İLİŞKİYİ EŞİM ÖĞRETTİ
Eşinizle de paylaşıyor musunuz bu düşüncelerinizi?
Bunu eşim söylüyor, ben de kabul ediyorum zaten. Ben kadın doğasını bilen, ikili ilişkiler hakkında konuşan, romantik ve kadın-erkek ilişkilerinde başarılı bir adam değilim. Düz bir erkeğim işte. İlişkiyi de bana eşim öğretti. O da sağolsun; bana karşı sabırlı davrandı.
Romantik ve konuşkan olmayan Gürkan Uygun, eşinin gönlünü nasıl çaldı peki?
Bir gece kulübünde gördüm ilk. Göz göze geldik. Çok güzel geldi bana. Dört yıllık flört döneminden sonra evlendik. Beni bu kadar sevebilecek başka bir kadın olacağını sanmıyorum.
Kıskançlık oluyor mu aranızda?
Dönem dönem olsa da büyük krizler yaşamadık.
İki çocuğunuz var; mutlu aile yaşantınız, oyunculuğunuzu olumlu etkiliyor mu sizce?
Kuşkusuz. Evlilik; insana güven veriyor, insanı kötü yaşamaktan uzak tutuyor. Belirli bir sorumluluğunuz oluyor ve ona göre davranıyorsunuz. Disipline giriyor, daha temiz ve izole oluyorsunuz. Bir de baba olunca; setten eve koşa koşa gidiyorum artık. Bu düzeni seviyorum. Bu da oyunculuğa olumlu yansıyor.
'MEMATİ'NİN ÇOK KAYMAĞINI YEDİM
'Kurtlar Vadisi: Pusu'dan ayrılmayı siz mi istediniz?
Evet. Farklı şeyler yapmak istedim ve biraz şımarıklık yaptım açıkçası. 10 sene geceli gündüzlü çalışmak, takım elbise giymek çok yorucuydu. Öyle bir cesaret geldi; yapalım dedik, yaptık. Büyük bir risk aldım ama sonrasında yaptığım işlerden de gayet memnunum.
'Memati' olarak anılmaktan bıkkınlık geldi mi?
Herhangi bir bıkkınlık yaşamıyorum. 'Memati'nin kaymağını çok yedim. Beni öyle bir yere getirdi ki, para verseniz böyle bir etki yaratamazsınız. Beni hayatımın sonuna kadar bırakmayacak bir karakter. Dolayısıyla 'Memati'den kurtulmaya çalışmıyorum.
ÇOCUK SEYİRCİLER ZATEN ELİMDE
Fantastik çocuk filmi 'Hititya: Madalyonun Sırrı'nda rol almanızın sebebi neydi?
İlgimi çekti. Çocuk filmi olmasından dolayı "Acaba mı?" dedim ama bir insanın önüne kaç defa böyle bir fırsat çıkar ki? Anlatılanlardan, makyaj ve kostümlerden etkilendim. Bu tür fantastik animasyon işleri seviyorum. Filmde iki karakteri oynuyorum; biri 'Zabab' diye kötülüklerin efendisi, diğeri de onun yardımcısı 'Zanos'. Biri yılana, diğeri de kargaya dönüşüyor. Bunları oynamak çok ilginç bir deneyimdi. Eteğimizde ne kadar taş varsa döktük.
İSPAT PEŞİNDE DEĞİLİM
Fantastik filmden tarihi filme geçiş yapmak nasıldı? 'Çanakkale Yolun Sonu'nda da 'Onbaşı Muhsin'i oynuyorsunuz.
Denk geldi; "Ben onu da oynarım, bunu da oynarım" gibi bir oyunculuk ispatı peşinde değilim yoksa. Çocuk seyirciler zaten benim elimde. Babaları sayesinde beni 5 yaşında seyretmeye başlayan, bugün üniversiteye giden bir sürü çocuk var. 'Çanakkale Yolun Sonu' da tarihe ilgi duyan kişilere yönelik yüksek prodüksiyonlu bir iş. Çok özel bir film oldu benim için.
