Bu hafta söyleşimizi, siyasi yaşamına CHP Şişli İlçesi Gençlik Kolları'nda başlayan ve 30 yıla sığdırdığı inişli çıkışlı kariyerini, başbakanlıkla noktalamak isteyen Şişli Belediye Başkanı ve Türkiye Değişim Hareketi'nin lideri Mustafa Sarıgül ile yaptık. İşte, kısa bir süre sonra parti kimliğine kavuşacağını söylediği hareketinin projelerini ve hedeflerini anlatmak için kayıt cihazını uzattığımız Sarıgül'den yapılan açıklamaların özeti...
- Nedir hedefiniz? Başbakan olmak, iktidar olmak. AK Parti'den 14 ay sonra iktidar mührünü almak...
- Bu kadar kısa zamanda bunları yapmak kolay mı? Elbette değil. Ama şu anda Türkiye'nin içinde bulunduğu durum buna müsait. Ortada bir muhalefet yok. Çünkü muhalefet heyecansız! Hiçbir düşünce üretemiyor. AK Parti'ye rakip yeni bir siyasete ihtiyaç var. O siyasi hareket de işte Türkiye Değişim Hareketi...
- Alternatif olmak için elinizdeki sağlam argüman ne? Ülkeyi varlığa kavuşturmak. Çünkü varlığın olduğu yerde mutluluk vardır. Varlığın olduğu yerde enerji vardır. Heyecan vardır.
- Yani siz iktidara gelince herkes zengin mi olacak? Evet. Biz istiyoruz ki herkes zengin olsun! Türkiye'nin en büyük sorunu bu çünkü. Bu sorun çözülürse hiçbir problem kalmaz.
- Öyle sorunlar var ki zengin olsak da çözülemez. İnsan hakları mesela. Siz nasıl bir anlayış bekliyorsunuz bu konuda? Bizim iktidarımızda bunlar hiç sorun olmayacak. Çünkü bizim parti hukuku savunacak. Medeniyeti savunacak. Sevgiyi ve bilgiyi savunacak. Türkiye'nin her tarafına sevgi tohumları ekmeyi arzu ediyoruz. İstiyoruz ki biz, bizim anlayışımızla Türkiye'de, "Ötekimiz" olmasın. Doğulu da bizim olsun, Batılı da. Cami de, cemevi de bizim olsun. Ama istiyoruz ki sinagoglarımız ve kiliselerimiz de bizim olsun. Türkiye Değişim Hareketi olarak 21. yüzyılın sosyal demokrasi anlayışını yeni baştan planlayacağız. Öyle bir 21. yüzyılın sosyal demokrasi programını hazırlıyoruz ki, Almanya da, Fransa da, İngiltere de bizden gelip örnek almak durumunda kalacak.
- O halde Kürt meselesinin çözümüne dair proje de hazırdır sizde. Tabii ki arkadaşlarımız çalışıyorlar bu konuda.
- Hükümetin Kürt açılımı konusundaki girişimlerini destekliyor musunuz? Şimdi bu noktada şunu söylemeliyim. AK Parti hükümetinin getirdiği bu Güneydoğu sorunu bugüne kadar bütün siyasi iktidarların eksik bıraktığı bir konudur. Ama bu sorunu sadece bir iktidara bağlamak da doğru bir olay değildir. Bu konular bütün siyasi partilerin biraraya gelip mutabakatla çözmesi gereken konulardır.
- Mutsuzlukları Türkçe öğrenmek değil ama ana dilini konuşamamak! Orada da mutabıkız. Yani elbette insanlar 21 yüzyılda kendi dillerini rahatlıkla konuşabilmeli. Sorun şu sadece. Bunu yaparken yani Güneydoğu halkını mutlu etmeye çalışırken diğer bölge insanlarını da buna ikna etmek lazım. Yani Trabzon'daki, Ege'deki yurttaşlarımızı da bu konuda ikna etmemiz lazım. Dememiz lazım ki arkadaşlar sadece Güneydoğu'da yaşayan Kürt kökenli yurttaşlarımız Güneydoğu'da yaşamıyor. Türkiye'nin her noktasını yoğun bir şekilde bilinçlendirmemiz lazımdı. Bunun için çalışma yapacaktı yani seçimden hemen sonra böyle bir konuyu gündeme getirse problem olmazdı.
- Peki, bu hareket ne zaman partiye dönüşecek? En kısa zamanda. Yeni yılda yeni bir partiyle buluşacak Türkiye.
- Peki Genel Başkan olunca Şişli Belediye Başkanlığı'ndan ayrılacak mısınız? Elbette. Şişli'yi emin elleri teslim edip kuracağımız partinin başına geçeceğim. O zaman bu röportaj Şişli Belediye başkanı olarak verdiğiniz son röportajlardan biri! Öyle görünüyor. Yeni yılda bir de yeni partinin genel başkanı olarak röportaj yapacağız inşallah.
