Gazeteci Mehmet Ali Önel, A Haber'de; cuma akşamları 'Deşifre' programının yanı sıra yeni sezonda salı günleri de '60 Dakika' adlı programla izleyiciyle buluşuyor. 'Deşifre'ye siyaset bulaştırmak istemediğini belirten ünlü gazeteci, '60 Dakika'da siyasi konulara ışık tutuyor. Önel ile programlarını konuştuk...
'Deşifre', uzun süredir devam ediyor. Programın başarısını neye bağlıyorsunuz?
Gazetecilik emek ve çaba işidir. İşimizin patronu değil, emekçisiyiz. Halkın yararına haberleri izleyiciyle paylaşıyoruz. 'Deşifre'nin başarısının sırrı da bu duyarlı ve samimi yaklaşımından geliyor bence. Bu program artık bir klasik oldu diyebiliriz.
MAZLUMUN YANINDAYIZ
'
Deşifre' ekibinden korkuyorlar mı?
Gazetecilikte kamu yararını esas alıp derinlemesine gazetecilik yapıyoruz, haliyle bir duruşumuz var. 'Deşifre' mazlumun yanında bir duruş sergileyerek misyon gazeteciliği yapıyor. 'Deşifre'den korkan birileri varsa, korkacak bir şeyi olduğu içindir.
Sizce 'Deşifre'nin rakibi var mı?
Ekranlarda tartışma formatında çok program var. Ama bildiğim kadarıyla şu an ekranlarda 'Deşifre' dışında bir araştırmacı gazetecilik programı yok. Biz, ele aldığımız konularla ertesi gün diğer medya organlarında da haber olabiliyoruz. Bir haber programının, rakip medya gruplarında haber olabilmesi bir gazetecilik başarısıdır. Bu konuda mütevazı değiliz. Bu başarıda, A Haber'in özgür yayıncılık ortamının ve deneyimli ekibimin çok büyük katkısı var.
'60 DAKİKA'DA KONUĞUMUZU SORULARLA TERLETİYORUZ
Yeni sezonda '60 Dakika' programına başlama hikayeniz nasıl oldu?
Son yıllarda halk hep siyaset konuşur oldu. Bizim de artık siyaseti, gazetecilik radarımıza almamız gerekiyordu ama 'Deşifre'yi siyasete bulaştırmak istemedik. 'Deşifre', halkın sesi soluğu olarak misyonuna devam etsin istedik. Genel müdürümüz Abdulhalik Çimen'in teklifi ile sadece siyasi meseleleri konuşmak üzere '60 Dakika'yı yayın hayatına kazandırdık. '60 Dakika'da tek konuk alıyoruz ve cesur sorularla konuklarımızı deyim yerindeyse terletiyoruz.
AİLEM BÜTÜN HAYATIM
Gününüzü nasıl geçiriyorsunuz?
Biz kalabalık bir aileyiz; dört çocuğumuz var. Çocukların sorunlarıyla ve dersleriyle ilgilenmek çok vakit alıyor. Ama onlar yattıktan sonra geceleri okumak ve araştırmak daha verimli oluyor. Meslekteki 24'üncü yılım. Zaman çok hızlı geçti ve mesleğimin ilk 10 yılında hayatı ıskaladım. Bize meslek büyüklerimiz 'Gazetecilik yaşam biçimidir' diye öğrettiler ama bunun yanlış olduğunu deneyimleyerek öğrendim. Benim, işim ve ailem dışında bir yaşantım yok.
TEHDİTE BOYUN EĞMEYİZ
Tehdit alıyor musunuz?
Araştırmacı gazeteciler dünyanın her ülkesinde tehdit altında çalışıyor. Öldürülen, silahlı saldırıya uğrayan gazetecilerin çoğunlukla araştırmacı gazeteciler olduğu biliniyor. Büyük çıkarlara, haksız kazançlara engel olduğumuz için birileri size bunu ödetmek isteyebilir. Bizim gıda ve ilaç teröristlerine karşı verdiğimiz mücadele, milyar dolarlık haksız kazançlara mani olmuştur. Haliyle hedef oluyoruz ama biz işimizi doğru yaptığımız sürece yalnızca Allah'tan korkarız.
