Konya'ya
kadar gitmişken şehri keşfetmemek olmaz... Türklere yüzyıllar boyunca başkentlik yapmış bir kültür, medeniyet ve ilim merkezi söz konusu olan... Bugün de şehir hayatı üniversite gençlerinin de etkisiyle oldukça renkli geçiyor. Yan yana dizili kafeleri ve çay bahçelerinde gençler hem futbol hem de sınavları konuşuyor. Sınav dönemine denk geldiğimiz için olağandan daha sakin sokaklar. Ama Meram bölgesindeki lüks villaları, İstanbul'da, Ankara'da bile rastlamadığımız teknolojik kafeleri, canlı müzik mekanları, maç izlenen kafeleri ve steak house'ları gezerken Konya'da ilim, kültür ve tarihten fazlası olduğunu görüyoruz. Mevlana ve Şems Tebrizi türbeleri ve müzelerine düzenlenen kültür turlarının dışında şehre gurme turları da yapılmaya başlamış. Çarşamba günkü Fenerbahçe maçı öncesiyse İstanbul'dan ve farklı şehirlerden de kalabalık bekleniyor. Konyaspor bu başarı grafiğini devam ettirmeyi başarırsa şehre ilgi de şüphesiz artacaktır. O halde bir Konya rehberi hazırlamanın tam zamanıdır... İstanbul'dan yaklaşık 55 dakika uçak yolculuğu sonrası Konya Havalimanı'na iniyorsunuz. Havayolları şirketleri farklı saatlerde günde birkaç uçuş gerçekleştiriyor. Yerli turist kadar yabancılar da ilgi gösteriyor şehre. Uzakdoğu'dan gelen farklı turist grupları hemen dikkat çekiyor. Özellikle Mevlana türbesi onlar için çok önemli. Birkaç Koreli turistle sohbet ediyorum ve Konya'ya ilk defa gelmediklerini öğreniyorum. Konya'da huzur bulduklarını anlatıyor hatta birkaç tane de restoran önerisinde bulunuyorlar.
SİLLE'Yİ KEŞEFETMİŞ MİYDİNİZ?
Konya'ya 20 kilometre uzaklıktaki Sille de mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri. Genelde üniversite öğrencileri en eski yerleşim yerlerinden biri olan Sille'ye kahvaltı etmek için geliyor. Sille Konak Restaurant, Silleli Havva Teyze ve oğlu Veli tarafından işletiliyor. 20 liraya mantar kavurmadan küflü peynire mükellef bir kahvaltı sofrası donatabilirsiniz. Küflü peynir Konya'nın yerel tatlarından biri. Şehir merkezinde bazı yerlerde bu peynirin kullanılması yasaklanmış. Bunun nedeni olarak uygunsuz üretim koşulları gösteriliyor. Ama Havva Teyze kendi yaptırdıkları peynirleri gönül rahatlığıyla misafirlerine ikram ediyor. Bir nevi rokfor peynirini andırıyor ama daha az yağlı ve oldukça lezzetli. Kapadokya yolunun devamında kalan Sille'ye turistler de yoğun ilgi gösteriyor. Havva Teyze sırf onlar için geleneksel döşekler koyduğu bir de beş odalı otel açmış. "Döşekte yatmak istiyorlar ama normal yataklarımız da var" diye anlatıyor. Sille'de bir tarih yatıyor. Kafelerden içeri girdiğinizde süt makinesi, dümbelek, okka gibi tarihi eşyaları görebiliyorsunuz. Çevrede yürüyüşe çıkarsanız da çömlekçilere rastlayabilirsiniz. Tepede ise Aya Elenia Müzesi var. Bir zamanlar Rumların da yaşadığı Sille'deki kilise bugün müze olarak kullanılıyor. Müzeye girişin ücretsiz olduğunu da söyleyelim.
KAFELER ŞEHRİ
Şehirde geleneksel mutfaktan örnekler sunan mekanlarla yeni akım kafe zincirleri ve steak house'lar arasında rekabet yaşanıyor. Üniversiteli öğrenciler özellikle Bosna tarafındaki kafelerde zaman geçirmeyi seviyor. Genelde buradaki stüdyo tarzı evlerde yaşayan öğrencilerin bir diğer zevkiyse nargile içmek. Hemen hemen bütün kafelerde çeşit çeşit nargile var. Futbola ilgi bu denli yüksel olunca barkovizyonlar da kafelerdeki yerini almış tabii.
KALBURÜSTÜ MERAM'DA
Konya'nın en lüks bölgesiyse Meram... Burada lüks otomobillere ve milyonlarca liralık süper lüks villalara rastlamak mümkün. Aynı zamanda Konya'nın en yeşil bölgesi. Yol boyunca farklı kafeler de hemen göze çarpıyor. Bunlar arasında Cadde Meram İstanbul'da, Ankara'da kolay kolay rastlayamayacağınız bir kafe. Sahibi Dr. Özgür Akın, yazılım şirketi Akın Soft'un Yönetim Kurulu Başkanı. İnternet kafelere gidenler Akın Soft'u bilirler. Burası da bir kafe ve robotik uygulama merkezi. Kapıda sizi robotlar karşılıyor ve içeride siparişinizi masaya robotlar getiriyor.
