GERÇEK OKUL HİKAYELERİ DE VAR
Dizide gerçek okul hikayelerinden de yararlanılacak, öyle değil mi?
Evet. Gırgırı gülmecesi bol olan okullarda okuyanların yaşadıklarından faydalanmak istiyoruz. "Bize gönderin" dedik, çokça e-posta alıyoruz. Uydurma şeyler yerine gerçekleri aktarmak daha samimi olacak. Bu hikayelere çok güveniyorum.
Sizde var mı böyle ilginç anılar?
Var tabii, kendi sululuklarımı da yazıp vereceğim. Ben yoksul bir ailenin çocuğu olmama rağmen; babamın ısrarıyla Robert Koleji'nde okudum. Elindeki avucundaki iki sene içinde bitti. Ondan sonra iki sene bulaşıkçılık yaparak okudum. Okulda en sevdiğimiz; küçük parke taşlarıyla yaptığımız gülle atma müsabakalarıydı. Bir pistimiz vardı; pistin bitiminde de Amerikalı öğretmenlerin arabalarını park ettikleri yer vardı. Ama ne arabalar... Bir keresinde maalesef rekor kırdım ve attığım taş, pistin dışına çıkıp o sıfır arabalardan birinin üstüne düştü. Gidip durumu anlattık, onlar yakalasalar büyük cezalar alırdık. Bu olayı da diziye aktarabiliriz mesela.
SULU ZIRTLAK BİR İŞ OLMAYACAK
Nasıl bir dizi izleyeceğiz?
Sulu zırtlak, gülünecek bir dizi değil! Komedinin yanında duygusal sahnelerin de olduğu, samimi bir proje. Öğrencilerin ve hocaların renkli kişilikleri var. Sadece öğrenci-öğretmen ilişkisini değil, öğretmenlerin de yaşamını anlatıyoruz. Bu kadronun hakkını vermek adına iyi şeyler yapılacak.
TARİH DERSİNİ HİÇ SEVMEZDİM
"Şu an tarihe çok meraklıyım ama okul hayatım boyunca tarihi sevdiremediler bana; muhtemelen bu eğitimcilerin hatası. Çok somurtuk bir ders gibi gelirdi bana. O dersi hep kırardım ama sınavlardan bir şekilde geçerdim. Hiç kalmadım tarihten."