Eminim birçoğunuz duysa da sosyetik hanımlarımızın, yakamoz düşmüş denizin sahilinde oturan entelektüel genç bayanın resmedildiği tablo varken Hz. İbrahim'in oğlunu kurban etmek isterken kudretten gelen koç olayının anlatıldığı o resim hiçbirinizin evinin duvarında yoktur. Hafta sonu 5 dakikalık iş işin gittiğim her metrekaresi bir yana, her çakıl taşında hatırladıkça içimin burkulduğu sıra dağlar kadar anılarımın olduğu Yörükselim Mahallesi'ndeki baba ocağına uğradım. Elbette kimsecikler yok. Babam ve ağabeyim cennette, geriye kalanların tamamı çok ama çok uzakta. Anahtar her çevrilişinde sadece kapıyı değil, sanki yüreğimdeki hasretin ve bitmeyecek özlemin de kapılarını açıyordu. Gerek olan emtiayı almak için gardırop çekmecesini çektiğim sırada çalan telefonumdan arayan bir sanayici ağabeyim, o gün
'Mahmut Arıkan'ın evet ve hayırları' başlıklı yazımı okumuş ve nezaket gösterip teşekkür etmek için aramıştı. Bir elimle kulağımdaki telefona cevap verirken diğeriyle karıştırdığım çekmecede tozlanmasın diye kaldırılmış çerçeveli o resmi gördüm. O resimde özetle, Hz. İbrahim'in oğlu Hz. İsmail'i kurban etmek için Mina-Müzdelife bölgelerine yakın bir yere götürür, Hz. İbrahim'in bıçağı çaldığı oğlunun boğazında, rabbim bıçaktan kesebilme kudretini kaldırdığı için bıçak bir pamuk yumağı gibi boyundan geçer. Ve o anda kurban edilmek için kudretten inen bir koç. Peygamberlerin imtihanının ne kadar büyük olduğunu anlatan o resim. Telefondaki sanayici ağabeyime Mahmut Arıkan'ın liste dışı kalmasını
"Biz Kahramanmaraşlılara siyaset alanında hizmet etmek için aday oldu. Ama hakkında demek ki bu hayırlıymış. Tekstil sektörü alev alev yanan bir ateş çemberinin orta yerindeyken, ilimizde ve çevremizde onlarca tekstil firması kapanıp, birçoğu üretim azalmasına gidip yarın ne olacağını bilmezken, Mahmut Arıkan Cumhuriyetle yaşıt onca sanayisini düşünmek yerine 'memleketim için' diyerek adeta kendini kurban etmeye razı olup çıktığı yolda vekillik nasip olmamışsa bunda da vardır bir hayır, bir imtihan" dedim. Çünkü Sayın Mahmut Arıkan'ın daha ilk yola çıktığı günkü
'Hayırlısı ile Allah bu görevi bana nasip etsin' konuşması hala kelimesi kelimesine kulağımda. Zaten o da liste de ismini göremeyince "
Haktan hayırlısı buymuş" deyip şükür namazı kıldı. Bu konudaki son sözüm: Sayın Mahmut Arıkan Allah bundan sonraki her işinde senin ve sanayicilerimizin hepsinin yar ve yardımcısı olmaya devam etsin inşallah.