Büyüme, ihracat ve üretim daralınca, işsizlik yükselişe geçince, hükümet harekete geçti ve reel sektöre yönelik bir yatırım teşvik paketi açıkladı. Başbakan Davutoğlu
"İstihdam, sanayi yatırımı ve üretimi destekleme paketi" olarak adlandırılan paketin 11 ayağı bulunduğunu ve maliyetinin 7,5 milyar lira olduğunu açıkladı. Paketin en önemli yanı daha önceki teşvik paketinde görülen yanlış/ eksik tarafların fark edilerek yeni düzenlemelere gidilmiş olması. Daha önceki paket bölgesel destek paketiydi ve ülke 6 bölgeye bölünmüştü. İstanbul gibi gelişmiş kentlerin yer aldığı 1. Bölge'de yatırımlara ve istihdama teşvik vermiyor, buna karşılık Doğu ve Güneydoğu'daki az gelişmiş bölgelere yani 5. ve 6. bölgelere önemli ölçüde vergi indirimi ve sosyal sigorta primi teşviki veriyordu. Yeni pakette gelişmiş bölgelere getirilen teşvikler oldukça önemli. Diğer bölgelerde ise destek oranları artırılmış durumda. Bu durumu
"Nerede olacağı önemli değil yeter ki yatırım yapın, destekleyelim" şeklinde yorumlamak yanlış olmayacaktır. Pakette bu düzenlemelerin yanında yeni teşvikler de mevcut. Örneğin istihdamı artırmak için işçinin işveren üzerindeki maliyetini düşürmek amacıyla İŞKUR, İşbaşı Eğitim Programı'nda çalışacak kursiyerlere 6 ay boyunca asgari ücret ödemesi yapacak. Bu kursiyerlere yapılan tüm masraflar da işveren tarafından vergi matrahından düşülebilecek. 6 ayın sonunda kursiyer işe alındığı takdirde imalat sanayisinde 42 ay, diğer sektörlerde 30 ay süreyle işveren sigorta prim payı İŞKUR tarafından ödenecek. Olumlu bir diğer uygulama da vadeli ithalatta Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu (KKDF) oranının sıfıra indirilecek olması. Yatırım mallarının ve ara malların vadeli ithalatında KKDF oranı yüzde 6'dan 0'a indirilecek, böylece sanayicinin girdi maliyeti azaltılacak. Pakette amaç yatırım iştahı azalmış reel sektörü hareketlendirmek, piyasaları canlandırmak, büyümeye ivme kazandırmak. Etkilerini ancak seçim sonrasında yılın ikinci yarısında görebileceğimiz paket, dileriz istenen ve ihtiyacımız olan canlılığı getirir.