Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suriye'de Esed rejiminin kimyasal silah kullanmasına ilişkin, "Bu sefer, artık bu işin peşini bırakmayacağız. Diğer taraftan Suriye'de kalıcı bir barış için, siyasi çözüm için, ateşkesin kalıcı olması için çaba sarf ediyoruz." dedi.
Antalya'nın Alanya ilçesinde temaslarını sürdüren Çavuşoğlu, Cuma Pazarı'nda esnafı ziyaret etti. Esnafın istek ve sorunlarını dinleyen Çavuşoğlu, yerleşik yabancılarla da sohbet ederek, fotoğraf çektirdi.
Ardından, Kestel Mahallesi'nde Alaaddin Keykubat Üniversitesi yerleşkesinde inşaatı devam eden fakülteleri inceleyen Çavuşoğlu, İşletme Fakültesi Konferans Salonu'nda öğrencilerle buluştu.
Çavuşoğlu, burada yaptığı konuşmada, yeni kampüs kurmak için çalıştıklarını, bazı fakültelerin ve caminin inşaatının hızla devam ettiğini söyledi. Alanya'ya üniversite kurulmadan tıp fakültesi kazandırdıklarını ve bunun da bir ilk olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, Alanya Eğitim ve Araştırma Hastanesini de tamamlayacaklarını açıkladı.
Antalya'ya 10 üniversite açmak istediklerini belirten Çavuşoğlu, hükümet olarak bütçeden en büyük katkıyı rakam olarak eğitime ayırdıklarının altını çizdi. Türkiye'nin gelirinin arttığını vurgulayan Çavuşoğlu, "Eğitime ve araştırmaya ayıracağımız ödenek de artacaktır. Henüz daha eksiğimiz var, bunları gidermemiz lazım. Afrika'dan Balkanlar'dan, Kafkaslar'dan Azerbaycan'dan ve Orta Asya'dan gelen öğrencilerimiz var." dedi.
Birçok üniversitede, yurt dışından gelen öğrenci sayısını artırmak için bölümler açacaklarını, onlar için sınıflar kuracaklarını anlatan Çavuşoğlu, dünyanın her yerinden öğrencilerin Türkiye'de yaşaması gerektiğini vurguladı.
Çavuşoğlu, Alanya'da yeni yurtlar kiraladıklarını belirterek, Kredi ve Yurt Kurumunun turizm amaçlı yapılan bazı apart otelleri çok beğenerek, yurda dönüştüreceğini anlattı.
"DIŞ POLİTİKAMIZ DİNAMİK OLMALI"
Suriye'de barış için çok çaba sarf ettiklerini kaydeden Çavuşoğlu, "Türkiye'nin dış politikası, daha güçlü, dinamik ve çok yönlü olmalı. Edilgen değil etkin bir politika izlemeliyiz, barış, istikrar için çalışmalıyız. İnsani yardımlarımızı daha etkin şekilde ulaştırmalıyız." dedi.
Yaptığı tüm zulümlere göz yumulduğu için Suriye'de Esed rejiminin 2 gün önce tekrar kimyasal silah kullandığını dile getiren Çavuşoğlu, "Daha önce kullanıldığında maalesef hesap sorulmadığı için son zamanlarda da meşrulaştırmaya çalıştığı için yine kimyasal silah kullandı. Ama bu sefer artık bu işin peşini bırakmayacağız. Diğer taraftan Suriye'de kalıcı bir barış için, siyasi çözüm için, ateşkesin kalıcı olması için çaba sarf ediyoruz." diye konuştu.
Suriye'deki zulmü bitirmek için daha önce Rusya ile Ankara'da görüştüklerinin altını çizen Çavuşoğlu, bunun sonunda netice elde ettiklerini anlattı. Türkiye'nin girişimci dış politika izlemesi gerektiğinin altını çizen Çavuşoğlu, "İnisiyatifler alalım, güven artırıcı adımlar atalım ki etrafımızdaki sorunların çözümüne katkı sağlayalım. Var olan krizlerin tırmanmasını da engelleyelim. Ama girişimci dış politika izlerken vicdani ve insani dış politikayı ihmal etmeyeceğiz." dedi.
Türkiye'nin her yerinde Türkiye'den medet uman mazlumlar olduğunu belirten Çavuşoğlu, Türk bayrağının dünyanın her yerinde dalgalanması için çalıştıklarını, uluslararası alanda söz sahibi olduklarını kaydetti.
"AVRUPA BİRLİĞİ İLE BİZİM BİR SORUNUMUZ YOK"
Çavuşoğlu, "Her yere yardım elimizi uzatıyoruz. Güven artırıcı adımlar atalım ki var olan krizlerin tırmanmasını durduralım. İnsani ve vicdanı dış politikayı da unutmayalım." diye konuştu.
Çok yönlü bir dış politika izlediklerini ifade eden Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Avrupa Birliği ile bizim bir sorunumuz yok. Avrupa Birliğinin bugün Türkiye ile sorunları var. Sadece Türkiye ile değil, kendisinden olmayan herkesle AB bugün sorun yaşıyor. Esasen AB kendisiyle de sorun yaşıyor. Avrupa'daki ırkçı partiler giderek güçleniyor. Irkçı partilerin hepsi AB'ye de karşı, AB Konseyine de karşı, Avrupa kurumlarını kuran ortak değerlerin hepsine de karşı. Irkçılık artıyor, hoşgörüsüzlük tırmanıyor, İslam karşıtlığı pik yapmış durumda. Nefret suçları işlenmeye devam ediliyor. 2. Dünya Savaşı öncesine giden bir Avrupa'yı görüyoruz ve bunu durdurabilecek bir liderlik de Avrupa'da göremiyoruz."
Merkezdeki siyasetçilerin yavaş yavaş Wilders gibi ırkçı partilerin çizgisine kaymaya başladığının belirten Çavuşoğlu, en sosyal demokrat, en liberal partilerin bile bu çizgilerde dolaşmaya başladığını anlattı.
Çavuşoğlu, daha sonra öğrencilerin sorularını yanıtladı.
