HDP'nin kan tacirliği dün yapılan bir açıklamayla yeni bir boyut kazandı. Tarihler 20 Temmuz'u gösterdiğinde, DAEŞ Suruç'ta canlı bomba saldırısı yaparak 34 gencin ölümüne neden oldu. HDP ise bu durumu fırsat bildi. Selahattin Demirtaş da "Halkımız kendi güvenliğini kendisi sağlasın" diyerek seçmenlerine silahlanma mesajı verdi.
'TATİL DE Mİ YAPMAYALIM'
HDP'nin askeri gücü PKK ise durumdan hemen vazife çıkardı. DAEŞ bombasıyla katledilen 34 genç toprağa bile verilmeden çözüm sürecini bitirdi. PKK teröristleri hemen o gece Ceylanpınar'da iki polisi, evlerinde uyurken şehit etti. PKK'nın kanlı tuzakları kısa sürede bir çok noktaya yayıldı. Bunun üzerine TSK, Kandil'i de hedef aldı. Birkaç günlük bu süreçte Selo hiç ortalarda gözükmedi. Fakat, Ege kıyısındaki bir turistik tesiste şişme yatakla havuz keyfi yaparken TAKVİM'e enselendi. Konuyla ilgili olarak basına hiç konuşmadı. Zaten sürekli olarak kendisini 'Cici çocuk' diye parlatan Aydın Doğan'ın gazete ve televizyonlarına konuşan Demirtaş'a bu soru da hiç sorulmadı. Dün ise HDP'li Dengir Mir Mehmet Fırat'ın tarihi hatası sonucu, Demirtaş'ın kızgın partililere yalan söylediği ortaya çıktı. Fırat, verdiği bir röportajda Demirtaş'ın tatil görüntülerinin sorulması üzerine "O resim, o otelin güvenlik kamerası tarafından çekilmiş bir resim. Onun altında saat ve dakika var. O sırada Suruç olmamış. Kendisine de sordum: Yalanlama yapacak mısınız? 'Lüzum hissetmiyorum, kesinlikle bunu yalanlamam. Ben kötü bir şey mi yapıyorum? Ailemle, çocuklarımla dinleniyordum. Suruç oldu. Çocukları, ailemi hemen Diyarbakır'a bıraktım. Ben Suruç'a gittim' dedi. O resmin altındaki saatte bunun Suruç'tan önce olduğu belli" cevabını verdi. Oysa Dengir Mir Mehmet Fırat yanılıyordu. Bahsi geçen havuz fotoğrafında 24 Temmuz tarihi yazılıydı. Oysa Suruç patlaması ise 20 Temmuz'da gerçekleşmişti. Yani ya Fırat, Demirtaş'ı korumak için yalan söyledi ya da Selo partilileri kandırmaya çalıştı.
