Başarılı manken Sinem Güven, çocuklar için oluşturduğu 'Defne- Sinem Güven' markası ile birbirinden şık çocuk giyim parçalarını bir araya getirdi. Ürün çekimlerinde kızı Defne ile kameraların karşısına geçen Güven; çocuk giyimde önem verdiği detayları, kariyerini ve kızıyla ilişkisini Şamdan Plus dergisine anlattı.
19 yaşınızda Türkiye Güzeli seçildiniz. Sonrasında çok yoğun ve başarılı bir modellik kariyeriniz oldu. O zaman model olmakla, şu an olmanın arasında bir fark var mı?
Benim açımdan şu an modellik yapmak çok daha zevkli, çok daha iyi. Eski modellik kariyerime göre artık çok daha güzel pozlar veriyorum. Bunu yaşıma bağlıyorum. 39 yaşımdayım ve artık kendimi daha dişi hissediyorum. İnsanın bakışı, oturup kalkışı bile daha farklı oluyor. İşin içine biraz dişiliğini katabiliyorsun. Bu yaşlarda bu işten daha keyif alıyorum.
AVANTAJLARIMI DOĞRU KULLANDIM
Döneminizin en başarılı modellerinden biriydiniz. Bu başarınızı neye bağlıyorsunuz?
Disiplinli olmama ve işimi ciddiye almama. Bu arada ben mesleğime hiçbir zaman hobi olarak bakmadım. Ona gereken yatırımı her zaman yaptım.
Mankenlik çok zor bir meslek. Siz zorlanmadınız mı hiç?
Görüntü anlamında Egeli olmanın avantajını yaşadım. Ailemden edindiğim yeme alışkanlıklarım var; örneğin daha çok zeytinyağlı yiyorum. Kendimi bildim bileli spor yapıyorum. Ortaokuldan beri profesyonel sporcuyum. Spor, hayatımda su içmek gibi bir şey yani sonradan kazanılmış bir alışkanlık değil. Genetik olarak da şanslıyım; uzun ve ince kemikliyim. Bir de her zaman avantajlarımı doğru yönde kullandım. Alkol ve sigara ile kendimi yıpratmadım, uykusuz bırakmadım. Saçma sapan bir gece hayatım olmadı.
TV PROGRAMI YAPMAK İSTİYORUM
Biraz da yeni çocuk giyim markanızdan bahsedelim...
Ben bu işe kuzenimin sayesinde girdim, aklımda hiç yoktu. Kuzenim Sevinç, Disney'in çocuk ürünlerinin Türkiye haklarına sahip ve ürünlerini internet aracılığıyla satıyor. Ben de bu konuda hep bir şeyler yapmak istiyordum. Daha önce de ticaret girişimim olmuştu; takı tasarımı yaptım, tekstil ile uğraştım. Ama gördüm ki; ben para alışverişini sevmiyorum, internet bu yüzden kafama yattı. Markafoni ve Trendyol'a çıktık. Butikbebe'ye de önümüzdeki günlerde çıkacağız.
Çocuk giyimde nelere dikkat edilmeli?
Bir kere kıyafetlerin yüzde 100 koton olmasına dikkat etmek gerekiyor. İçinde likra, naylon olmamalı çünkü bunlar alerji yapabilir, terletir, sağlıklı değil. Çocuğa yakışan desenleri de seçmek gerekiyor. Ben mesela çocukların üzerinde leopar deseni görmeyi hiç sevmem.
Ürünleri nasıl seçiyorsunuz?
Ürünlerin hiçbiri benim kendi tasarımım değil; etiketlerde ismim yok. Ben ürünlerimi, kalitesine inandığım Türk markalarından satın alıyorum. Fiyatlarım ise 10.99- 99.99 lira arasında değişiyor. Her kesime hitap etmeyi amaçlıyorum. Herkesin çocuğunu güzel giydirmesini istiyorum çünkü ben de çocuğumu giydirdiğimde müthiş keyif alıyorum. Hepimiz zaman zaman marka merakına düşüyor olabiliriz. Çocukların giyimi için aşırı para harcamak bana göre yanlış çünkü bugün giydiğini yarın giyemiyor.
İleriye dönük başka projeleriniz var mı?
Bu işi yaparken bir de televizyon programı yapmayı çok arzu ediyorum. Çünkü televizyon programında kendimi çok iyi hissediyorum, kendimi oraya çok yakıştırıyorum ve iyi olduğumu da düşünüyorum. Sanatı, sporu, aktüaliteyi barındıran bir programın hayalini kuruyorum.
DEFNE BİR BİREY, BENİM TAPULU MALIM DEĞİL!
Kızınız Defne ile nasıl bir ilişkiniz var?
Her zaman söylerim; ben Defne'nin arkadaşı değil, annesiyim. İlişkimiz çok sıcak ama aramızda her zaman saygı da var. Ben onu birey olarak görüyorum; benim tapulu malım değil. Doğurmam, üzerinde hak sahip olduğum anlamına gelmiyor ama ayakları yere basana kadar, üzerinde söz sahibi olmamı gerektiriyor.
