'Oğlum yaşadıklarımı bilmemeli'
Sunucu Ece Erken Uçar, kendisinden 11 yaş küçük sevgilisi Serkan Uçar ile 20 Haziran 2014'te evlendi. İzmir'de nikâh masasına oturan çiftin şahitliğini işadamı Savaş Aksu ve Alişan yaptı.
...geçen hafta İstanbul Aile Mahkemesi'ne başvurarak Serkan Uçar hakkında 3 ay uzaklaştırma kararı aldırdı.
ŞİDDETLİ GEÇİMSİZLİK
Serkan Uçar ise uzaklaştırma kararına, boşanma davası ile karşılık verdi. Uçar, önceki gün İstanbul 10. Aile Mahkemesi'ne başvurarak şiddetli geçimsizlik nedeniyle Ece Erken'e boşanma davası açtı.
Evlilik birliğinin çekilmez bir hal aldığını belirten Serkan Uçar, fikren ve ruhen anlaşamadıklarını, bir araya gelmelerinin bundan sonra çok zor olduğunu belirtti.
Habertürk'ün ulaştığı Ece Erken, eşinin kendisini çok sevdiğini ve boşanmayacağını söylediğini belirterek, "Bana 'Senden boşanmayacağım' diyordu.
Davayı onun açmasını bekledim. Biz de delillerimizi topladık, tanıklarımızı hazır ettik. Karşı dava açtık. Dosyamın içinde yaşadıklarım ayrıntılarıyla var" dedi.
Yaşadıklarını oğlunun bilmemesi için davasıyla ilgili basın yasağı talebinde bulunduğunu belirten Ece Erken, "Babasının bana yaşattıklarını oğlumun bilmesini istemiyorum. Ailevi meselelerim basında yer almasın.
Oğlumu koruduğum için gizililik kararı istiyorum. Oğlum bunları okuyunca babasını nasıl sever" dedi. Erken, eşinin açtığı boşanma davasıyla ilgili olarak...
Oğlumu koruduğum için gizililik kararı istiyorum. Oğlum bunları okuyunca babasını nasıl sever" dedi. Erken, eşinin açtığı boşanma davasıyla ilgili olarak...
"ŞİDDET EĞİLİMİ GÖSTERİYORDU"
Ece Erken, uzaklaştırma kararının dilekçesinde, eşi Serkan Uçar'ın kendisi ve ailesini sürekli aşağıladığını ileri sürdü.
Hamileliği süresince eşinin şiddet eğilimi gösterdiğini söyleyen Erken, çocuğunu kaybetme tehlikesiyle karşılaştığını öne sürdü.
"SONUN OLURUM"
Erken dilekçesinde Uçar'ın cep telefonuna 'Seni öldüreceğim. Seni keseceğim. Bunları mahkemeye ver. Ulan sen beni bırakırsan seni öldürürüm.
Senin sonun olurum. İlk seni sonra kendimi öldüreceğim. Bunu bil' şeklinde mesajlar gönderdiğini iddia etmişti.
Ayrıca Erken'in, "Evlenmeden önce annem ve babam o kadar çok torun istiyorlardı ki 'Git sperm bankasından alıp yap' bile dediler. Çocuk için evlendik" şeklinde bir açıklama yaptığı da söyleniyor.
Öte yandan Hürriyet yazarı Ayşe Aral, Ece Erken'in kendisine yazdığı mektubu köşesinde yayınladı. İşte Ece Erken'in mektubundan bazı satırlar...
Öylesine canım yanıyor ki bunu anlatmak çok zor. Daha üç aylık anayım ben. Analığımın, kadın olmanın en büyük hediyesinin keyfini yaşayamıyorum bile.
Öylesine canım yanıyor ki bunu anlatmak çok zor. Daha üç aylık anayım ben. Analığımın, kadın olmanın en büyük hediyesinin keyfini yaşayamıyorum bile.
Nasıl yorgunum nasıl anlatamam. Sen biliyorsun. Gözyaşlarım dinmiyor... 24 saat mi ağlanır? Sanki önüme çuvallarca soğan koymuşlar, sürekli kesiyorum, sürekli doğruyorum.
Şiddet ya, nasıl dayanabilirdim ki... Kim, hangi kadın dayanabilir ki? Dövmek, dövülmek nasıl bir şey? Kadınım, anayım, hem de yeni ana... Ne olur artık beni herkes rahat bıraksın biraz. Oğlum, babasını her gün görmeden büyüyecek diye ağlıyorum ben.
Ben istemem mi evladımızla mutlu, huzurlu bir yuva? Ben de kadınım, anayım... Daha fazla da yazamayacağım... Herkes biraz saygı duyup bizi rahat bıraksın...