Aldırma Gönül, Leylim Ley ve
Benim Meskenim Dağlardır gibi şarkılara da dönüşen şiirlerin şairi, yazar Sabahattin Ali, 1948'te Bulgaristan'a kaçmaya karar verdiği sırada öldürülmüştü. Ölümüyle ilgili belirsizler günümüze kadar sürüp gelse de Ali'nin kendisini Bulgaristan'a kaçırması için anlaştığı Ali Ertekin tarafından karakolda öldürüldüğü kabul ediliyor. Sabahattin Ali'nin cesedi 2 Nisan 1948'de Bulgaristan sınırında bulunmuştu. Ali'yi öldürdüğünü itiraf eden Ertekin'in ise emniyet mensubu olduğu ve Ali'yi işkenceyle öldürdüğü savunulmuştu. Şimdi Ali'nin sırlarla dolu hayatı ve ölümü, çocukluğunda kendisine seslenildiği gibi
Sabah Yıldızı adını taşıyan belgeselde anlatılacak.
ÇOBANIN SES KAYDI
Belgeselin çekimleri bir yıl sürdü. Yönetmenliğini Metin Avdaç üstlendiği belgeselin çekimi, yazarın 1948'de cesedinin bulunduğu Kırklareli Istranca Ormanları'ndaki dere yatağında başladı. Ali'yi bulan çobanın ses kayıtlarına da yer verildi. Belgeselde Ali'nin evinde saklandığı, son mektuplarını teslim ettiği arkadaşı Rasih Nuri İleri, kızını emanet ettiği dostu Prof. Dr. Halet Çambel, konservatuvardan öğrencisi Kemal Bekir, arkadaşları Ziya Şav, Mücap Ofluoğlu ile Murat Belge ve Hıfzı Topuz, Ali'yi anlattı. Ali'nin Almanya'da okuduğu okullar ve
Kürk Mantolu Madonna adlı öyküsüne konu olan mekanlarda çekimler yapıldı. Yazarın cesedini bulan çobanın birkaç yıl önce hayatını kaybettiğini belirten yönetmen Avdaç, çobanın Ali'nin cansız bedenini nasıl bulduğunu anlattığı ses kaydına ismini vermek istemediği biri aracılığıyla ulaştığını söylüyor. Yönetmen Avdaç, kendisini asıl üzenin Sabhattin Ali'nin mezarının olmaması olduğunu da anlatıyor.