Başbakan Binali Yıldırım, "Suriye'de muhakkak bir şeyler değişmeli ama her şeyden önce Esad değişmeli. Esad değişmeden Türkiye'de bir şey değişmez. Bu işlerin bu hale gelmesinin ana sebebi Esad'dır" dedi. BBC World'de yayımlanan "Hardtalk" programına konuk olan Yıldırım soruları cevapladı.
KÜRESEL TERÖR...
Türkiye, Suriye'de, halkın bağımsızlık mücadelesi vermek için oluşturduğu gruplara destek verdi. Onun dışındaki gruplara, ne DAEŞ'e ne PYD'ye ne de Esad'ın güçlerine Türkiye asla destek vermez. DAEŞ'in dini falan yok. Bunlar İslam'ı temsil etmiyor. Türkiye herhangi bir terör örgütüne geçmişte sempati göstermedi, gelecek de asla göstermez.
SURİYE POLİTİKASI...
Suriye'deki savaşta 500 bin insan hayatını kaybetti, 9 milyon kişi de yerinden edildi. Suriye'de muhakkak bir şeyler değişmeli ama her şeyden önce Esad değişmeli. O değişmeden Türkiye'de bir şey değişmez. Bir yanda Esad var bir yanda DAEŞ var. 'Esad'ı mı tercih edelim, DAEŞ'i mi' diye soruyorsanız ikisini de tercih edemeyiz. Diyelim ki DAEŞ'i def ettik. Esad orada olduğu müddetçe yine sorun çözülmeyecek. Sorun Esad'ın yönetim şeklidir, kendi vatandaşlarını bile bile ölüme göndermesidir.
AB'YE MESAJ...
Düzensiz göçün önlenmesi konusunda Türkiye üzerine düşeni yaptı. Kaçak göçmen sayısı günlük 7 binden 40'a düştü. AB'yle mutabakatta yer alan 72 şartı da yerine getirdik. AB buna karşılık vize muafiyeti verecekti. Ayrıca Türkiye 3 milyon göçmeni misafir ettiği için ciddi bir yük var üzerinde, bu yükü paylaşacaklardı. 3 milyar euro gibi bir para vereceklerdi. 5 yılda 6 milyar euroya çıkaracaklardı. (Türkiye'nin gelişmelerden memnun olmaması durumunda sığınmacıların Avrupa'ya gidişine izin verip vermeyeceği sorusu üzerine) Biz hiçbir zaman dostlarımızı tehdit ederek iş yapmadık. AB'nin samimi davranarak üzerine düşeni yapması gerek.
KİŞİLER DEĞİL SİSTEM...
DAVID CAMERON...
Keşke Cameron bu kampanyada Türkiye'yi kullanmasaydı, tarafsız olsaydı, belki sonuç daha farklı olurdu. Eski Londra Belediye Başkanı Boris Johnson'ın ifadeleri de talihsizlik. Dedesi de Türk. Johnson'dan dedesinin hatırasına "Türkler, Avrupa için bir tehdit değil, Avrupa'nın yükünü alacak büyük bir millet" demesini bekledik. Allah ıslah etsin.
BAŞKANLIK SİSTEMİ...
Bizim pozisyonumuz önemli değil. İnsanlar gelip geçici, önemli olan toplum için, millet için önemli bir iş yapmak. Yönetimde istikrar, temsilde adalet Türkiye'nin hayrına. Başkanlık sistemi olunca koalisyonlar olmayacak. Sürekli güçlü bir yönetim olacak ve Türkiye zaman kaybetmeden refah için, kalkınma için daha fazla çalışacak. Tayyip Erdoğan da gelip geçici, Binali Yıldırım da gelip geçici. Gelecek nesilleri düşünerek reform yapmamız lazım. (Başkanlığın otoriter bir sistemi ortaya çıkaracağı endişeleriyle ilgili soru üzerine) Olur mu öyle şey?Amerika'da diktatörlük mü var? Fransa da diktatörlük mü var?
CAN DÜNDAR...
Davası devam ediyor. Şu anda içeride değil. Mahkeme nasıl sonuçlanacak bilemem ama onun yaptığı gazetecilik değil. Basın yayın faaliyeti ile ülkenin sırlarını ifşa etmek birbirine karıştırılmamalı. Bu arada Yıldırım dün DSP Genel Başkanı Önder Aksakal'ı Çankaya Köşkü'nde kabul etti. Muhalefetin yetersiz olduğu görüşüne destek veren Aksakal'ın, "AK Parti olarak her şeyi değiştirdiniz, bir muhalefeti değiştiremediz" sözleri Yıldırım'ı güldürdü.
?'TC VATANDAŞLIĞININ BELLİ STANDARTLARI VAR'
VATANDAŞLIK...
Şimdi 3 milyon mülteci var, önce bunlara barınma sağladık, geçici çalışma izni verdik. Sağlık hizmeti, eğitim hizmeti veriyoruz. Bir adım sonra da, şartlar oluştuğunda vatandaşlık da vereceğiz ama bu bugünden yarına olmaz. Ve tabii bunun belirli standartları var. Tabii ki eğer teröre bulaşmışsa, kanunsuz işleri varsa, bunlara asla vatandaşlık söz konusu değil. Bu ülkede kalmak istiyorlarsa, faydalı olacaklarsa, yasaları çiğnememişse tabii ki bunlara vatandaşlık düşünürüz.
