Atv'nin sevilen dizisi 'Kertenkele'de 'Hicabi' karakteriyle ekrana gelen Fatih Doğan, son dönemin yükselen isimlerinden... Dizide 'Ziya Hoca'ya yönelttiği komik sorularla izleyiciyi kahkahaya boğan Doğan, oyunculuk macerasını anlattı...
Oyunculuk serüveniniz nasıl başladı?
Selçuk Üniversitesi'nde oyunculuk okudum. Mesleğini çok seven, doğru ve kaliteli bir şekilde yapmaya gayret eden bir insanım. Sinemayı, tiyatroyu, müziği, doğayı ve hayvanları çok severim. İşimden bana kalan zamanlarımı ailemle, dostlarımla ve sporla geçirmeye çalışıyorum.
Sizi 'Hicabi' olarak tanıdık ama bu sezon izleyiciye bir sürpriz yaptınız...
İnsanlar 'Kertenkele'yi ve 'Hicabi'yi çok sevdi. Dizinin sevimli, güleryüzlü, iyi kalpli, imanlı adamıyım. 'Ziya Hoca'yı enteresan sorularıyla bunaltan meraklı 'Hicabi'yim. İzleyici, iki sezondur 'Hicabi'nin tek bir yüzünü gördü. İkinci sezonun yarısından itibaren diğer yüzü işlenmeye başladı. Mahallede 'Akıncı' adlı maskeli bir kahraman belirdi. İyilerin yanında, kötülerin karşısında olan bu kahramanı herkes çok merak ediyordu. Bu kahraman, bir gece maskesini çıkardı ve karşımızdaki yüz 'Hicabi'ydi! Seyirci için ters köşe bir durum olduğunu düşünüyorum. 'Akıncı', 'Hicabi'nin kötülere karşı durduğu yüzü; insanları öldürmüyor, zararsız hale getiriyor. Sevdiklerini ve iyi insanları koruyor.
'HİCABİ' TAM BİR SORU BANK ASI
'Hicabi'nin içindeki iyiliği siz nasıl değerlendiriyorsunuz?
'Hicabi', içi iyilikle dolu, derinlikleri olan bir karakter. İnsanları seviyor, kendisine verilen her şey için Allah'a şükrediyor. 'Ziya Hoca'sını ve mahalledeki çevresini çok seviyor. Hayatını sevgi ve doğruluk üzerine kurmuş. Allah sevgisi olan bir karakter. Sevdiklerinin canı yanınca, cesur bir kahramana dönüşebiliyor.
'Hicabi'nin sizi en çok etkileyen özelliği ne?
Sorgulayan bir karakter oluşu... Soru sormayı sevmesi, meraklı oluşu... Onun sayesinde bir sürü enteresan, komik ama bir mantığa dayanan sorulara şahit olduk. 'Hicabi', tam bir soru bankası.
İzleyicinin yorumları nasıl peki?
Çok güzel yorumlar alıyorum. Senaryoyu ilk okuduğumda 'Hicabi'yi çok sevmiştim; izleyici de kısa sürede çok sevdi. Evde, okulda, sokakta; çok soru soran insanlara 'Hicabi' adıyla seslenen bir kitle oluştu. Sokakta 'Bir soru sorabilir miyim hocam?', 'Beynimi bir soru kemiriyor hocam', 'Caiz midir hocam?' gibi 'Hicabi' replikleriyle sesleniyorlar bana. Sosyal medyada da ona çok büyük ilgi var. 'Akıncı' da çok sevildi. Çocuklar ve gençler, 'Akıncı'nın maskeli çizimlerini yapıp bana gönderiyor. 'Yabancıların süper kahramanları varsa, bizim de 'Akıncı'mız var' gibi yorumlara rastlıyorum.
Halk kahramanı olmak nasıl bir duygu?
'Akıncı', gücünü kalbindeki iman ateşinden alıyor. Kibirine yenilmemek için övgülerden kaçıyor ve maske takıyor. Halk için bir şeyler yaptığında, halk seni seviyor ve benimsiyor. Gerçek hayatta da halk kahramanı, çok değerli bir sıfat. Her baba, anne, öğretmen, bilimadamı, doktor ve toplumun iyiliği için çalışan herkes gerçek kahramandır. 'Akıncı' da, iyilikten yana olan fantastik bir halk kahramanı. (Gülüyor)
İSTANBUL ZOR BİR ŞEHİR
Önceleri setlerde reji asistanlığı yapmışsınız. Kamera arkasında çalışmanın size nasıl bir katkısı oldu?
İstanbul'a yerleştiğimde oyunculuk yapmak için yola çıkmıştım. İstanbul, yaşam ritmi hızlı ve zor bir şehir. Oyunculuğa doğru adımlarla başlamak gerekiyor. Bu süreçte rejide çalıştım. İşin mutfağında çok güzel zamanlar geçirdim, usta oyuncularla ve yönetmenlerle çalıştım. İşin her türlü zorluğuna şahit oldum. İyi ki o süreci yaşamışım. Oyunculuk yaparken çok faydası oluyor; rolüme farklı pencerelerden bakabiliyorum.
Kamera önüne nasıl geçtiniz?
Uzun süre birlikte çalıştığım yönetmenim Yasin Uslu'dan çok şey öğrendim. İçimdeki oyunculuk tutkusunu en iyi bilen insanlardan biriydi. Başarılı olacağım konusunda hep inandı ve beni destekledi. Menajerim Yelda Gürkan'la tanışmama vesile oldu. Doğru zamanın geldiğini hissettiğimde adım attım. Bir gün de senaryosunu yazdığım filmimi çekmek istiyorum. Tabii bunlar sabırla çalışınca olabilecek şeyler.
DÖVÜŞ SANATLARI EĞİTİMİ ALIYORUM
Set dışında neler yapıyorsunuz?
Setin yoğunluğu çok değişken olduğu için, set dışında kesin planlar yapamıyorum. Daha çok spor yapmaya, aileme ve özel hayatıma vakit ayırmaya çalışıyorum. Dövüş sporlarına ilgim var. Zaten 'Akıncı' karakteri için dövüş sanatları eğitimi alıyorum. Şarkı ve türkü söylüyorum; strese karşı birebir... Mutfakla aram iyidir, yemek yaparım ve çevremdekiler yemeklerimi çok beğenir. Boşluk buldukça sakin yerlere seyahat etmeye çalışıyorum. Zaman çok kıymetli bir hazine ve hızlı akıyor.
