Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'un fethinin 563. yıldönümü nedeniyle Yenikapı Miting Alanı'ndan bir milyonu aşkın vatandaşın katılımıyla gerçekleştirilen Fetih Şöleni'nde konuştu. "Başkan Erdoğan" sloganları üzerine "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Karar da sizindir, söz de sizindir" diyen Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
İstanbul 563 yıl önce fethedildi. Ama şundan emin olun, bu fethin hesaplaşması 563 yıldır bitmedi. İstanbul semalarında ezanlarımız okunmaya, ay yıldızlı bayrağımız dalgalanmaya devam ettiği sürece bu hesaplaşma bitmeyecek. Ve bu hesaplaşma devam edecek.
Kardeşlerim bu şehri sadece şehirlerden bir şehir sananlar nasıl bir gaflet içinde olduklarını bilseler, inanın bana gözyaşlarıyla nedamet getirirler. İstanbul'u anlamak için Mekke'yi gözünüzün önüne getirmelisiniz. Medine'nin huzurunu içinizde yaşamalısınız. Kudüs'ün acısını kalbinizde hissetmelisiniz.
Ne İstanbul'dan, ne Trakya'dan ne Anadolu'dan hicret yoktur. Sadece Akdeniz'e değil Avrupa'ya da bir kısrak başı gibi uzanan bu memleketi bizden koparmaya kimsenin gücü yetmeyecektir. Bölücü terör örgütünü koçbaşı gibi kullanıp ülkemize saldıranların derdi ne Kürt kardeşlerimizdir, ne o bölgedir. Onların derdi fethin intikamını almaktır. İşte gördünüz, kullandıkları kuklalar açtıkları çukurlara gömüldü. Onları üzerlerimize salanların akıbeti de eninde sonunda aynı olacaktır. Bu millet 100 yıl önce 'hasta adam' ilan ettikleri Osmanlı'nın küllerini havaya savurmanın hevesiyle Çanakkale'de Kut'ül Amare'de, Bağdat cephesinde tüm güçleriyle üzerine saldıranlara hak ettikleri cevabı vermiştir.
Kurtuluş Savaşı'nda adeta küllerinden yeniden doğan son devletimiz Türkiye Cumhuriyeti devleti bu yıl 93'üncü yıldönümünü geride bırakıyor. İnşallah 2023 hedeflerimize ulaşarak 100 yıl öncesinin hasta adamının banisini geleceğin en büyük 10 ekonomisinden biri haline getireceğiz. Getirir miyiz? Evelallah getireceğiz. Atalarımızın güzel bir sözü var. Kötü komşu adamı hacet sahibi yapar. Çok güzel bir söz.
Batılı ülkeler, ihtiyacımız olan sanayisi ürünlerini, teknoloji ürünlerini, savunma sanayi ürünlerini vermezlerse, biz elimiz böğrümüzde öylece oturup kalacağız sandılar. Öyle mi? Asla. 13 yılda yaptığımız yatırımlarla, başlattığımız projelerle Türkiye'yi her alanda kendi kendine yeter bir ülke haline getirme yolunda çok önemli adımlar attık. Bize bizden başka dost yok.
Evet, dünyada dostumuz olan, bizi seven, bize dua eden çok toplum var, çok ülke var. Ama, maalesef hiçbirinin imkanları bizden daha ileri değil. Onlar da ümitlerini Türkiye'ye bağlamış durumdalar. Çünkü, dost ve kardeş ülkeler de kendi sorunları konusunda benzer sıkıntılara maruz kalıyor. Biz, hem kendimize yeteceğiz, hem de dostlarımızın, kardeşlerimizin ihtiyaçlarını gidereceğiz. Fatih'in torunlarına bu yakışır.
Hatırlayınız... Gezi olayları sırasında duvarlara ne yazmışlardı? "Zulüm 1453'te başladı" diye yazmışlardı. Ankara'da, ODTÜ önünde, Malazgirt Bulvarı'nın açılışını engellemek için Bizans askerlerinin miğferlerini giyerek güvenlik güçlerimize saldırmışlardı. Bölücü örgütün güdümündeki partinin eş genel başkanı İTÜ'ye gittiğinde, kendisini "Pontus Soykırımı" mesajıyla karşılamışlardı.
Terör örgütü Güneydoğu bölgemizde eylemlere başladığında ilk hedeflerinden biri tarihi camilerimiz oldu. Bunlar Diyarbakır'da Kurşunlu Cami'ye kurşun sıkmışlardı. Bunların başındakiler Zerdüşt inancına mensuptur. Bunların dinimizle uzaktan yakından alakaları yok. Ama benim saf Kürt kardeşlerim bu oyuna geliyor. Bu oyuna gelmeyin. Çünkü bu ülkede Kürt sorunu yok terör sorunu var terör. Bu operasyonlar huzuru, refahı, mutluluğu getirinceye kadar devam edecek. Bir devletin, bir hükümetin görevi huzuru, can, mal, nesil güvenliğini sağlamaktır. Ve bunu sağlayacağız. Anlaşılıyor ki, medeniyetimizin 1.400 yıllık ışığı hala birilerini rahatsız ediyor.
Askerinin Suriye'de işi ne?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye'deki gelişmeleri
şöyle değerlendirdi:
Ne işi var orada
Rusya'nın, İran'ın? Ne işi
var orada terör örgütünün
sözde armalarıyla donanmış
Amerikan askerlerinin?
Maalesef, müttefikimiz
dediğimiz ülkeler de, bu çirkin
oyuna göz yumuyor, hatta destekliyor.
PYD denilen terör örgütünü
kullanarak güney sınırlarımızı
kuşatmaya çalışanların amacının,
Türkiye'nin Ortadoğu ve Kuzey
Afrika ile bağlarını kopartmak olduğu
ortadadır. Bölücü örgütün, ortada
bir sebep yokken ülkemize karşı
saldırıya geçmesinin gayesi belli
değil mi? Her şeyi görüyoruz.
Bambaşka bir Türkiye doğacak
Türkiye, tüm oyunları bozmak için her alanda kendi hazırlıklarını yürütüyor. Sabırla ve çok çalışarak ülkemizi 2023 hedeflerimize ulaştırdığımızda, inanın bana, bambaşka bir Türkiye'nin doğuşuna şahit olacağız. Bunun için Yeni Türkiye diyoruz. Bunun için yeni anayasa diyoruz. Bunun için yeni yönetim sistemi diyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti'nden başka devletimiz var mı? Tanımıyoruz.. Dün bir tane parti kongre yapmış. Kongrede ne Türk bayrağı var, ne İstiklal Marşı var. Bunlar bu milletin evladı olabilir mi? Parlamentonun içinde olanlar da gidip orada konuşma yapıyor. Bunların yeri belli. Yapacakları tek şey var. Silahları gömecek ve betonlayacaklar, koordinatlarını da verecekler. Olmadı bu ülkeyi terk edecekler.