Geçmişte 12 yıl hukuk ve ceza hakimliği yapan, 2010'da da Adana Barosu'na kayıtlı olarak avukatlık yapmaya başlayan İzzet Durak, ikinci kitabı olan 'Suçlu Psikolojisi'ni yazarken karşılaştıklarını Sabah'a anlattı. Kitap için 3 yıl boyunca cezaevlerinde yaklaşık 200 kişiyle yüz yüze görüştüğünü, 600 kişiyle de anket yaptığını belirten Durak, "Mesleğim nedeniyle binlerce suçluyla karşılaştım. Ama suçluların mahkemelere yansımayan dünyasını, özel hayatlarını, suça sürüklenme öykülerini, cezaevlerindeki görüşmeler sırasında hükümlülerden öğrendim" dedi. Kitap için, hakimlik yaptığı 2009'da araştırmalarına başladığını, Adalet Bakanlığı'nın izniyle Adana, Hatay, Şanlıurfa, Diyarbakır ve Niğde'de kapalı cezaevlerinde cezası onanmış hükümlülerle görüştüğünü kaydeden İzzet Durak, insanı etkileyen hayat hikayeleriyle karşılaştığını söyledi. Özellikle töre cinayetlerinde çarpıcı durumlarla karşılaştığını anlatan Durak şöyle devam etti: "Şanlıurfa'da hastane sahibi bir doktorun, töre için cinayet işlediğini gördüm. Bir başka olayda ise çok sakin ve akıllı bir çocuk, henüz 15 yaşında, ailesinin işlediği iki töre cinayetinin suçunu üstlenmişti. 'Mahkemeye anlatırsan beraat edersin' dediğimde 'O zaman memlekette barınamam' demişti." Görüştüğü suçluların farklı suçlar nedeniyle hüküm giydiğini, 3'te 1'inin kadın olduğunu vurgulayan Durak, bazı istatistiki sonuçlara ulaştığını anlattı. Yüz yüze görüşme ve ankete katılan toplam 800 kişinin yüzde 51'inin suçu nedeniyle üzüntü duyduğunu belirten Avukat İzzet Durak, diğer yandan düşündüğünün aksine sadece yüzde 18'inin pişmanlık, yüzde 5,5'inin de vicdan azabı çektiğini söyledi.
AÇLIĞIN ÇÖZÜMÜ EMZİRME OLDU
Durak'ın kitabında ilginç hayat hikayelerine yer veriliyor. Ziynet, 6 çocuk annesi. Resmi nikahsız yaşadığı kocası, yaşı küçük bir kızı eve kuma getiriyor. Kız, Ziynet ve çocuklarını evden attırıyor. Bu arada koca, kızın yaşının küçüklüğü nedeniyle 'çocuğun cinsel istismarı' suçundan hüküm giyiyor. Ziynet, resmi nikahları olmadığı için, kocasını ziyaret edebilmek amacıyla bir başkasının kimliğini kullanıyor. Yakalanıp hapis cezası alıyor. Çocuklarından yaşları 1,5 ve 4 olan ikisiyle birlikte cezaevine giriyor. Devlet çocuklarına yemek vermediği için, yemeğini paylaşıyor. Yemek yetmediğinden, çocuklardan küçük olanı ayrıca emziriyor. Bir süre sonra büyük çocuğu da beslenme sorunu yaşayınca, onu da emzirmeye başlıyor.