Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu'nun (DEİK) Wyndham Hotel'de gerçekleştirilen Genel Kurulu'nda konuştu.
İşte satırbaşları:
-Artık bütün enerjimizi 2023 hedeflerimize yoğunlaştıyoruz. Özel sektör inşaalah krizleri fırsatta çevirecek.
Birinci dünya savaşının üzerinden tam 100 sene geçti. Birinci dünya savaşının ve Sarıkamış hareketinin 100. yılında geçmişi bilmeliyiz çünkü biz bu zamanlara geçiren insanlara vefa borcumuzu ödetemeyiz. Burada yeniden şehitlerimize rahmet diliyorum.
-1923'ün öncesinde istiklal harbi vardı. 9 yıl boyunca bu memletin evladı bu memleket sahip çıktı.
-Bu aziz millet bir kez daha küllerinden yeniden doğuyor, ayakları üzerinde doğruluyor.
-2023 sadece bizim iktisadi hedeflerimizi ifade eden bir yıl değildir. Bizim siyasi, sosyal hedeflerimizi de ifade eden bir yıl olacaktır.
-2023 giden yol bir gülistan, gül bahçesi olmayacaktır. Sürecin zorlukları ve sıkıntıları olacaktır. Vazgeçersek bizde kaybederiz, millete ülkede kaybeder. 2023'e inanıyorsak bunun mücadelesine 2014'ten başlamak zorundayız, hiçbir zafer kendiliğinden gelmez.
Dönemin Başbakan diyenler şimdi dönemin haşhaşi örgütü oldular. Dönemin başbakanı ifadesini kullananlar kendilerinden o kadar emindiler ki bu ifadeyi kullandılar.Dönemin Başbakanı diyenler, dönemin haşhaşi örgütü oldular. Merhum Menderes'e... Devran aynı. Sabık başbakan diyenleri hiç kimse hatırlamıyor. Aynı. Hatırlayanlar da hayırla yad etmiyorlar. Bizim için dönemin Başbakanı diyen dönemin haşhaşi örgütünü de inşallah kısa süre zarfında hiç kimse hatırlamayacak, hatırlayan da hayırla yad etmeyecek.
Darbe senaryoları yazıldığını, bazı senaryoların uygulama planına dahi geçtiğini, şahsına, arkadaşlarına tehditler yapıldığını, hatta suikast girişimleri olduğunu, iktidardaki, milletin sandıkta verdiği oylarla işbaşına gelmiş bir siyasi partinin, parlamentonun yüzde 65'ine sahipken kapatılma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını anlatan Erdoğan, sokakların hareketlendirildiğini, içeriden ve dışarıdan siyasete yönelik, milli birliğe, ekonomiye yönelik çok sayıda operasyon yapılmak istendiğini söyledi.
-Eğer maşa kullanılamaz hale gelirse bu üst akıl gider, kendisine başka bir maşa bulur. Düne kadar birbirine yapmadıklarını,demediklerini bırakmayanlar şimdi kucaklaşıyorlar.
Şimdi tabular yıkılıyor. Onun için bu dönem farklı bir dönem. Bzi yetkiyi, emaneti birlerinden almadık, biz yetkiyi milleten aldık, hesabı da sadece millete veririz. Şimdi tabular yıkılıyor, onun için bu dönem farklı bir dönem. Hamd olsun Allah'a ödenecek bir diyetimiz yok.Unutmayın Hasan Sabbahlar hiçbir zaman bitmez. Bunlar her zaman olacaktır. Onların bir tuzağı varsa Allah'ın da bir tuzağı var. Onların bir hesabı varsa milletin de bir hesabı var.
