A Haber'de İclal Aydın'ın sunduğu 'Yaşasın Hafta Sonu' programının cumartesi günkü konuğu Cengiz Kurtoğlu, samimi açıklamalarda bulundu. Gençlik döneminden başlayarak şöhret basamaklarını tırmanırken yaşadığı tüm zorlukları anlatan Kurtoğlu, şunları söyledi:
Babam şoförlük yaparak ekmeğini kazanan bir delikanlıydı. Vefat ettiğinde ayakkabısının bağı bile yoktu.
Şu an 55 yaşındayım ama halen 23 yaşımdaki enerjim üstümde.
Biz sahip çıkmayı çok sevdik, hep iyi düşündük.
Bizim dönemimizde gece saat 01.00 dedin mi, herkes evinde olurdu.
Evcil bir insanım o yüzden dinlenebiliyorum. Işıkları söndürüp mum ışığında Ferdi Özbeğen'i dinlerim.
Müziğe 70'li yıllarda amatör olarak başladım. Ünlü olmaya çalışırken, taksiye verecek paramız yoktu. Belediye otobüsüyle geziyorduk. Zaten beşinci kasedime kadar da para aklıma gelmedi. Memlekette kar yağmadan eve odun almazdım. Odunu kendim kırardım.
ŞÖHRET PİSLİK GETİRİYOR
Parasızlıktan kiralayamadığım evi; 20 gün sonra satın aldım. 30 yıldır eşim Fadime beni bekler. Ben evin anahtarını yanımda taşımam. Evin kapısına gelince "Fadime ben geldim. Anahtarı at" derim. Eşimle yoksulluğu da, varlığı da beraber yaşadık.
Şöhret olmaya başlayınca bütün pislikler de o anda başlıyor. O zamanlar çeyrek ekmeğimiz vardı. Şimdi iki ekmeğimiz var ve paylaşıyoruz.
