Avrupa dünya sisteminin kültürel merkezidir.
Hakkını verelim; güzeldir, anlamlıdır, çekicidir.
Ama aynı zamanda muazzam bir hiledir.
Sahne sihirbazlarının el çabukluğu, gözbağcının numarası gibi bir şey...
Nedir o?
Mesela kendisini "barış ve kültürün yurdu", dünyanın geri kalanını ise savaş ve kargaşa sahası olarak göstermiş ve az çok okumuş yazmış herkesi buna inandırabilmiştir.
Şimdi insanlara İkinci Dünya Savaşı'nı sorsak, Pasifik'te ve Rus bozkırlarında geçen zorlu bir savaş olarak anlatırlar. Pearl Harbor hep Berlin'den daha önde, daha canlı bir hatıradır.
İkinci Dünya Savaşı'nda korkunç bir bombalama örneği isteseniz herkesin aklı uzaklara, Hiroşima'ya falan gidecektir.
Kim bilecek müttefik savaş uçaklarının Dresden'i Şubat 1945'te iki gün boyunca aralıksız bombalayıp kadın, çocuk dinlemeden 135 bin insanı öldürdüklerini?
Avrupa'da kan revan mı?
Hepsi filmdir.
Fakat "Ortadoğu bataklığı" sanki yeryüzü kadar eski bir olgu gibi sunulur.