Uzun yol şoförlerinin ve saatlerini direksiyon başında geçirenlerin sağlıklarına biraz daha fazla dikkat etmesi gerekiyor. Direksiyon başında geçirilen bir kalp krizi veya uyku apne sendromu, geri dönüşü olmayan üzücü sonuçlara yol açabiliyor. Medicana Hastaneler Grubu doktorları ise şoförleri düzenli check-up yaptırmaları konusunda özellikle uyarıyor. İşte Medicana Konya Hastanesi'nden konusunda uzman hekimlerin dikkate alınması gereken uyarıları:
Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Soylu
Sık rastlanan kalp-damar hastalıklarının sebebi sigara
Her yıl binlerce insanın ölümüne, binlercesinin de yaralanmasına ve sakat kalmasına neden olan trafik kazalarının nedenlerinden biri de aracı kullanan kişinin kalp krizi geçirmesidir. Çünkü kalp krizi esnasında bazen kalbin çalışması bozulabilir ve buna bağlı olarak kişi bilincini kaybedip kazaya sebebiyet verebilir. Bu açıdan toplu taşıma araçlarını kullanan şoförlerin sağlığı çok daha önemli hale gelmektedir.
SAĞLIKLI BESLENİLMELİ
Her şeyden önce herkes gibi şoförlerin de mümkün olduğu kadar sağlıklı yaşam kurallarına uymaya çalışmaları gerekir.
Burada en önemlilerinden biri sigaranın bırakılmasıdır.
Mümkün olduğu kadar çok yağlı olmayan gıdalarla ve sebze ağırlıklı beslenmelidir.
Uykusuz kalmamalıdır.
Ayrıca kalp damar hastalığı riskini ciddi şekilde artıran şeker hastalığı ve yüksek tansiyon varsa, bunların da tedavi ve kontrolleri düzenli bir şekilde yapılmalıdır. Tüm şoförlerin periyodik sağlık kontrolünden geçmeleri gerekir.
Uzun yol şoförleri 40 yaşına kadar beş yılda bir, 40 yaşından sonra iki yılda bir periyodik sağlık kontrolünden geçmelidir. Şikayetleri varsa en kısa sürede bir hekime başvurmalıdırlar.
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Mine Öztürk
Diyabetik şoförler arabada meyve suyu bulundurmalı
Yolda aniden acıkma, ellerde ayaklarda titreme, çarpıntı, soğuk terleme olabilir. Kan şeker düşüklüğünün belirtileri olabilir. Böyle durumda aracı hemen sağa çekmeli, güvenli bir yerde park etmeli, eğer mümkünse kan şekerini ölçmeli, kan şekeri düşükse gıda takviyesi yapmalıdır.
Önemli olan yolda bu şekilde hipoglisemi yaşamamak için önceden tedbirler almaktır.
Diyabetik ilaçları doktorun önerdiği gibi zamanında ve doğru miktarda almalı, diyetisyenin tavsiye ettiği şekilde ara öğün uygulamalı, buna rağmen şeker düşme ihtimaline karşı yanında kan şekerini hızlı yükseltecek şeker ve meyve suyu bulundurmalıdır.
Unutmayalım ki kan şekerini dengede tutmaya çalışmak; kan şekerini düşürüp sonra yükseltmeye çalışmaktan çok daha sağlıklı ve doğru bir harekettir.
İNSÜLİN DİRENCİ
Çabuk acıkma, geç doyma, elde ayakta titreme, soğuk soğuk terleme ve baygınlık hissi, tatlı yeme isteği, giderek kilo alan kişide insülin direncinden şüphelenmek gerekir.
Kilo vermek insülin direncinin birinci çözümüdür.
Spor ve egzersiz de insülin direncini kırmada çok etkilidir.
Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Ayşe Kıyak Yılmaz
İster güneş, ister kar olsun iyi bir güneş gözlüğü takılmalı
Bazen tüm günlerini direksiyon başında geçirmek zorunda kalan sürücülerin birtakım göz problemleri yaşaması olasıdır.
Can ve mal kaybı olmaması için sürücülerin pür dikkat olması ve iyi görüş kapasitesine sahip olmaları gerekir.
Sürücülerin düzenli göz muayenelerini yaptırmaları konusunda bilgilendirilmeleri gerekir; zira genç yaşta ehliyet alımından sonra bir daha göz muayenesi olmamaktadırlar.
Özellikle uzun yol şoförlerinin orta yaş üstü olduğu düşünüldüğünde, gözde herhangi bir nedenle oluşmuş görme azlığı veya görme alanı kaybı kazaya davetiye çıkarmaktadır.
Sürücülerde en basitinden klima ve ısıtma sistemlerine bağlı gözde yanma, kuruluk oluşabilir; hem dikkat, hem de görüş kalitesi bundan etkilenebilir.
Gözde oluşmuş bir katarakt hem görme düzeyini, hem de görüş kalitesini azaltır ve kamaşma yapar. Bazı göz hastalıklarında görme alanı daralır. Düzeltilmemiş kırma kusurları da görme azalmasına ve ışıklarda saçılmaya neden olarak görüş kalitesini azaltır.
Şoförlerin göz sağlığı için öncelikle düzenli olarak göz muayenesi yaptırmaları gerekir.
Yolda ister güneş olsun ister kar; iyi, orijinal, bakanlık onaylı, UV filtreli, antirefle ve polarize özellikli güneş gözlüğü kullanılmalı.
Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. H. Turan Atay
Tedavi edilmeyen uyku bozuklukları trafik kazalarına sebep olabiliyor
Solunum olaylarıyla kesintiye uğrayan ve derinleşemeyen, dolayısıyla kalitesi bozulan gece uykusunun etkisiyle gün içinde konsantrasyon bozukluğu ile birlikte, motor koordinasyonun kaybı, reflekslerde azalma gibi nörolojik sorunlar ortaya çıkar.
Konsantrasyon ve el ayak uyumu gibi kompleks motor koordinasyon gerektiren işlerde başarı oranı düşer; bu da iş ve trafik kazalarının oluşmasına neden olur.
Direksiyon başında uyuklama ve gündüz aşırı uykuya eğilim, trafik kazalarına yol açabilir.
Sürücünün, aracı yolda tutabilmek ve güvenli hızda seyredebilmek için sürekli değişen yol koşullarına dikkat etmesi gerekmektedir. Bu koşulları yerine getirmek; gündüz uykululuğu, dikkat ve konsantrasyon eksikliği olan uyku apneliler için oldukça zordur.
Trafik kazası nedenleri içinde en sık uykusuz araç kullanmak (yüzde 70.2), aşırı hız (yüzde 19.3) ve alkollü araç kullanmak gelmektedir (yüzde 5.7). Uyuklayan sürücülerin, yollardaki trafik kazalarının en önemli nedenlerinden biri olduğuna inanılır. Uykulu sürücüler için birçok risk faktörü vardır. Uyuklamayı artıran bu risk faktörlerinden bazıları alkol tüketimi, uyku yoksunluğu/kronik uyku eksikliği, ilaçlar, uyku bozuklukları ve özellikle Uyku Apne Sendromu'dur (UAS).
Yapılan bir araştırmaya göre; 50 promil alkol verilen kişiler ile uyku apne sendorumu olan hastalar aynı düzeyde etkilenmektedir. Olay yerinde fren (lastik) izine rastlanmayan kazaların veya kafa kafaya araç çarpışmalarının hemen hepsi direksiyon başında uyuklamaya bağlıdır.
