Eğitimle kadın erkekten daha iyi araba sürebilir

Women's Fitness dergisi son zamanlarda başarılı kariyer çizgisiyle adından söz ettiren ralli pilotu Simin Bıçakcıoğlu'nu Mayıs sayısının kapağına taşıdı. 25 yaşındaki genç rallici, röportajda samimi açıklamalar da yaptı…
2014 Türkiye Ralli Şampiyonası'nın ilk yarışı olan Ege Rallisi'nde birinci oldunuz. Ne hissediyorsunuz?
Tabii ki sezona birincilikle başlamak benim için çok büyük motivasyon. 10-11 Mayıs'ta Eskişehir'de ikinci yarışımız var ve orada da bu başarıyı tekrarlamayı hedefliyoruz.
25 yaşındasınız. Genç yaşta başarılı ve yükselişte olan bir çizginiz var. Bu size ne hissettiriyor?
2007 yılından beri otomobil sporları ile ilgileniyorum ve hep gelişme göstererek yükselmeye dikkat ettim. Hiç durağan geçen bir yılım olmadı, daima tuğlaları üst üste koyarak devam ettim. Dolayısıyla yapmak istediğimi başarmak kendimi iyi hissettiriyor.

YARIŞ GÜNÜ STRESLİ OLURUM
Yarışlara hazırlanırken zirveye mi oynarsınız?
Hayatımda her işe başlarken en iyisini yapmaya odaklanırım ve başarmak için her şeyi yapabilirim.
Bir yarış gününüzü biraz anlatır mısınız?
Yarış günü biraz heyecan, biraz stresle birlikte kafamda soru işaretleri olabiliyor. Ama start verildiği an itibariyle sadece yarışa konsantre olabildiğim için tüm stres ve heyecan son buluyor.

BU YIL UĞURLU GELDİ

Kadınların azınlıkta olduğu, erkek egemen bir alanda bu kadar başarılı olmak sizin için ne ifade ediyor?
Benim için çok özel... Erkeklerin egemen olduğu bir işte kadınların da başarılı olabileceğini göstermek müthiş bir duygu.
2014 yılı size uğurlu gelmiş olmalı, herkes sizi konuşuyor. Türkiye'nin ünlü TV şovlarına çıktınız. Ne düşünüyorsunuz?
Evet, 2014 yılı bana uğurlu geldi diyebilirim. Bir anda insanlarda büyük farkındalıklar yarattığımı düşünüyorum. Beğenerek izlediğim o TV şovlarında bir gün bu şekilde yer alabileceğimi ben bile beklemezdim. Gittiğim her programda, yaptığım işin ne kadar zor ve dikkat çekici olduğunu daha iyi fark ediyorum. Bazen işin içinde olduğunuzda kendinizi kaptırıyor ve neyin ne olduğunu anlayamıyorsunuz. Böyle gelen teklifler ve sizi programda lanse ediş şekilleriyle aslında ne kadar çok farkındalık yarattığınızı ve başarınızı daha iyi görüyorsunuz.
Nasıl bir çocukluktu sizinki?
Hiç öyle oyuncakları olan bir çocuk değildim. Abimden kalan birkaç araba ve kamyonla oynadım ama onlardan da sıkıldım. Hayal dünyasında da yaşamadım hiç, hep tutarlı ve gerçekçi hayallerim oldu. Onlarla büyüdüm ben...
Car Dergisi'nde otomobil yazıları yazıyorsunuz. Otomobillere tutkun musunuz?
Otomobilleri elbette çok seviyorum. Yeni otomobilleri test etmek, fikirlerimi okurlarla paylaşmak büyük keyif veriyor. Sık sık yurt içi ve yurt dışı lansmanlara katılarak, yeni modelleri ilk kullananlar arasında olmak ve o izlenimleri okurlarla paylaşmak da ayrı bir haz veriyor.

SAKİN BİR SÜRÜCÜYÜM

Günlük hayatta trafikte nasıl bir sürücüsünüz?
Oldukça sakin ve kurallara uyan bir sürücüyüm. Zaten yarışlarda fazlasıyla adrenalin yaşadığım için trafikte buna hiç ihtiyaç kalmıyor.
İstanbul trafiğinde ne yazık ki çok da iyi olmayan sürücülerimiz var. Bu konuda özellikle kadınlara ne tavsiye edersiniz?
Ben her zaman kadınların daha iyi otomobil kullanacaklarına inanıyorum. Sadece biraz eğitim alırlarsa ve bazı korkularının üstüne giderlerse, yaşanan sorunlar tamamıyla ortadan kalkacaktır.
Bu sporu daha ne kadar yapmayı planlıyorsunuz?
Altı-yedi sene daha yapabilirim.

AİLEMİN DESTEĞİYLE RALLİ PİLOTU OLDUM

Ralli pilotu olmaya nasıl karar verdiniz?
Bu işe başlamam ailemin sayesinde oldu. Otomobil kullanma isteğimi görünce beni hemen eğitime gönderdiler. Bu eğitimlerin sonrasında da yarışlara başladım. Öncelikle iki yıl boyunca pistte yarıştım. Daha sonra sıkıldım ve mücadeleci ruhumu ortaya çıkarabilecek bir branş olan ralliye geçtim. Çünkü rallide mücadele, cesaret, değişen doğa koşulları, ekip işi ve daha birçok değişken var. "Bu şartlarda yarışmak tam da benim karakterime uygun" dedim
Bir kadın ralli pilotu olmanın dezavantajları ve avantajları neler?
Fiziksel olarak daha güçsüz olduğunuz için bu anlamda biraz dezavantaj yaşıyorsunuz. Bunun haricinde kadınlar duygusal anlamda da erkeklerden daha hassaslar. Bu durumda kadınlar belki kendilerini telkin ederek, belki de psikolojik desteklerle bu sorunların üstesinden gelebilirler.

YARIŞ HAFTASI DIŞ DÜNYAYLA BAĞLANTIMI KESERİM

Yarışlara nasıl hazırlanıyorsunuz?
Psikolojik anlamda yarış haftası dış dünyayla bağlantımı biraz kesiyorum. Yarış hakkında fazla kimseyle konuşmayarak ya da kimsenin özelini dinlemeyerek sadece kendime vakit ayırıyorum. Biraz bencil olduğum doğrudur ama sadece yarış haftasında. Beslenme konusunda da son hafta karbonhidrat tüketmeye çalışıyorum çünkü yarışta enerjiye ihtiyaç duyuyorum.
Heyecan, endişe hali ya da soğukkanlılık; hangisi sizi tanımlıyor?
Bu işi yapan biri olarak kesinlikle soğukkanlılık...
Evlilik, planlarınız arasında var mı?
Hiçbir zaman evlilik hayalleri kuran bir kız olmadım. Gelecek ne gösterir bilemem ama üç-beş sene içinde olacağını sanmam.