Kahve tüketmenin, cilt kanserine yakalanma riskini yüzde 13-18 oranında azalttığını daha önce yapılan araştırmalar kanıtlamıştı. Düzenli olarak tüketilen kafeinli kahvenin, kanserin dışında birçok hastalığa iyi geldiği de biliniyor. Brezilyalı ve Japon araştırmacıların yaptığı yeni çalışmalar ise kahve çekirdeği yağının cilt kanserini önlediğini gösteriyor. Gary Goldfaden ve Robert Goldfaden tarafından yapılan çalışmalarda; yaşlanmada cildi etkileyen en önemli şeyin çevresel faktörler olduğu ortaya çıktı. Yaşınız ilerledikçe yüzünüz; ince çizgiler, kırışıklıklar, gevşek ve kuru cilt ile birlikte yaşlanma olarak bilinen ultraviyole (UV) etkilerini gösteren ilk alandır. Bu olumsuz değişiklikler, aslında deri iç katmanını oluşturan bileşenlerin bozulmasını yansıtır.
Bağ dokusu güçlü olanlarda cilt elastikiyetinde; protein ve kolajenler sayesinde genç ve canlı bir görünüm oluşur.
HASAR İLE MÜCADELE EDİYOR
Bunların zamanla bozulması dolaylı olarak cilt kanserlerine, özellikle bazal cell kanserlere zemin hazırlar.
Kahve bitkisi, yüzün elastikiyetini artırmak için UV hasarı ile mücadele eder. Bir bakıma kanserle mücadelede önemli rol oynar.
Brezilya ve Japonya'dan araştırmacıların yaptıkları bilimsel bir çalışmada; kahve çekirdeklerinden çıkarılan maddelerin yaşlanmayı geciktirdiği görüldü.
Tedavinin; kırışıklıkların görünümünü, sertlik, kızarıklık ve doku estetiğini düzelttiği kanıtlandı.
KAHVE YAĞI KOLAJEN ÜRETİYOR
Kahve çekirdeği yağı soğuk presleme yöntemi ile yeşil kahveden elde ediliyor. Esansiyel yağ asitleri, steroller ve E vitamini sayesinde güneş yanığı ve DNA bozulması gibi cilt hasarına karşı koruma sağlayabiliyor ve güçlü bir antioksidan oluşturuyor. Ayrıca yaşlanma ve enfeksiyonlu cilt hastalıklarının önlenmesinde yardımcı olabiliyor.
Kahve çekirdeği yağı kolajen ve elastin üretimini önemli ölçüde artırır. Brezilyalı bilim adamları, insan derisi üzerinde kahve çekirdeği yağını test ettiler. Sonuçta kırışıklıkları düzeltme ve sıkılığı korumak için gerekli olan elastin üretiminde 1.5 kat artış ve kolajen üretiminde yaklaşık iki kat artış bulunduğunu gösterdiler.
Buna ek olarak, tedavi edilen deri hücreleri yaklaşık yedi kat daha yüksek proteinler içeriyor. Bu da nem kaybını durdurmak ve cildi geliştirmek için harekete geçerek nemlenmeyi iki kat artırıyor.
ANTİOKSİDAN ÖZELLİĞE SAHİP
Robusta kahvesi Batı Afrika kökenlidir ve içerdiği bileşikler; UV ışınlarının toksik etkilerini en aza indiren güçlü antioksidan özelliklere sahiptir.
Japon araştırmacılar tarafından yapılan çalışmalarda kahve çekirdeğinin içerdiği klorojenik asitin aşırı ultraviyoleye bağlı kızarıklıkları azalttığı gösterilmiştir.
30-70 yaşları arasında 35 kadın üzerinde bir çalışma yapıldı. Kafein içeren bir krem; günde iki kez yüzün bir yarısındaki göz çevresine uygulanırken diğer yarısına hiçbir tedavi uygulanmadı. Dört hafta sonra araştırmacılar, üç boyutlu bir görüntüleme tekniği ile cildi görüntüledi ve önemli gelişme sağlandığı bildirildi.