Karaman'da bazı öğrencilere cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla tutuklanan Muharrem Büyüktürk, ilk duruşmada 508 yıl hapis cezası aldı. Ereğli Cezaevi'nden gece Karaman'a getirilen Büyüktürk, adliye nezarethanesinden, Karaman Ağır Ceza Mahkemesi salonuna çıkan bir koridordan duruşma salonuna alındı. Büyüktürk'ü kimse savunmak istemediği için, Karaman Barosu tarafından bir avukat görevlendirildi. Duruşmada, mahkeme heyetinin, sanığın akli dengesi yerinde olduğuna dair raporun geldiğini bildirmesinin ardından iddianame okundu.
'DEVRİMCİYİM' DEDİ
Savunmasını yapan öğretmenin suçlamaları reddederek, "Ben hiçbir şey yapmadım. Bunlar kendi aralarında cinsel ilişkiye girmişler. Ben aileleri uyardım fakat aileler beni dinlemedi. Benim hakkımda şikâyette bulundular. Ben iyi bir öğretmenim. Devrimci bir gelenekten geliyorum. Çocuklara kitap okuttum, tiyatro oynattım. Hakkım gasp ediliyor. Bu adil bir yargılama olmadı" dediği belirtildi. Büyüktürk'ün ağlayarak, "Babasız büyüdüm, çocuklardan birisi de babasız büyümüştü. Onlara adeta baba gibi yaklaştım. O çocuğu üvey babasından korudum. Çocuklara ders vermeyi defalarca bırakmak istedim ancak aileler beni bırakmadı. Ailelerin ve çocukların olduğu ortamda yargılanmak isterdim. Hayvanlarla ilgili müstehcen görüntüleri ise ben fen bilgisi dersi kapsamında YouTube'dan, canlı üremesiyle ilgili belgesel izlettim. Keşke çocuklar da burada olsaydı, onlarla karşılaşsaydık" şeklinde savunma yaptığı öğrenildi.
KİMSE TAHAMMÜL EDEMEDİ
Suçlamaları polis kendisini "kandırdığı" için kabul ettiğini, mağdur çocukların ifadelerinin de yönlendirilerek alındığını iddia eden sanığın tutuklanmamak için ve tedaviye gönderirler düşüncesiyle eşcinsel olduğunu söylediğini iddia ederek beraatını istediği ifade edildi. Duruşmanın ilerleyen bölümlerinde bazı avukatların sanığa tahammül edemediklerini belirterek, salondan çıktığı görüldü.
EŞİ DE TANIKLIK YAPTI
Mahkemede tanık olarak dinlenen Büyüktürk'ün eşinin ise boşanma davalarının sürdüğünü belirterek, "Evdeki adamla, dışarıdaki adam bir değil. Çok farklıydı. Bana çok kötü davranıyordu" dediği kaydedildi. Ardından, sanığın görev yaptığı ilk ve ortaokuldaki okul müdürleri ile öğretmenler tanık olarak dinlendi. Bu tanıklar ise cinsel istismar iddialarından haberleri olmadığını söyledi. Mahkeme başkanı, sanığa, "Çocuğun nitelikli cinsel istismarı", "hürriyeti tahdit", "kasten yaralama" ve "müstehcen görüntüleri izletme" suçlarından toplam 508 yıl 3 ay hapis cezası verdi.
ENSAR VAKFI BAŞKANI DA MAĞDUR AVUKATI OLDU
Karaman Ağır Ceza Mahkemesi'nde gizlilik kararı nedeniyle basına kapalı gerçekleşen duruşmada, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Karaman İmam Hatip Okulu, İmam Hatip Lisesi ve Anadolu İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği (KAİM DER), Ensar Vakfı ve Türkiye Barolar Birliği duruşmaya müdahil oldu. Duruşmaya, Ensar Vakfı Başkanı İsmail Cenk Dilberoğlu da mağdur avukatı olarak katıldı. Duruşmayı izlemeye gelen AK Parti milletvekilleri Cahit Özkan, Ayşe Sula Köseoğlu, ve Lütfiye İlksen Ceritoğlu da sanığın sıfır toleransla en ağır cezayı alıp ibret olması gerektiğinin altını çizdi.
600 YILA KADAR HAPİS İSTEMİYLE YARGILANDI
Karaman Cumhuriyet Başsavcılığı, yürütülen soruşturma kapsamında Muharrem Büyüktürk'ün sınıf öğretmeniyken 10 küçük mağdura farklı zamanlarda cinsel istismarda bulunduğu kanaatine vararak, Karaman Ağır Ceza Mahkemesi'nde kamu davası açmıştı. Mahkeme, bazı öğrencilere istismarda bulunulduğu iddiasına ilişkin, "Çocuğun nitelikli cinsel istismarı", "hürriyeti tahdit", "kasten yaralama" ve "müstehcen görüntüleri izletme" suçlarından hazırlanan iddianameyi kabul etmiş, sanık hakkında 600 yıla yakın hapis istenmişti. Mill Eğitim Bakanlığı da M.B.'yi meslekten ihraç etmişti.
MAĞDUR ÇOCUKLARA KADEM DESTEK ÇIKTI
Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) avukatları, mağdur çocukların avukatlarına destek verdi. KADEM'den yapılan açıklamada, "Toplumsal, ahlaki ve manevi değerlerimizin sapık, aşağılık zihniyetlerin gölgesinde yıpranmasına izin vermemek ve meseleyi siyasal alan açma hezeyanlarının üstünde tutmak için; orada olmayı, çocukların ve ailelerinin yanında durmayı kendimize görev addediyoruz" denildi. Twitter'da "#ÇocuklarDeğilSapıklar Utanacak" etiketiyle bir hashtag kampanyası yürütüldüğü belirtilen açıklamada, "Masum çocukların değil sapıkların utanç içinde yaşayacağı bir dünya için kamuoyunun Karaman davasını gündemde tutarak, çocukların ve ailelerinin adalet arayışına ortak olmasını rica ediyor, bu sapıklar ellerini çocuklarımızın bedenlerinden çekene kadar mücadele edeceğimizi kamuoyuna duyuruyoruz" dendi.
