Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 31 Mart 2008, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Anne ve babaların eğitim alması şart

Uzmanlar çocuklara destek için önce anne ve babanın eğitilmesi gerektiğini söylüyor. Çocuğunun hangi yaşta hangi özelliklerini gösterdiğini bilen anne ve babalar çocuğun gelişiminde destekleyici rol oynuyor
Uzmanlara göre anne ve baba, çocuğun gelişiminde anahtar rol oynuyor. Bu yüzden anne ve babanın eğitilmesi büyük önem taşıyor. AÇEV'in ücretsiz Anne Çocuk Eğitim ve Baba Destek Programları aileleri çocuklarının gelişimi ve nasıl davranmaları gerektiği konusunda eğitiyor. "Anne Çocuk Eğitim Programı"nı AÇEV 5- 6 yaş arası okul öncesi eğitim sorununa çözüm olarak geliştirdi. Doğrudan annelere ulaşılarak bilinçlendirmeye yönelik eğitimler verilen programda amaç çocuğun eğitim ihtiyacını ev ortamında karşılamak. Anne Destek Programları Sorumlusu Canan Erman, 1993'ten bu yana yürütülen bu programın 76 ile yayıldığını ve MEB ile ortaklaşa yürütüldüğünü söylüyor. Yaklaşık 220 bin anne çocuk ikilisinin programdan geçtiğini anlatan Erman, "Hedefimiz kırsal kesimde ve çocuklarını ana sınıfına gönderemeyen aileler. Amaç ise sadece bilgi aktarmak değil, tavır değişikliği de yaratmak. Ceza ve şiddet yerine çocuğun gelişim özelliklerini bilmelerini sağlamak, nasıl iletişim kuracaklarını, dinlemenin, onlarla vakit geçirmenin ve kendini ifade etme fırsatı tanımanın çocuklar üzerindeki olumlu etkilerini anlatmak. 25 haftalık bir program, haftada bir gün geliyorlar. Kursta daha değişiklikler başlıyor. Birlikte daha çok vakit geçirmeye başlıyorlar ve çocuklarını dinliyorlar" diye konuşuyor.

BABA DESTEK PROGRAMI VAR
'Baba Destek Programı' ise 1996'da annelerin talebi üzerine başlamış. 13 haftalık periyotlar halinde uygulanan programın sorumlusu Hasan Deniz, "Tüm dünyadaki araştırmalar çocuğun gelişiminde anne ve babanın büyük rolü olduğunu kanıtladı. Ancak bizim toplumumuzda geleneksel anlayış hâlâ egemen. Oysa babalar çok önemli, çocukların gelişimini desteklemeliler. İşte biz babalara 'Sizler çocuğunuz için çok önemlisiniz, birlikte vakit geçirdiğinizde onun gelişimini olumlu etkilersiniz' mesajını veriyoruz" diyor. Deniz, babaların birbirleri ile deneyim paylaşan destek grubu haline dönüştüklerini söylüyor. 2-10 yaş arasında çocuğu olan babaların 10-15 kişilik gruplar halinde programa katıldığını, alt gelir kesimlerini hedeflemelerine rağmen üst sosyo ekonomik düzeyden babaların da programlara katıldığını anlatan Deniz, 30 ilde MEB ile uygulanan programa 10 binden fazla babanın katıldığını belirtiyor.

Aysel Özkan kızı Melis'le birlikte'KIZIMA ZIPLADIĞI İÇİN KIZMIYORUM'

25 haftalık programa geçen yıl gazetelerde okuduğu haberler üzerine katılmaya karar verdiğini anlatan Aysel Özkan, artık kızı ile ilişkisini "profesyonel" olarak tanımlıyor. Artık olaylara kızının gözünden baktığını, onu daha iyi anlamaya başladığını anlatan Özkan, "Şimdi kızım düştüğünde ona dikkatsizliği nedeniyle kızmak yerine kendimi onun yerine koyuyorum. Özkan, programdan sonra değişiklikleri şöyle anlatıyor: "Mesela eskiden zıpladığı zaman 'yapma kızım' diyordum. Ama şimdi biliyorum ki zıplamasının bir nedeni var. Kasları gelişiyor, o yüzden de zıplamak ihtiyacını duyuyor. Bunları bilmek size sabır veriyor. Yapma demiyorsunuz artık. Yorulunca zaten duracak bunu biliyorsunuz. Önemli olan çocuğunuzu yaşı ne olursa olsun bir birey olarak görmeniz. Kararlar almasına izin vermeniz, sorumluluk duygusu ile tanıştırabilmeniz. Sorduğu tüm sorulara doğru ve net cevaplar veriyorum."


Hasan Yılmaz'BU EĞİTİM PROGRAMINI TÜM ARKADAŞLARIMA TAVSİYE EDİYORUM'

Oto tamircisi Hasan Yılmaz'ın 9 yaşında (Sümeyra) ve 5 yaşında (İsmail) iki çocuğu var. Kızı Sümeyra'nın okuldan eve getirdiği bir broşür sayesinde "Baba Destek Programı"ndan haberdar olmuş. Yılmaz, 13 haftalık eğitimden sonra çocukları ile ilişkilerinin tamamen değiştiğini anlatıyor: "Çocuğumuzu dinleyerek en uygun tepkiyi vermeyi, baskıcı tavır göstermemeyi öğrendik. Mesela ben gazete okurken çocuğum benimle konuşmak için geldiğinde onu geri çevirmiyor, artık dinliyorum, cevap veriyorum. Şiddeti tamamen kaldırdık, hatta oyunlardan bile. Arkadaşıma 'gidin' diye tavsiye ediyorum."