Oktay Mahmuti - Konuk Yazar
Real Madrid'in iki yıldızı Llull ve Carroll iyi oynamasına rağmen Fenerbahçe farkı maç boyu koruyarak kazandı. Bunda ana sebep neydi?
Fenerbahçe oyunu iyi kontrol etti ve rakibinin pas akışını engelledi. Sarılacivertliler, rakibinin pas akışını engelleyince Real Madrid, Llull'un bireysel oyunu ile sayı buldu. Bir ara takımın bulduğu 36 sayının 19'u Llull'un elinden geldi. Sonrasında tek Carroll'un sprint çıkışları oldu ama burada esas önemli nokta; Fenerbahçe'nin rakibine çok fazla koşma alanı vermemesiydi. Bu sadece iki kere gerçekleşti maç içinde. İkinci çeyrekte 11-0'lık bir seri yakaladı İspanyol rakip bu sayede. Bir de ikinci yarıda bu alanları verdi. Diğer bölümlerde ise Fenerbahçe oyunu kontrol etti. Yani maçın kilit noktası, rakibin pas akışını engellemesiydi sarılacivertliler için….
Ekpe Udoh, neredeyse triple-double yapacaktı, bir Final-Four maçında alışkın olduğumuz bir performans değil. Onun bu etkinliğini neye bağlıyorsunuz?
Ekpe'nin bu performansında en önemli unsur, pota altını çok iyi savunmasıydı.
Bir blok tehdidi olarak çok önemli katkı verdi takımına. Bu blok tehdidi Fenerbahçe'ye büyük avantaj sağladı.
Hücumda ise orta mesafeden bulduğu sayılar Real Madrid savunmasını çözdü.
Olympiakos'u da takip ettiniz, final öncesi rakibimizi nasıl görüyorsunuz?
Final maçları her zaman belirsizdir.
Zaten finale hazırlanacak çok zaman da yok. Muhakkak ki Fenerbahçe'nin özgüveni ve taraftar desteği maçta kendisini favori olarak öne çıkarıyor. Ama rakibi de çok ciddi. Olympiakos, nasıl oynaması gerektiği ve neyi istediğini bilen, çok tecrübeli bir takım. Oyun disiplininden kopmayarak oynuyorlar. Vassilis Spanoulis'in liderliğiyle oynuyorlar. Aslında bunu herkes biliyor ama senelerdir bunu çok iyi yapıyorlar. İçeriden oynamak istedikleri zaman Georgios Printezis'i kullanıyorlar.
Belki Printezis'i kullanmaları Udoh ve Vesely'nin sertliğinden dolayı zor olabilir ama Spanoulis, Yunan temsilcisi için önemli bir etken olacak.
