Pazar günü Şükrü Saracoğlu'nda Fenerbahçe-Eskişehirspor maçındaydım. Kısmetse bu akşam da iki takım arasında oynanacak 'Ziraat Türkiye Kupası Yarı Final' karşılaşması için Eskişehir Atatürk Stadı'nda olacağım. Süper Lig maçında ortaya koyduğu tertemiz futbol ile en fanatik Fenerbahçeli futbol otoritelerinin de takdirini kazanan Eskişehirspor ile bir Eskişehirli olarak gurur duydum. Temennim, bu akşamki sınavda da Eskişehirspor'un rövanş için avantajlı bir skor yakalaması. Sonrası ya Trabzonspor ya da Sivasspor ile final oynaması. 1970-71 sezonunda olduğu gibi, iki kupayı da kucaklaması.
***
1970-71 sezonu gerçekten her Eskişehirli için unutulmaz. O dönemki adıyla Türkiye 1. Ligi'nde şampiyonlukları kıl payı kaçıran Kırmızı Şimşekler'in büyük başarısına tanık olmak, hayatımın en güzel anıları arasında. Kupa finalinde ilk maçı Bursaspor 1-0 kazandı. Rövanş için iyi bir skordu. Eskişehir'deki maçın galibi Eskişehirspor, maçın adamı iki gole imza atan sevgili Halil Güngördü oldu.
***
Bu başarının anlamı sadece Türkiye Kupası'nı kazanmak değildi. Aynı zamanda iki yıl önce lig şampiyonluğunu son anda kaptırdığı Galatasaray ile "Cumhurbaşkanlığı Kupası"nda hesaplaşmanın da yolu açılıyordu. O maça mutlaka gitmeliydim. Ama nasıl? Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu'nu izlemekle görevliydim ve maç günü Eskişehir-Kütahya etabı koşulacaktı. Hiçbir aksilik olmaz, etap zamanında tamamlanırsa Ankara'daki maça yetişmek için 2.5-3 saatlik bir süre kalıyordu. TRT'nin efsane Spor Müdürü rahmetli Kemal Deniz de en az benim kadar bu maçı izlemek istiyordu. Bisiklet Federasyonu'nun basına tahsis ettiği araçla maçın başlamasına 10 dakika kala 19 Mayıs Stadı'nın önündeydik. Tribünler tıklım tıklım dolmuş, binlerce kişi dışarıda kalmıştı. Ve bakanların, genel müdürlerin saygıda kusur etmedikleri Kemal Deniz'in gücü bile basın tribününün kapısını açtırmaya yetmedi. O büyük zaferi TRT'nin naklen yayın kamyonunda küçücük monitörlerden izlemek zorunda kaldık. Eskişehirspor filelerini Metin Kurt ve Gökmen Özdenak ile iki kez sarsan Galatasaray'a Fethi Heper iki, Ender Konca da bir golle yanıt vermiş; 3-2'lik sonuç sadece Eskişehir'i değil, tüm Anadolu'yu sevince boğmuştu.
***
Pazar akşamı 1-0 mağlup olmasına rağmen Şükrü Saracoğlu'nda Eskişehirspor'u izlerken benim de aklım bu akşam oynanacak Ziraat Türkiye Kupası yarı final maçındaydı. Elbette iki takım da sahaya kazanmak için çıkmıştı. Eskişehirspor'un farkı, sadece kazanmayı değil, iyi futbol oynamayı, binlerce seyirciye futbolun güzelliklerini yaşatmayı amaçlamasıydı. Sırf kazanmak uğruna futbol dışı, centilmenlik dışı hiçbir yola başvurmayan bu takımla sadece Eskişehirliler değil, bütün futbol severler gurur duymalı. Ve Eskişehirliler bu takıma çok daha fazla sahip çıkmalı, destek olmalı. Başarılar Eskişehirspor. Bu akşam Fenerbahçelilerin dışında bütün futbolseverler sizden zafer bekliyor.