-Darbe girişimi, saldırıların herhangi birinde boyun eğseydik, tuzağa düşseydik, bugün 2023'en bahsedemezdik
-Malum çevreler basın susturuluyor, diye bir kampanya yapıldı. Uluslararası basın Türkiye aleyhine yapılan bu kampanyaya sımsıkı sarıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 14 Aralık süreci başladığı andan itibaren malum çevrelerin "Basın susturuyor" diye bir kampanya başlattığını ve dünyaya da bunun bu şekilde servisini sağladığını belirterek, "Çok enteresan AB, tatil gününde bununla ilgili açıklama yapıyor ya. Bunlar ne zamandan beri tatil günlerinde bu tür açıklamalar yapmaya başladılar? Ne kadar da hassaslar, ne kadar da bu ülkede olanları, bitenleri seviyor, sayıyor hemen açıklamalarını yapıyorlar. 50 yıldır kapılarında bizi bekletenler acaba bu hassasiyeti nereden elde ettiler?AB hukuk devleti de Türkiye gucuk devleti mi?" dedi.
- 14 Aralık soruşturmasında her şey yasalara uygun cereyan ediyor. Şu anda dikkatli temiz bir süreç ilerliyor.
-Umut bağladığınız maşaların maskesi düşüyor olabilir. Umutlarınızı adalet üzerine tesis edin. Umut bağladığınız maşaların maskeleri düşüyor olabilir, hoşunuza gitmese de.Türkiye'deki yargInın karaRlarınına saygı duyacaksın.
Neymiş? Gözaltına alınanlar gazeteciymiş. Gazeteci suç işlemez mi? İngiltere'de telekulaktan 50 kişi sorgulandı. Mısır'da onlarca gazeteci gözaltına alındı. Anadolu Ajansı mensubu da şiddete maruz kaldı, sesinizi çıkarmadınız.Gazeteciliği maske olarak kullanıyor. Türkiye uluslararası itibarını manşetlerle, sahte raporlarla elde etmiş bir ülke değildir.
-Türkiye ekonomisiyle, mazlumların sesi oluşuyla, hakka sahip çıkan dış politikasıyla zaten itibarlıdır.
-Gezi olaylarında Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanlık binalrına saldırılırken bu AB susuyordu.
-Kobani Kobani dediler. Uçaklarla mühimmat indirdiler. Mereye gitti o mühimmat?Kobani için birileri için önemli.Kobani'nin stratejik bir önemi yok, yoksa kuzey Suriye'de yeni bir yapılanma, eyalet mi oluşturuluyor? Suriye'nin kuzeyindeki bir oluşum, Türkiye için tehdittir.
Türkiye'nin AB'nin önünde kapı kulu değildir. ürkiye, bırakın boynunu eğmeyi, bırakın geri adım atmayı, asla ve asla azarlanacak, kendisine gündem belirlenecek, istikamet çizilecek bir ülke değildir. Biz ne itibarımızdan ne gücümüzden ne de büyümemizden bir şey kaybederiz. Hiç merak etmeyin
-İftiralarla yalanlarla üzerimize gelenler itibarlarından kaybettiler.Biz işimize bakacağız. Onların işi bizi engellemek. Bizim işimiz onlara bakmadan yürümek hatta koşmak.
-Dün din alimi maskesiyle vatanına ihanet edenler, yarın başka maskeyle ülkelerinin karşısına çıkacak. 100 yıl önce Sarıkamış'ta donup kalan onbinlerce şehit Mehmetçiğin gözleri sizin ve bizim üzerimizde.Gün geldi hesap döndü, ihanet hesabı yapanlar millete hesap vermeye başladı. Milletin yürüyüşünü kimse durduramayacak.
-12 yıl içinde ekonomimiz defalarca test edildi. İhracatta 2015 yılı bizim için yeni bir seferberlik yılı olacak.Enerjide Türkiye yatırımlarıyla farklı bir kulvardan koşuyor.
"Yüksek faizlere dikkat edin lütfen. Girişimcilerimizi artırmak zorundayız. En fazla parayı finans sektörü kazanıyor. Çok fazla da yorulmadan kazanıyorlar. Kalkıp el ele vermeye mecburuz. Yatırımcının önünü açmaya mecburuz. Bu etle tırnak gibi. Bugün Amerika bir puan uyguluyorsa, bize ne oluyor? Tek kelime ile bu zulümdür" Siz Başbakan olduğunuzda neden bunu yapmadınız derseniz... Başarısız olduğum konulardan biri de budur"
