Başbakan Ahmet Davutoğlu, Rusya ile yaşanan uçak krizinin ardından Rus tarafının Türkiye'ye yönelik açıkladığı yaptırım kararlarına tepki göstererek, "Şantaj dili, tehdit dili yaptırım dili kullanmak isteyenler de bilsinler ki bir Türk'e her şey yapılır da şantaj yapılamaz" diye konuştu. Davutoğlu, TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi kokteylinde yaptığı konuşmada şunları söyledi:
*
TÜRKİYE, BİR AVRUPA HALKIDIR: Türkiye-AB zirvesinde Türkiye'nin taşıdığı önemi, bütün liderler söz alarak vurguladılar. Türkiye, bir Avrupa halkıdır, Avrupalı bir millettir ve Avrupa'nın kaderi Türkiye olmaksızın yazılamaz.
*
TEDBİR ALMAK EN DOĞAL HAKKIMIZ: Rusya ile ilişkiler ne kadar önemliyse Türkiye'nin sınır güvenliğini korumak da o derece önemli ve hayati bir görevdir. Hedef Rusya Federasyonu değildir, karşılaşılan yer Türkiye-Rusya sınırı değil. Suriye-Türkiye sınırı Türkiye'nin ulusal güvenlik meselesidir, Rusya'nın ulusal güvenlik meselesi değildir, tedbir almak Türkiye'nin en doğal hakkıdır. Ama bilinsin ki, hava sahası ihlali olmasaydı o Rus uçağı da düşmüş olmazdı.
*
DAEŞ'TEN PETROL ALINDIĞI İDDİALARI: İthamların, akılla izanla izah edilmesi mümkün değil. Aksine, Türkiye DAEŞ'i sınır bölgelerinden uzaklaştırmak için yoğun çaba içerisindedir.
*
BU KRİZİ SABIRLA YÖNETECEĞİZ: Rusya'daki dostlarımıza sesleniyorum; sorunları masada konuşalım. İthamlar yerine elimizde ne belge varsa ortaya koyalım. Ekonomik yaptırımlarla ilişkilerimizin bozulmasına, doğasının değişmesine izin vermeyelim. Biz, sabırla, vakarla, soğukkanlılıkla bu krizi yönetmeye devam edeceğiz. Bunun yerine şantaj dili, tehdit dili yaptırım dili kullanmak isteyenler de bilsinler ki bir Türk'e her şey yapılır da şantaj yapılamaz. Bize, her şey söylenir de bizi şu veya bu tehdit ile ulusal güvenliğimizi ve sınır güvenliğimizi koruma konusunda adım atmaktan da kimse alıkoyamaz.
