Balyoz savcısı Hüseyin Kaplan, 17 Aralık savcısı Mehmet Yüzgeç, Ergenekon hakimi Hüsnü Çalmuk, eski HSYK Tetkik Hakimi Nuri Karakuş ile dönemin emniyet müdürleri Ahmet Pek ve Ömer Köse hakkında sahte tape ve yasadışı dinlemeden soruşturma başlatıldı. Şüpheliler, Ergenekon sanığı İbrahim Özcan'a ait olmayan 6 telefon hattını dinleterek tape yaptırmak ve delil karartmakla suçlanıyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu, dönemin Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Pek ve dönemin İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürü Köse hakkında soruşturma başlatırken, savcılar Yüzgeç, Kaplan, hakimler Çalmuk ve Karakuş'un dosyalarını HSYK'ya gönderdi. Soruşturmanın, Ergenekon sanığı İbrahim Özcan'ın suç duyurusu üzerine başlatıldığı ortaya çıktı. Özcan'ın dilekçesinde, Ergenekon davasında tutuklanmasına neden olan tapelerin sahte olduğu ortaya çıkınca bu tapeleri düzenleyen 2 polis memurunun İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanmaya başladığı, ancak bu kişilere emir veren sorumluların korunduğu ifade edildi.
'SEHVEN OLDU' İTİRAFI
Ömer Köse'nin, Ergenekon mahkemesine gönderdiği 26 Kasım 2012 tarihli yazısında tapelerin sehven yapıldığını itiraf ettiği de kaydedildi. Ahmet Pek, savcılar Kaplan, Yüzgeç ve hakimler Çalmuk ve Karakuş'un olayı örtbas ettiği öne sürüldü. "Tutuklanmama neden olan bu kişiler organize bir şekilde birlikte hareket etmişlerdir. Telefonlarımı yasal görünüm altındaki mahkeme kararıyla dinlemeye almışlar" denilen dilekçede, "Özel yetkili savcılar, Ergenekon örgütünün ara yöneticisi olduğum gerekçesiyle hakkımda 3 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 46 yıl hapis cezası istediler. Sahtecilikleri ortaya çıkınca hakimler, pardon deyip tutuklu kaldığım süreyi hesaplayarak 14 yıl 8 ay hapis cezası verdiler. Bana bu zulmü yapanların benim gibi değil de adil yargılanmalarını talep ediyorum" ifadelerine yer verildi.
