Elazığ'da, hobi olarak el işleri yapan Fatime Karataş (43), aldığı mikro krediyle önce ağabeyinin iş yerine ortak oldu, daha sonra el işi ürünlerini tezgahlarda satıp elde ettiği gelirle tuhafiye dükkanı açtı.
Karataş, 2009 yılında Elazığ'da mikro krediye başvuran ilk 5 kadından biri olarak aldığı 700 lirayla ağabeyinin büfesine ortak oldu. 2010'da tekrar aldığı 3 bin liralık ikinci bir krediyle, belediye tarafından tahsis edilen yerlerde stantlar kuran Karataş, kendisinin ve başka kadınların yaptığı el işi ürünleri ve yöresel yemekleri sattı. Fatime Karataş, satışlardan elde ettiği gelirle tuhafiye dükkanı açtı.
Karataş, mikro kredi almadan önce hobi olarak el işleri yaptığını ancak sermayesi olmadığından satışını yeterince yapamadığını söyledi.
Mikro krediden haberi olduktan sonra başvurduğunu, aldığı ilk parayla da ağabeyinin işlettiği büfeye ortak olduğunu ifade eden Karataş, ilk kredinin taksitlerini düzenli ödediği için ikinci mikro krediyi de aldığını bildirdi.
Bu krediyle de kendisine ücretsiz tahsis edilen yerlerde stant kurup kendisinin ve çevresindeki kadınların el işi ürünlerini sattığını anlatan Karataş, ''Elazığ genelinde olan bayanlardan el işi aldık. Çünkü herkes alım satım beceremediğinden dolayı, biz el işinin güncel bir duruma gelmesi için bayanlardan aldığımız el işlerine 3 lira, 5 lira kar koyup onların ana parasını verdikten sonra elde ettiğimiz karla geçim yapmaya çalıştık. Evimize bir katkı oldu, destek oldu'' dedi.
Karataş, iki yıldır tezgahlarda sattığı ürünlerden elde ettiği geliri değerlendirmek için yaklaşık iki ay önce tuhafiye dükkanı açtığını belirterek, yorulmadan, yılmadan çalıştıklarını, sıkıntılar yaşamalarına rağmen işlerini sürdürdüklerini vurguladı.
EV HANIMLARINA ÖRNEK OLDU
Beş çocuk annesi Şadiye Demir (39) de, Fatime Karataş'ın vesilesiyle mikro krediden faydalandığını, aldığı ilk 700 liralık kredinin yarısını kredi kartı borcuna verdiğini, kalan kısmına ise aldığı malzemelerle evde el işleri yapmaya başladığını söyledi.
Yaptığı el işlerini ve yöresel ürünleri Karataş ve diğer kadınlarla birlikte pazarlarda, kiraladıkları yerlerde ve düzenledikleri kermeslerde satmaya başladıklarını anlatan Demir, 5 çocuğunun da okula gittiğini, mikro krediyle tanıştıktan sonra maddi sıkıntılarının azaldığını ifade etti.
Mikro krediyle hayatlarının değiştiğini söyleyen Demir, şöyle konuştu:
''Şimdi herkesin kendine göre dükkanları var. Fatime Hanım da açtı, ben de açtım. Bugüne geldik ama nasıl geldik, mikro kredi sayesinde geldik. Buradan bütün ev hanımlarına sesleniyorum, onlar da alsın kendilerini geliştirsinler. Çocuklarını kimseye muhtaç etmesinler. Kendi ayaklarının üzerinde dursunlar. Kendileri çalışsın, kendileri çoluk çocuklarına destek çıksın.''
TANIŞTIĞI KADIN, KREDİSİZ İŞ YERİ AÇTI
Annesiyle birlikte yaşayan, doğuştan yürüme engelli Zekiye Yüksel ise engelli olmasına rağmen herhangi bir iş yerinde çalışmayı çok istediğini ancak iş bulabilmek için gittiği tüm kapıların yüzüne kapandığını belirtti.
Bir pazar yerinden geçerken tesadüfen Karataş ile karşılaştığını, ona evde yapmış olduğu el işlerini satması için öneride bulunduğunu dile getiren Yüksel, Karataş'ın ise bu önerisine 'Kendin gelip neden satmıyorsun?' diye cevap verdiğini, bu şekilde daha fazla kazanabileceğini ve ticareti öğrenebileceğini söylediğini aktardı.
Karataş'ın verdiği destekle, evde yaptığı el işlerini satmaya başladığını anlatan Yüksel, aldığı manevi destekle yürüttüğü el işi ürün satışlarından elde ettiği gelirleri biriktirip bir tuhafiye dükkanı açtığını ifade ederek, ''Ticareti öğretti bana, beni iş sahibi etti. Daha sonra bir gün 'kendi dükkanımı açacağım' dedim. Bana, 'kendine güveniyorsan yap ve eminim ki yapabilirsin bu işi, çok azimlisin' dedi. Ben de kendi dükkanımı açtım ve bu seviyeye geldim, yani çalışanım bile var'' şeklinde konuştu.
