'Türkeş, devlet adamlığı ahlakının gereğini yaptı'

Başbakan Ahmet Davutoğlu, bakanlık teklifini kabul eden Tuğrul Türkeş için, "Bütün baskılara karşı, devlet adamı ahlakının gereğini gösterdiği için Sayın Türkeş'e bir kez daha teşekkür ediyorum" dedi. Parti genel merkezindeki AKİM 2 Milyon Gülen Yüz Ödül Töreni'nde konuşan Davutoğlu, şu mesajları verdi:

İSTİSMAR EDECEKLERDİ:

Oyun şuydu, AK Parti bir başka partiyle baş başa kalacak ve seçim boyu bunu istismar edecekler. Seçim kampanyasıyla bunu istismar edecekler. Böyle istismar hesaplarıyla yola çıkanlara millet yüz verir mi?

TBMM'NİN ONURUYLA OYNADILAR:

"Başbakan'ın teklifine evet diyenler onursuzdur, ahlaksız bir siyasete alet olurlar" gibi kendi milletvekillerine baskı yaparak onların iradelerine ipotek koymaya çalışanlar, TBMM'nin onuruyla oynamışlardır.

GÜNEŞ MOTEL CHP ÜRÜNÜ:

Onlar kendi milletvekillerine dahi güvenmediler, baskı oluşturdular. 'Kabul ederseniz, zarfı açarsanız ahlaksız siyasete alet olursunuz' dediler. Güneş Motel gibi çirkin benzetmeler yaptılar. Özellikle de Güneş Motel benzetmesi yapanlara sesleniyorum; O Güneş Motel'i kimin yaptığı belli. Güneş Motel, CHP zihniyetinin ürünüdür. Hiçbir zaman biz bu oyunların içinde olmadık. Rahmetle anıyorum Sayın Ecevit'i ama onun genel başkanlığında Güneş Motel yaşanmıştır. Bize siyasi ahlak dersi vermeye çalışanlar kendi geçmişlerine baksınlar.

TÜRKEŞ'E TEŞEKKÜR:

'Evet' diyen Sayın Tuğrul Türkeş'e huzurlarınızda bir kez daha teşekkür ediyorum. Bütün bu baskılara karşı, Anayasa'nın gereğini, siyasi ahlakın ve böyle bir kritik dönemde devlet adamı ahlakının gereğini gösterdiği için Sayın Türkeş'e bir kez daha teşekkür ediyorum. Büyük baskı altına alındı, dirayetle direndi. Dün olumlu cevabını aldıktan sonra görüştüğümde kendisine de ifade ettim, böyle dönemler, ağır sorumluluk alma ahlakına, devlet ahlakına sahip olanları da olmayanları da ortaya koyar.

KABUL EDEN MENFAAT PEŞİNDE DEĞİL:

Terörle mücadele ediyoruz, Türkiye etrafında ateş çemberi olan bir ülke olarak son 30 yılın belki de en kritik güvenlik sorunlarıyla karşı karşıya. Küresel ekonomik kriz var. Ülkenin 13 yılda elde ettiği kazanımlarla ilgili ciddi riskler var ve ülkenin istikrarı itibarıyla da önemli yüzleşmelerle karşı karşıyayız. Böyle bir dönemde eğer bir kişi kendisine yapılan bakanlık teklifini reddediyorsa, bu ağır sorumluluktan 'kaçıyor' demektir. Ama eğer bir kişi Sayın Türkeş gibi bu teklifi kabul ediyorsa bir menfaat peşinde değil, ülkenin geleceği peşinde olduğunu ortaya koymuş demektir.

TARİH SORUMLULUKTAN KAÇANLARI DA YAZACAK:

Sayın Bahçeli dün yaptığı açıklamada, bu tavrı tarihin yazacağını söylüyor. Tarih, sorumluluktan kaçanları da yazacak. Tarih, millet beka mücadelesi verirken 'Hayır, hayır, hayır' diyenleri de yazacak. Kahramanca şehit düşen Mehmetçiklerimiz mücadele ederken, bir bakanlık görevini yapmaktan kaçanları da yazacak. Mehmetçiğin kanları üzerinden siyaset yapanları, istismar edenleri de yazacak.

