Duruşma savcısı Evliya Çalışkan'ın itiraz dilekçesinde, Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğünde görev yapan sanık Muhittin Zenit'in, Erhan Tuncel ile irtibatının bulunduğu ve maktul Hrant Dink'e yönelik eylemden haberdar olduğu bilgisine yer verildi.
Muhittin Zenit'in, Hrant Dink'e yönelik cinayet tasarısını önleme imkanına sahipken kamu görevlisi sorumluluğuyla hareket etmediği öne sürülen dilekçede, cinayet sonrası delilleri karartmaya çalıştığı iddia edildi.
Serbest bırakılan diğer sanık emniyet amiri Özkan Mumcu'nun ise Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde sorumlu olarak görev yaptığı sırada Hrant Dink'e yönelik cinayetin tasarlanmasından haberdar olmasına rağmen terör örgütü yöneticilerinin talimatıyla cinayeti engellemeye yönelik sonuç alınacak uygulamaları işleme koymadığı ve oluşan suça iştirak ettiği öne sürüldü.
Sanıklar Muhittin Zenit ile Özkan Mumcu'ya isnat edilen suçun kapsamı ve kuvvetli suç şüphesinin varlığının bulunduğu aktarılan dilekçede sanıkların tahliyelerine itiraz edildi.
Dilekçede, Dink cinayetinden sorumlu olan terör örgütü yöneticilerinin ise halen firari durumunda olduğu, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinin sanıklar Muhittin Zenit ile Özkan Mumcu hakkında verdiği tahliye kararının yerinde olmadığı belirtilerek, sanıkların yakalanmaları yönünde kararın çıkarılması talep edildi.
TAHLİYE EDİLMİŞLERDİ
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in 19 Ocak 2007'de öldürülmesine ilişkin eski Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek, eski İstihbarat Daire Başkanlığı Personel Şube Müdürü Coşgun Çakar ve eski İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer ile Yargıtay'ın bozduğu ana davanın 8 sanığının da aralarında bulunduğu 34 sanığın yargılanmasına başlanmıştı.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, tutuklu sanıklardan emniyet amiri Özkan Mumcu ile polis memuru Muhittin Zenit'in tutuklu kaldıkları süre, suç vasfının değişmesi ihtimalini göz önünde bulundurarak tahliyesine karar vermiş, sanıklar hakkında yurt dışına çıkış yasağı getirmişti.