GURME TURUNUN ADRESİ
Melana türbesine ve müzesine giriş ücretsiz. Şehrin en kalabalık yeri Mevlana çevresi oluyor. Etrafta birçok restoran ve otel de var. Aynı zamanda otel olarak da hizmet veren Balıkçılar'ın restoranı da iddialı. Otantik bir atmosferde konaklamak isteyen yabancı turist grupları da burayı tercih ediyor. Somatçı Fihi Ma Fih yine Mevlana çevresinde keşfedilmesi gereken mekanlardan biri. İçeride ABD'den gelenler olduğunu görüyoruz. Buraya yurtdışından gurme turizmine gelenler oluyormuş. Hatta sırf yemek yiyip aynı gün İstanbul'a dönenler bile var aralarında. Erken giderseniz mutlaka incirli eti denemenizi tavsiye ederim.
EĞLENCE İÇİN
Şehirde üniversite gençleri genelde Rixos Oteli'nin alt katındaki kafelerde eğleniyor. Örneğin Cafe Extrablatt neredeyse günün her saati dolu oluyor. Özellikle de maç günleri hınca hınç doluyor. Turistler de pub'ı andıran bu kafeyi çok seviyor. İçeri girdiğinizde yabancı nüfus hemen dikkat çekiyor. Inferno ise gece 04.00'e kadar açık olan gece kulubü. Eğlenmek ve dans etmek isteyenlerin en önemli adresi burası. Sınav zamanı olduğu için normale göre biraz boştu. Inferno'nun hemen yanında ise canlı müzik mekanı X Side yer alıyor. Saat 22.00 gibi canlı müzik başlıyor ve gece 03.00'e kadar devam ediyor Otelin teras katındaysa Konya'nın kalburüstü kesiminin de tercih ettiği 101 Roof Restaurant yer alıyor.
STEAK HOUSE'LAR ARTIYOR
Steak house furyası Konya'ya da sıçramış durumda. Zaten etobur olan şehirde steak house'lar pek bir seviliyor. Nadda yaklaşık 600 kişilik bir steak house. Burada her an bir futbolcuya rastlamak da mümkün. Alt katında nargile içilen kış bahçesi ve maç izlenen barkovizyonlu odası da var. Üst kat ise tamamen steak house. Kurutulmuş özel etler tahta üzerinde konuklara servis ediliyor. Nadda'da menü yerine iPad'ler dikkat çekiyor. Tasmakıran Ciğer Steak House ise deve sucuğu gibi farklı et çeşitlerini tadabileceğiniz bir mekan. Konyalılar burayı pek bir seviyor. Maç öncesi kimi taraftar grupları burada toplanıp yemek yiyor.
ETLİ EKMEK ve SAC ARASI
Konya mutfağı denilince elbette akla ilk olarak etli ekmek geliyor. Buraya kadar gelip de yemeden dönmek olmaz. En meşhuru şehrin farklı yerlerinde şubesi olan Cemo... İncecik hamurla hazırlanan etli ekmek ne kadar yağlı olursa olsun mideye dokunmuyor. Hatta iki porsiyon bile rahatlıkla yeniyor. Etli ekmekle birlikte masalara közlenmiş biber, domates ve yoğurt da geliyor. Konya'da yoğurtlar güveçte ve üzerine çörekotu serpilerek servis ediliyor. Etli ekmek ziyafetinden sonra sıra tatlıya geliyor. Burada iki tatlı öne çıkıyor. Biri sac arası, diğeri de höşmerim. Sac arası denen baklavanın büyüğü olan tatlı bazı yerlerde sıcak olarak servis ediliyor. Bir porsiyonu çok büyük gibi görünse de o kadar lezzetli ki hepsini bitirmek istiyorsunuz. Konya usulü höşmerim ise Balıkesir'den alışık olduğumuzdan çok farklı. Un helvasını andırıyor. Tereyağı, un, şeker, süt ve yumurtayla yapılıyor. Şehre gidenlerin mutlaka tatması gerenlerin başında geliyor.
TARAFTAR HAZIR
Konyaspor taraftarları çarşamba günkü maça hazır. Pasolig gişesinde çarşamba günkü maçın biletleri satışa çıkar çıkmaz kuyruk oluştu. İşten çıkan bilet almak için gişeye koşuyordu. Konyaspor'un taraftar gruplarından Nalçacılılar taraftar grubu lideri İbrahim Apalı ve arkadaşlarıysa kareografi için çalışıyor. Çarşamba günkü maç için 60 metrelik özel bir kareografi hazırlıyorlar. Bunun için gündüz ve gece olmak üzere iki ayrı ekip çalışıyormuş. Apalı, "Konyaspor'un yükselişinin tesadüf olmadığını ispatlamış olduk. En büyük aruzumuz Antalya ile final oynayıp kupayı almak" diyor.
HER MAÇA GİDECEĞİM
Genç kızların da maça ilgisi tavan yapmış durumda. Sigorta Center Group Genel Müdür Yardımcısı Nurgül Özbek, "İlk kez Konyaspor-Fenerbahçe maçına gittim. Atmosfer çok etkileyiciydi. Bundan sonra tüm maçlara gideceğim" diyor.
