Bir dizi bir mahalleyi değiştirdi

Adana'da Hürriyet Mahallesi'ndeyiz. Bu mahalle kimine göre tekinsiz, kimine göre suçla anılan, Adanalıların bile girmeye çekindiği bir yer. Ama sokaklarında yürürken öyle tedirgin olacak bir durum olmadığını hissediyorsunuz.
Mahalle esnafı işinde gücünde, ablalar teyzeler kapı önü muhabbetinde, çocuklar okul yolunda, daha ufakları ise oyun telaşında... Belki geceleri işler değişiyordur, onu bilemiyoruz!
Derken bu mahalleye gelmemize sebep olan Sıfır Bir dizisinin ekibiyle mahallenin ortasındaki parkta buluşuyoruz.
Hikaye yaklaşık bir yıl öncesine uzanıyor. Bir yıl önce burada Sıfır Bir adlı bir dizi çekilmeye başlandı ve çok şey değişti. Dizide Hürriyet Mahallesi'nde doğup büyümüş 20'li yaşlarındaki üç çocukluk arkadaşı Savaş (Savaş Satış), Cio (Cihangir Ceyhan) ve Özgür'ün (Özgür Meriç) dostlukları üzerinden çete savaşları anlatılıyor. İlk bölümden itibaren büyük bir izleyici kitlesini kendine çeken diziyi bilenler biliyor ama bilmeyenler için söyleyelim Sıfır Bir bir TV kanalında değil YouTube'da yayınlanıyor.
Savaş, Cio, Özgür ve arkadaşlarından oluşan çete suç dünyasının içindeler ama onlar iyi tarafta. Mahalleye girmek isteyen uyuşturucu, faiz ve fuhuş çetelerine karşı mücadele ediyorlar. Yani mahallenin ağır abileri. Ve bu diziye tam da içinde bulunduğumuz tekin olmadığı söylenen Hürriyet Mahallesi ruhunu veriyor.
Dizi ekibinin tamamı birbiriyle önceden arkadaş ve 25- 30'lu yaşlarında. Bir kısmı Adana'da doğmuş büyümüş, bir kısmı sonradan Adana'ya gelmiş. Ama neticede hepsinin yolu Hürriyet Mahallesi'nde kesişmiş. Yönetmen Kadri Beran, sinema-TV mezunu iken, oyunculardan bazıları başka bölümlerden mezun olup daha sonraları oyunculuğa gönül vermiş. Bu uğurda başlarından bir İstanbul macerası da geçmiş fakat umdukları gibi sonlanmamış. Onlar da çareyi en iyi bildikleri yere, evlerine, Adana'ya dönmekte bulmuşlar.
Dizinin senaristinin kimliği ise bir sır!
Dizi onların hayatını değiştirdiği gibi Hürriyet Mahallesi'nin de kimyasını değiştirmiş durumda. Bu mahalleye diziyi takip eden seyirciler ziyarete gelmeye başlamış. Hürriyet Mahallesi'nin küçük çocukları dizi ekibini rol modeli belleyip büyüyünce oyuncu ve yönetmen olmaya karar vermişler.
Anladığımız dizi ekibi ve mahalleli adeta bir aile olmuş durumda. Sokaklarda yürürken çocuklar fotoğraf çektirmek için onları durduruyor, hatta ufak tefek hediye verenler var.
Keza mahalle esnafı ve kapı önünde oturan teyzeler de ekibi görünce hafiften bir tebessümü yerleştiriyorlar yüzlerine.
Dizinin başrollerinden Cihangir Ceyhan'ın da dediği gibi adeta mahallenin çehresi değişmiş, renklenmiş vaziyette. Bir evin duvarının önüne iskemleleri atıp, dizi ekibiyle Sıfır Bir dizisinin ve Hürriyet Mahallesi'nin öyküsünü konuşmaya başlıyoruz.



- Hürriyet Mahallesi hakkında tek bir cümle söyleseniz, ne dersiniz?
- Kadri Beran Taşkın: Burası kimsenin bilmediği birçok hikayesi olan, eski ve verimli bir mahalle.
- Savaş Satış: Bence Adana'nın banliyösü.
- Onur Akbay: Farklı insanların farklı hikayelerinin olduğu, kendimize aile edindiğimiz bir mahalle.
- Özgür Meriç: Aslında buranın dışarıdan bir farkı yok, en azından düşünüldüğü kadar.
- Burak Şafak: Ne bizim çektiğimiz diziye ne de dışarıdan anlatılanlara bakıp anlayabileceğiniz bir yer, gelip bir çayını, suyunu içmeniz lazım.
- Cihangir Ceyhan: Buradaki her şey gerçek, sokaktaki çocuğun ayakkabısını biz çıkarmıyoruz zaten çıplak ayakla yürüyor. Önceden geldiğimizde sağımızı solumuzu kolladığımız, tedirgin olduğumuz bir yer, artık evimiz gibi oldu.

