Modacı Gülşah Saraçoğlu, en son ATV'nin 'Veliaht' programında jüri üyelerinin ve yarışmacıların kostümlerini tasarladı. Farklı tarzıyla beğeni toplayan genç tasarımcıyla, modaya bakışını konuştuk...
Kıyafet tasarlarken, özellikle dikkat ettiğiniz noktalar var mı?
Benim için önemli olan ilk şey; kadını olduğundan ince ve uzun göstermek. Ondan sonra renk seçimi geliyor. Ben daha çok renk hilelerinden yararlanıyorum.
NÜKHET DURU ÇOK ÖZEL
Kıyafette dekolte nasıl olmalı sizce?
Tek noktada biten dekolteyi seviyorum; ya sırt, ya bacak ya da göğüs dekoltesi olacak. Hepsi bir arada olunca göze çok zarif gelmiyor. Dekoltede 'az, çoktur'.
Birçok ünlü sanatçıyı giydiriyorsunuz. Bu isimler arasında sizin için özel olan birileri var mı?
Çok değerli sanatçılarla çalıştım ama Nükhet Duru benim için çok özeldir. Nükhet'in bende büyük emeği vardır. İlk atölyemi onun sayesinde açtım. Kalıp çıkartmaktan tutun da, makyaj yapmaya kadar her şeyi ondan öğrendim. Hayat boyu ona olan saygım bitmez.
Bu işe başlamanız nasıl oldu peki?
12 yıl önce başladım ama çok daha uzun yıllar geçmiş gibi tecrübe edindim. Küçük bir atölyede sahne kostümleri yapıyordum. Şimdi de sahnede kadınların ışıldaması için elimden geleni yapıyorum. Starları giydirmek, başka bir şey. Son derece donanımlı bir haute couture atölyem var ve günden güne çıtayı yükselttiğime inanıyorum.
Moda sizin için ne ifade ediyor?
Öncelikle ticari bir olgu olduğunu düşünüyorum; çok hızlı değişen, çabuk tüketilen doyumsuz bir sektör. Moda ayrıcalıktır; herkes takip eder ama onu yakalayan şık olur.
Son dönemde birçok tasarımcının ismini duyuyoruz. Modacılar arasında bir rekabet söz konusu mu?
O kadar çok isim var ki, bu işi yapmama rağmen birçoğunu ben de tanımıyorum. Aralarında bir rekabet varsa bilemem ama ben yoluma dümdüz devam ediyorum; kimseyle bir yarışım yok. İşimi iyi yapıyorum ve çok çalışıyorum.
HAVALI BİR KADINIM
Sizi bu kişiler arasında farklı kılan şey ne? Neden tercih ediliyorsunuz sizce?
Elbiseye ilk makası vuran benim; son fermuarı çeken de benim... Bir kıyafet dikilirken, her aşamasında bulunurum. Müşterilerimle bire bir ilgilenirim; onları asistanıma yönlendirmem. Tarzımı seviyorlar çünkü ben havalı bir kadınım. Zevkliyim, vizyonum farklı, her ne kadar ışıltılı kostümler yapsam da günlük hayatımda hep diz altı siyah elbiseler ve topuklu ayakkabılar giyerim.
TROMBOLİNDE ZIPLAYIP TAM 15 KİLO VERDİM!
Hiç kuaföre gitmediğinizi söylemiştiniz. Neden?
Gerek duymuyorum; saçlarımı kendim kesip boyuyorum. 15 günde bir saçlarımı, içine badem yağı kattığım arap sabunuyla yıkarım. Ayda bir de; Hint yağı, yılan yağı ve zeytinyağı karışımı uyguluyorum. Uzun, sağlıklı ve gür saçlarım var.
Trombolinde zıplayarak kilo verdiğiniz doğru mu?
Amerika'da bir kız zıplayarak 41 kilo vermiş. Önce bir diyetisyene gittim ve diyet programını harfiyen uyguladım. Sonra, 2.5 kilo yağ aldırdım. Ardından trombolinde her gün 12 dakika zıplayarak 15 kilo verdim.
