bakanlar Kurulu'ndaki görüşmelerinin ana ekseninde iç ve dış olayların önemli bir yer tuttuğunu belirten Arınç, şunları kaydetti: "Son haftalardaki şiddet olaylarının yaygınlaşma istidadı gösterdiğini... Öncelikle Bingöl'de emniyet müdür yardımcısı ve bir emniyet amirimizin şehit edildiğini biliyoruz, olay üzerine yapılan operasyonlarda yakalananlar ve etkisiz hale getirilenler olmuştu. Daha sonra maalesef Yüksekova'da sivil giyimle şehre çıkan bir uzman çavuşumuz ve iki erimiz alçakça şehit edildi. Onun üzerine yapılan adli soruşturma sırasında da faillerden birisi yakalandı, ikisinin de yakalanması an meselesi. Aynı zamanda bir geçici köy korucusunun da bir ay kadar önce kaçırıldıktan sonra birkaç gün önce Bitlis tarafında bir direğe bağlanmak suretiyle alçakça şehit edildiğini biliyoruz. Bütün bu olaylarla ilgili olarak anlık müdahaleler yapılmıştır. Fail ve failler yakalanmış veya yakalamak üzeredir. Gözaltına alınanlardan da tutuklananlar olmuştur. Dolasıyla bu olaylara yönelik olarak en son geldiğimiz noktayı ve bundan sonra bu tür olaylara kesinlikle müsamaha gösterilmeyeceği ve müsaade edilmeyeceği için ek olarak alınması gereken tedbirler de İçişleri Bakanımızın, Adalet Bakanımızın ve bütün bakan arkadaşlarımızın görüşmesiyle bir kez daha gözden geçirilmiştir."