Bugüne kadar hep iyi niyetli karakterleri canlandıran usta oyuncu Erkan Can, ATV'nin sevilen dizisi 'Kara Para Aşk'ta hayranlarının karşısına 'Tayyar' isimli kötü bir karakterle çıktı. Her role hakkını veren Erkan Can, dizi ve sinema sektörünün sorunlarını Filmstudio dergisine anlattı...
TİYATRO BENİM İLK AŞKIM
'Kara Para Aşk'ta canlandırdığınız 'Tayyar'ın diğer kötülerden farkı ne?
'Tayyar', acımasız ama saygın bir işadamı. Çiçek sulayan, oğluna ve balıklarına düşkün biri. Ben de bunu denemek istedim. Seyirci, izlediği adamın kötü biri olduğunu bildiği için onu sıkı sıkıya takip ediyor. Dizimizin reytingleri iyi, senaryosu kıvrak... Seyirci merakla izliyor.
Tiyatro kökenli oyuncu olmanın avantajları nelerdir?
Oyuncuların hem ezber, hem disiplin açısından tiyatro kökenli olmaları iyidir. Karakterin nasıl yaratılacağını, yolunu yordamını nasıl bulacağını bilir ve zorlanmazlar. Tiyatro zaten oyunculuğun temelidir. Tiyatroyu bilmeden direkt televizyona geçen oyuncular zorluk çekebilir. Tiyatro benim ilk aşkım, beni dinç tutuyor. Bu duyguyu anlatmak çok zor.
Bir oyuncuda olması gereken özellikler nelerdir?
Disiplin, sete erken gelmek, her dakika hazır olmak ve rolü oynarken kafalarının başka yerde olmaması... Dış dünyadan kendilerini soyutlamaları lazım, eğer senaryonun içindelerse her şey daha kolay oluyor. Bu anlatılır ya da öğretilir bir şey değil. Şarap gibi yıllanmak gerekiyor, oyunculuk böyle bir şey. Tabii bazı yetenekler var ki, onlara bir şey diyemiyorum.
Bazı yetenekler dediniz, kimler mesela?
Oyuncunun dışında da çok yetenekli kameramanlar, görüntü yönetmenleri, sinema yazarları var. Sektöre başarılı gençler geliyor. Engin Akyürek ve Kenan İmirzalıoğlu çok güzel oynuyor. Onlar jön; görselleri, vücut dilleri çok iyi, işlerini disiplinli yapıyorlar.
ÖDÜL ASLINDA YÜK
Dizilerden hangilerini beğeniyorsnuz?
Hepsini baştan sona izliyorum. 'Seksenler' dizisi hoşuma gidiyor, geçmişe döndürüyor. Şimdi yaz tatiline girdiler ama Olgun Şimşek'in oynadığı 'Yalan Dünya' ve 'Kurt Seyit ve Şura'yı da izliyorum.
Ödüllü bir oyuncu olarak ödül almanın sizin için anlamı ne?
Yaptığınız işin insanlar nazarında takdir edilmesi ruhunuzu okşuyor. Ödüller bir nevi yük aslında, çünkü onun üzerine çıkmanız gerektiğini düşünüyorsunuz.
Rol aldığınız projelerden hangileri sizin için daha farklı?
Rol aldığım projelerin hepsinin yeri ayrı ve güzellikleri farklı, ama 'Dar Alanda Kısa Paslaşmalar', 'Takva' ve 'Gemide' çok sevdiğim filmler arasında.
SİNEMADA BELLİ BİR TARZIMIZ YOK
Türk sinemasının gidişatını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Film sayısı artıyor, bir hareket var, zamanla hepsi rayına oturacak. Türk sineması olarak bir tarzımız yok. Bir kareyi görüyorsun, Fransız filmi, Rus filmi olduğunu anlıyorsun, İran filmi diyorsun. Yazı karakterinden bile anlıyorsun. Biz dağınığız. Zamanla bir şeyler olacak eminim.
Bir filmi izlediğinizde yönetmenini anlıyor musunuz?
Nuri Bilge Ceylan tarzından anlaşılıyor. Türkiye'de yönetmen tarzı da yok. Sinemada geçiş süreci yaşıyoruz.
Ailenize vakit ayırabiliyor musunuz?
Zor, kızımı hep uyurken sevdim. Şu an 11 yaşında. Güzel bir baba-kız ilişkimiz var.
OKUSUNLAR
Oyuncu olmak isteyen gençlere neler tavsiye edersiniz?
Ülkenin siyasi durumlarını takip etmeleri gerekiyor; çünkü sanat, siyasetten ayrı değil. Köşe yazarlarının, bütün edebiyat eserlerini okumaları gerekiyor. Okudukça insanın ufku açılıyor ve kendi kendisine rahatlıkla yolunu buluyor.
