Tam tatil mevsiminde, tam tatil dönüşünde perşembe günü TÜİK ikinci çeyrek turizm istatistiklerini açıkladı. İkinci çeyrekte Türkiye'nin turizm geliri
8 milyar 975 milyon dolara ulaşmış. Bu gelirin yüzde 84,5'i yabancı ziyaretçilerden elde edilmiş. Ziyaretçi sayısı ise 2. çeyrekte bir önceki yılın aynı çeyreğine göre
yüzde 6,8 artarak 10 milyon 967 bin 100 kişi olmuş. Hep söylüyoruz: Türkiye her türlü turizm için eşsiz bir cennet ancak bu potansiyel kullanılamıyor. Turist sayımızı arttırıyoruz ama hala gelirimiz İspanya'yı, Fransa'yı yakalamış değil. Ülkemiz eşsiz bir turizm cenneti, bölgemiz de bu cennetin içinde eşsiz bir turizm havzası. Tarihin en eski yerleşim merkezi burası. Bu bölgede, Şanlıurfa'daki antik
Edessa kentinin Haleplibahçe mozaiklerindeki Savaşçı Amazon Kraliçeleri'nin 3 bin yıl önce erkek egemenliği karşısında verdiği savaşın resmedildiği mozaiklere bakınca yörede kadının bugünkü konumunu sorgularsınız… 1,5 saatlik mesafedeki Gaziantep'teki Zeugma Antik Kenti mozaiklerinin sergilendiği dünyanın en özel müzelerinden
Zeugma Mozaik Müzesi'nde Çingene Kızı'nın gizemi ile sarıp sarmalanırsınız…
Hatay'da Apollon'un Su Perisi Daphne'ye umutsuzca aşık olması ve Daphne'nin bir defne ağacına dönüşmesi efsanesinin büyüsüne kapılırsınız… Mozaiklerin yarattığı bu gizeme, bu büyüye bir de dinler, kültürler mozaiğini ekleyin,
"UNESCO Gastronomi Şehri" başvurusu yapan bu şehirlerin muhteşem lezzetlerini de ekleyin… SONUÇ: Bol bol dolar. Un, şeker, yağ mevcutken helvayı yapamayınca bol bol dolar gelmiyor. Aslında haksızlık etmemek gerek, bundan 5 yıl öncesine göre bölge turizmi oldukça büyük yol kat etti. Buradaki asıl eksiğimiz helvanın ambalajını ve pazarlamasını iyi yapamıyor oluşumuz. " Turisti kazanan geleceği kazanır"