- Mahallenin öyküsünü anlatan kişiler olarak kendinizde bir misyon görüyor musunuz?
- S.S: Bize ilk başta izleyicimizin C-D grubu olduğu söylendi. Ama şu an Ayşe Hatun Önal da Arda Turan da, bir profesör de bizi izliyor. Halktan bir şeyler anlattığımız için herkes izliyor. Ama belirteyim C-D grubu bizi sahiplenen, kucak açan, kardeşim diyen kesim.
- K.B.T: Bizi izleyen çok sayıda çocuk var, söylediklerimiz onları etkiliyordur. Çocuklar sizden şiddeti öğreniyorlar mı diye sorabilirsiniz. Ama hali hazırda TV'de kimin eli kimin cebinde belli değil. Bizim kahramanlarımız uyuşturucuya, faizciliğe, kadın pazarlamaya karşı mücadele ediyor.
En öndeki kavramları da dostunu satmamak.

- Mahalleli ve mahalle ne kadar bu işin içinde?
- C.C: Mahallede oynatacak kimse kalmadı neredeyse. Aynı adamı birkaç kez vurduk.

- Sıfır Bir'den sonra mahallede ve mahallelinin hayatında neler değişti?
- C.C: Beş sokak ötede otursa bile 'Sıfır Bir'in çekildiği mahallede oturuyorum' diyenler var. Çoğu kişi bizler için 'Bizim arkadaşlarımız' diyor. Öylesine bir sahiplenme söz konusu. Mahalleye bir renk geldi. Yönetmenler, ünlü oyuncular geliyor. Mahallenin çehresi değişti. Artık burası suçla anılmıyor. Sıfır Bir'in çekildiği mahalle olarak biliniyor.
- K.B.T: Kütahya'dan gelmişler, mahallede dolaşıp fotoğraf çekip gitmişler. Keza İstanbul'dan da geliyorlar. Önceden Adanalılar bile bu mahalleye girmeye çekinirdi, insanlar birbirini uyarırdı.
- C.C: Aynı zamanda bakkal kazandı, mahalleli kazandı, mahallenin çocuklarından da bu olaya atılanlar olacaktır.
- Ö.M: Mahalledeki arkadaşlarımız için belki bu saatten sonra oyunculuk ve sanat alanında bir kapı aralanacaktır.
- K.B.T: Örneğin mahalleden bir çocuğu dizide oynatıyoruz şu an. Çocuğun babası çeteden cezaevinde. Çocuk o kadar iyi oynuyor ki sanki setlerde doğmuş gibi. Bunlar çok hoşumuza gidiyor, böyle insanları kazanmak önemli.

- Dizilerde "Bu dizide yaşananlar hayal ürünüdür" gibi bir ibare görürüz. Sıfır Bir'de böyle bir ibare yok. Anlatılanların ne kadarı gerçek ne kadarı kurgu?
- K.B.T: Yaşanmış ve yaşanması mümkün olan olayları anlatıyoruz.
- S.S: Sokak her yerde sokak olduğu için, her yerde karşınıza çıkması muhtemel bir Savaş, Cio, Özgür var.
- C.C: Şu sokakta gezseniz 'Gerçek Cio benim' diye size 'Cio'luk' yapacak adamlar var.

- Senaristin adı niye gizli, amacınız bir gizem yaratmak mı, yoksa hakikaten senarist kimliğini paylaşmak istemiyor mu?
- C.C: Aslında amacımız gizem yaratmak değildi. Başta yazmayalım dediler, yazmadık. Bir pazarlama stratejisi değil bu yani.
- K.B.T: Ben böyle bir dizinin senaristi olsam ismimin yazılmasını isterdim. Senaristimiz, kendini açıklamak istemeyen gerçek birisi.

- Dizideki kahramanlarımız mahalleliyi koruyup kollayan kendi ahlak değerleri olan kimseler. Karakterlerin tavrı mahallenin reel hayatına nasıl yansır sizce?
- K.B.T: Sıfır Bir izleyerek büyümüş nesil fuhuşun, eroin kullanmanın kötü bir şey olduğunu, delikanlılığa ters olduğunu bilecek.
- S.S: Tabii bizim bahsettiğimiz delikanlılık ana akım medyadaki kıro görüntüden ibaret değil, harbi delikanlılık.
- C.C: Delikanlı adam düzgün adamdır, milletin namusuna bakmazsın, dürüsttür, adaletlidir işte.



