Şevval Sam, farklı müzik türleri arasında dolaşan bir sanatçı. Karadeniz türkülerine de arabeske de Klasik Türk Müziği'ne de aynı uzaklıkta. Sanatçı, Kalan Müzik'ten çıkan ve "II Tek" adını verdiği Klasik Türk Müziği albümü ile çıktı karşımıza geçtiğimiz günlerde. Şimdi de "Toprak Kokusu" adını verdiği, müzikal kariyerinin tüm evrelerini içeren bir konsere hazırlanıyor. 29 Eylül'de Harbiye Açıkhava Tiyatrosu'nda gerçekleşecek konser öncesi Sam ile buluştuk.
1940'LARA ÖZLEM: 1940'lı 1950'lı yılların İstanbul'una, o yılların yaşamına çok özenirdim. Üniversitede devamsızlık nedeniyle ilk sınıfımı tekrar etmemin sebebi de budur. Türk filmleri yayınlanırken, televizyon karşısında, elimde çantamla kalakalırdım. Aynı nedenden dolayı Klasik Türk Müziği'ne de ilgim var. Klasik Türk Müziği daha yüksek bir matematik. Önemli olan bu şarkıların içine girebilmek. Ruh katmadığın zaman bir işe yaramaz bu şarkıları söylemek.
MÜZİK OYUNCULUK GİBİ: Müzik benim için oyunculuk gibi. Oyuncular nasıl farklı rolleri oynadıkça zenginleşiyorsa, müzik de benim için öyle. Dünyada binlerce renk var. Bu farklılıklar beni çok mutlu ediyor.
ÖZET GİBİ KONSER: Türkiye'nin de dünyanın da birçok şehrine gittim çeşitli vesilelerle. Ama ben toprağın kokusunu aldığım zaman mutlu oluyor, rahatlıyorum. 29 Eylül'de Harbiye Açıkhava Tiyatrosu'nda vereceğim konserin adı da bu nedenle Toprak Kokusu. Müzik serüvenimin bir özeti gibi olacak. Karadeniz türkülerini de söyleyeceğim, arabesk de... Tabii Klasik Türk Müziği'nden de örnekler olacak. Ayrıca seyirciler için sürprizler de hazırladık. Çok renkli geçecek konser.