Güneş, deniz ve havuz... Bu üçlü, gerekli önemler alınmadığı takdirde cilt, saç ve tırnak sağlığına geri dönüşü olmayan hasarlar veriyor. Tatillerin bitip yeni mevsimin başladığı şu günlerde yazın yıpranan cildin onarılması için bir dizi önlem alınması gerekiyor. Memorial Etiler Dermatoloji Bölümü'nden Uz. Dr. Zerrin Baysal, yeni mevsime sağlıklı ve dinlenmiş bir cilt ile başlayabilmek için önerilerde bulundu... Güneş ışınları, sıcaklık, ter ve nem, sık banyo yapmak, deniz ve havuz gibi deriyi direkt etkileyen faktörler nedeniyle, yaz mevsiminden sonbahar mevsimine geçiş dönemi, cilt sağlığı ve cilt bakımı konusunda çok özenli olunması gereken bir dönemdir. Ultraviyole radyasyonu, güneş yanıklarına, güneş alerjisi olarak tanımlanan bazı reaksiyonlara, çil ve lekelenmelere ve deri kanserlerinin sıklığında artışa yol açar. Güneş ışınlarının tüm bu etkilerinden kaçınabilmek için doğru ve etkili bir biçimde güneşten korunulmalıdır.
GÜNEŞ SİGARA KADAR ZARARLI
Güneşlenmeyle gelen bronzluk; sivilcelerin azalmasını, derideki alacalı görüntünün yok olmasını ve selülitlerin daha az fark edilir olmasını sağlasa da, sağlığa ciddi anlamda zarar vermektedir. Bronzlaşma nedeniyle genetik yapı değişmekte ve kansere dönüşümü yüksek potansiyelli hücreler çoğalmaktadır. Senede sadece birkaç gün güneşlenmenin bir zararı olmaz düşüncesi ve güneş koruyucu sürmeden güneşe çıkmak cilt dokusunu hasarlandırmaktadır.
GÜNEŞ DİYETİ KÜÇÜK YAŞLARDA BAŞLAMALI
Çocukluk ve gençlik döneminde güneş altında keyifli zaman geçirilmektedir. Ancak güneşlenmek, cilde telafisi olmayan problemler meydana getirebilmektedir. Bu etkiler ilerleyen yaşlarda ortaya çıkmaktadır. Ciltte lekeler, benler, kuruluk, kaşıntı, kızarıklık, sarkma olabilir ve kişi olduğundan daha yaşlı görünebilir. Bu süreçte başlanacak güneş diyeti yeterli olmasa da yine de güneş ile ilişkiler dikkatli ayarlanmalıdır.