ASLINDA BİZ AZINLIK DEĞİL ÇOĞUNLUĞUZ
Cihangir Ceyhan 'Cio' (Başrol oyuncusu)

- Bu mahalleye dair bir farkındalık yarattığınızı düşünüyor musunuz?
- C.C: İlla ki, ama bunu sadece burasıyla ilgili düşünmemek gerek. Varoşlarda yaşayan herkes aynı tavırda insanlardır. İstanbul Gazi Mahallesi de Mersin Çilek Mahallesi de, Adana Hürriyet Mahallesi de aynı. Aslında azınlık değil çoğunluğuz biz. Ayrıca bu dizi bu mahallede çekilirdi. Çünkü mahallenin geçmişine baktığımızda Adana'da iz bırakmış altı yedi kabadayıya rastlamanız mümkün.
- O.A: Bazıları 'Adana'yı kötü tanıtıyorsunuz' diyor. Dostum, biz belgesel çekmiyoruz, Adana'nın kebabını şalgamını anlatmıyoruz. Biz Hürriyet Mahallesi'ni anlatıyoruz.

ÇOCUKLARIN EĞİLİMİ DEĞİŞTİ
Savaş Satış (Başrol oyuncusu)

- Dizinin mahalle insanının hayatına dokunduğunu düşünüyor musunuz?
- K.B.T: Evet, ne mutlu bize bunu yapabildiysek.
- C.C: Set zamanı bize takılan ekipler, çocuklar var. Onlar için de sezonluk eğlence gibiyiz.
- S.S: En azından önlerinde kavga gürültü olmuyor, bir dizi çekiliyor. Çocukların eğilimi değişiyor, ilerde yönetmen olacağım diyen bir ton çocuk var. Hem onlar bize güç veriyor hem de biz onlara bazı şeyler öğretiyoruz.

BÜYÜK BİR EMEK VAR

- Sizin dizi için yerli Narcos, The Wire deniliyor. Ne dersiniz?
- K.B.T: Bizim diziyi The Wire'a benzetenleri görmek hoşuma gidiyor.

- Sıfır Bir'i sinemaya aktarma düşüncesi de var galiba?
- K.B.T: Bu işte ciddi bir yatırım var. Biz bir grup amatör genç değiliz. Arkada büyük emek var. İlk sezonla ikinci sezon arasındaki kalite farkının izleyicimiz de farkında. Dolayısıyla biz de Sıfır Bir'i yapmaya devam etmek için hem izleyicimizi küstürmeden, hem mümkün olduğunca insana ulaşacak bir çıkar yol arıyoruz. Sinema filmi mi olacak yoksa dizi devam mı edecek belirsiz.



TEKLİF ÜSTÜNE TEKLİF ALIYORUZ
Kadri Beran Taşkın (Yönetmen)

- Diziden sonra size teklif geldi mi?
- K.B.T: Normalde CV'mi okumayacak insanlar ilk bölümden itibaren kaç kere bizi görüşmeye çağırdı.
- S.S: Seyircimiz şunu bilsin ki, ne yaparsak işin özünü korumaya çalışacağız.
- C.C: İnsanlar artık sadece şunu soruyor: Devamı var mı? Nasıl geleceğinin bir önemi yok. Bir fanatiklik yaratıldı. Kısmen beklediğimiz bir şeydi. Acaba saçını Cio gibi kestirir mi, renkli spor ayakkabı giyer mi insanlar diyorduk, oldu da yani.

MAHALLELİ YOL YORDAM GÖSTERDİ

Özgür Meriç (Başrol oyuncusu)
- Bir yanlış anlaşılma sonucu polisin setinizi bastığı haberi medyaya yansıdı. Bunun gibi enteresan başka olaylar başınıza geldi mi?
- K.B.T: Genelde mahallede çalışıyoruz ama bir keresinde merkezi bir alanda çatışma sahnemiz vardı.
İnsanlar da tanımadığı için hemen polisi aramışlar, birisi vuruldu diye. Bir de sanat ekibinin kullandığı araba yakalandı bir gün. İçinde kurusıkı silahlar, otomatik tüfekler, sahte paralar, sahte plakalar... Polisler bagajı açınca hayli paniklemişler, örgüt arabası sanmışlar.
- Ö.M: Bir keresinde de kahvenin önünde çatışma sahnesi çekiyoruz. Adamın biri karısını arıyor, burada birilerini vurdular diye. Bari polisi arasa... Bazen bizim silahlar çalışmıyor mahalleden biri gelip silahını veriyor. Şöyle bir durum da var; adamların önünde daha önce iki, üç kişi öldürülmüş. Bizim bir sahnemizde berber bir çocuk gidip birini öldürecekti. Mahalleli hemen atıldı 'Kardeş bak, silahı şurana koyarsın, şöyle ateş edersin' diyerek yol yordam gösteriyorlar.
- K.B.T: En çok konsept danışmanı bizim dizide var.