1 SAAT 10 DAKİKA GÖRÜŞTÜLER

Başbakan Ahmet Davutoğlu ile bakanlık teklifini kabul eden MHP'li Tuğrul Türkeş dün akşam sürpriz bir görüşme gerçekleştirdi. Başbakanlık Resmi Konut'taki görüşme 1 saat 10 dakika sürdü. Görüşmeye oğluna ait araçla gelen Türkeş'e, babası merhum Alparslan Türkeş'in koruması da eşlik etti. Türkeş'e Başbakanlık tarafından da koruma tahsis edildi.

MİLLİ GÜVENLİK KURULU'NA GİRECEK

Tuğrul Türkeş'in, Bülent Arınç'tan boşalacak Başbakan Yardımcığılı görevine atanacağı belirtiliyor. Arınç, mevcut hükümette aynı zamanda Hükümet Sözcülüğü görevini de yürütüyordu. Seçim hükümetinde Hükümet Sözcülüğü görevi olmayacak. Türkeş, başbakan yardımcısı olarak Milli Güvenlik Kurulu toplantılarına katılabilecek. Bir diğer Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın yerine ise Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'ın getirileceği öğrenildi. Kulislerde icracı bakanlıkların AK Partili kontenjanlarda kalacağı belirtiliyor.

HDP'Lİ TÜZEL DE TEKLİFİ REDDETTİ

AK Parti Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun bakanlık teklifi götürdüğü HDP İstanbul Milletvekili Levent Tüzel, bakanlık teklifini reddetti. Daha önceden yapılan açıklamalarda teklif götürülen HDP'li milletvekilleri Levent Tüzel, Müslüm Doğan ve Ali Haydar Konca'nın bu teklifi parti kararı olarak kabul ettikleri kamuoyu ile paylaşılmıştı. "Başbakana bu görevi kabul etmeyeceğimizi bildireceğiz" açıklamasını yapan Tüzel'in bu kararı, seçim hükümetinde yer alacağını açıklayan HDP ile kurucu genel başkanı olduğu EMEP'i karşı karşıya getirdi.

BAYKAL'DAN ÜÇ SAYFALIK MEKTUP

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun bakanlık teklif ettiği CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, Başbakanlığa yazdığı 3 sayfalık mektupta görevi kabul etmediğini bildirdi. Baykal, mektubunda "Nasıl geçmişte 12 Eylül Kenan Evren hukukuna karşı rakiplerimiz olan siyasetçilerin hukukunu savunduysam, şimdi de milletin hukukunu sizlere karşı savunmak boynumun borcudur" dedi. Bu arada ABD'de bulunan CHP Milletvekili İlhan Kesici, Başbakanlığı telefonla arayarak, yurda döndüğünde teklife cevabını ileteceğini bildirdi.

CUMHURBAŞKANLIĞI TV İDDİASINI YALANLADI

Cumhurbaşkanlığı, bazı CHP milletvekillerinin ileri sürdüğü "Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nden yayın yapacak bir televizyon kanalı kurulacağı" iddiasını yalanladı. Cumhurbaşkanlığı kaynakları, bazı medya organları tarafından yayılmaya çalışılan bu iddianın tümüyle gerçek dışı olduğunu belirtti. Açıklamada, tamamıyla hayal mahsulü olan bu iddiaya ilişkin haberlerin "tezvirattan ibaret olduğu" kaydedildi. İddia, CHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem tarafından ortaya atılmıştı.

'SİYASETE OLUMLU KATKI SAĞLAYACAK'

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş: Sayın Türkeş'in teklifi kabul etmiş olması erken seçim hükümetiyle seçime gidilmesi açısından olumlu bir adımdır. Görüşler zıt da olsa siyaset bir mücadele alanıdır, rekabet alanıdır, bir savaş alanı değildir. Türkeş'in isminin varlığının olumlu katkı sağlayacağını düşünüyorum.

'ASIL SORUN LİNÇ KAMPANYASI'

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan: Tuğrul Bey, devlet adamı vasfına uygun bir şekilde, anayasal zorunluluğun gereği olarak o siyasi sorumluluğu üstlenmiştir, doğru olanı yapmıştır. Asıl sorun ona karşı böyle yargısız infaz gibi üzerine gidilmesi, linç kampanyası başlatılmasıdır.