Uluslararası Yönetim Danışmanlığı şirketi Hay Group, "2013 Avrupa Üst Düzey Yönetici Ücretleri Raporu"nu yayınladı. Rapor, Avrupa ekonomilerindeki iyileşmenin çalışana henüz yansımadığını ortaya çıkardı. 330'dan fazla şirket ve 1.550'nin üzerinde üst düzey yöneticiyle yapılan ankete göre, maaş, yıllık prim ve uzun vadeli teşviklerden oluşan toplam gelir paketi yüzde 6.9 arttı. Maaş artışları ise yüzde 2.5 ile sınırlı kaldı. Türkiye'de ise üst düzey yöneticilerin maaşları yüzde 7.7 arttı. Raporu değerlendiren Hay Group Kıdemli Danışmanı Serkan Şener, "Bu durum, Avrupalı şirketlerin, sabit bir maliyet olan baz ücret yerine, performansa endeksli teşvik sistemlerini tercih ettiğini gösterdi. Türk şirketlerinde ise performans bazlı primlerle ödüllendirme eğilimi artarak sürüyor" dedi.
OLUMLU BÜYÜME
Serkan Şener, Avrupa genelinde yöneticilerin maaşlarında kontrollü artış yapıldığını söyledi. Şener, "Bu bölgede üst düzey yöneticilerin maaşları enflasyona karşı geriledi. Hatta Fransa, Almanya, İtalya ve İspanya gibi ülkelerde yöneticilerin ortalama ücretleri hiç artmadı" diye konuştu. Türkiye'de Avrupa ekonomilerine göre daha olumlu bir büyüme görüldüğünü vurgulayan Şener, üst düzey yönetici ücretlerinin yıllık yüzde 7.4 olarak açıklanan enflasyonun üzerinde arttığına dikkat çekti. Şener, Avrupa genelinde uzun vadeli teşvik ödemelerinin üst düzey yöneticilerin gelir paketinde eskiye oranla çok daha önemli bir rol oynadığını belirterek şöyle konuştu: "Avrupa'da ekonomi yavaşladığı için şirketler bir süredir maaş gibi sabit maliyetleri sınırlandırma eğiliminde. Yatırımcılar ve kamuoyu, özellikle üst düzey yönetici ücretlerinin performansı yansıtmasına büyük önem veriyor. Şirketlerden sadece yıllık başarı yerine, sürdürülebilir uzun vadeli performans elde etmeleri bekleniyor. Bu çerçevede şirketler uzun vadeli teşviklere vurgu yapıyor."
PRİMLER ARTIYOR
Türkiye 'deki performansa bağlı primlendirmenin Avrupa'nın gerisinde olduğunu ifade eden Şener, uzun vadeli teşviklere olan ilginin ise arttığını söyledi. Şener, "Geçtiğimiz dönemde uzun vadeli teşvikler sadece yabancı şirketlerin genel merkezleri tarafından verilen hisse ve hisse opsiyonlarıyla sınırlıydı. Son 2 yılda Türk şirketlerinin konuya ilgisi arttı. Bazı öncü gruplar bu planları uygulamaya koydu" dedi. Türkiye'deki prim uygulamasının da arttığına dikkat çeken Şener, şöyle konuştu: "Şirketlerin büyük bir çoğunluğu yöneticilere performansa dayalı olarak yıllık prim veriyor. Bu uygulama, performans ile ödüllendirme maliyetleri arasında güçlü bir ilişki kurduğundan hissedarlar tarafından da benimseniyor."