Hiddink bunu neden Türkiye’ye yapıyor?

Sabah Gazetesi'nin usta kalemi Haşmet Babaoğlu, Beşiktaş – Gaziantepspor maçında yaşananlardan, Milli Takım Teknik Direktörü Guus Hiddink'in açıklamalarına, haftanın önemli spor olaylarını sabahspor.com okuyucuları için değerlendirdi. Babaoğlu "Hiddink hiçbir zaman Güney Kore'yi, Rusya'yı ya da Avustralya'yı sahaya böyle çıkarmadı. Bunu neden Türkiye'ye yapıyor anlayamıyorum" dedi.

ÖZGE AYDIN /SABAHSPOR.COM

Siyah-beyazlılar, iki sezondur yenemediği kırmızı-siyahlı rakibiyle golsüz berabere kaldı, yine puan kaptırdı. Kartal dün kaybettiği iki puanın yanı sıra iki oyuncusundan da oldu. Necip Uysal ve İsmail Köybaşı, bir sonraki hafta İnönü Stadı'nda oynanacak olan Kayserispor karşılaşmasında forma giyemeyecek. Sizce Beşiktaş'ın bu maçı kazanamamasında Quaresma'nın olmayışının direk etkisi var mı?

Quaresma'dan başlayayım. Ben de Quaresma hayranıyım, hatta Quaresma takımdan hiç gitmesin istiyorum. Ama bazen yaptıklarına bakıyorum ve şöyle düşünüyorum "Quaresma'nın varlığı Beşiktaş'ın takım oyunu oynamasını önlüyor mu?" Ama bu Quaresma'nın sorunu değil. Bu teknik direktörün ve diğer futbolcuların sorunu. Messi'nin Barcelona'daki varlığı Barcelona'nın takım oyunu oynamasını önlüyor mu? Hayır, önlemiyor. Beşiktaş bir türlü bunu çözemiyor. Dolayısı ile Quaresma çok seviliyor, isteniyor ama ne Quaresmalı ne Quaresmasız futbol oynanabiliyor. Beşiktaş Quaresma varken hoş, Quaresma yokken nahoş. Ama her halükarda çok dağınık bir futbol tarzına sahip. Gaziantep maçına gelince, iki kırmızı kart görülmüş, Quaresma yok ve Avrupa maçları dahil çok fazla maç oynadılar. Bu skoru çok büyütmemek lazım.

Gaziantespor maçının ileri bir tarihe ertelenme talebini reddeden federasyon; siyah-beyazlı kulübün tepkisi ve serzenişi üzerine bir açıklama yayınladı. Açıklamada "Gaziantep maçının ertelenme isteğinin reddedildiğini kamuoyu ile paylaşan Beşiktaş, 21 Eylül 2011'de bu karşılaşmasının 3 Ekim Pazartesi oynanmasını özellikle talep etti" Dendi. Kulüpler Birliği, Lig TV ve TFF, Türkiye'de bu yıl yeni bir düzen inşa ettiler. Bunun da en büyük destekçisi Beşiktaş Kulübü Başkanı Yıldırım Demirören. Şimdi kalkıp sızlanmanın, itiraz etmenin alemi yok. Beşiktaş, TFF'ye bu düzeni kurarken itiraz etmedi. En büyük problem de bu. Yıldırım Demirören'in Kulüpler Birliği başkanlığı giderek Beşiktaş'ın problemi olmaya başlıyor. Çünkü Demirören, Kulüpler Birliği başkanı olarak bugünkü futbol düzenini desteklemek zorunda. Bu kirli sezonu, bu saçma sapan play-off uygulamalarını, bu sıkışık fikstürü desteklemek zorunda. Çünkü böyle istediler. Ama bir taraftan da Yıldırım Demirören'in desteklediği bu düzen Beşiktaş'ı ciddi anlamda sıkıştıracak. Bu işin içinden Carvalhall, Quaresma, futbolcular, taraftar çıkamaz. Bu işin içinden çıkacak insan Yıldırım Demirören'dir.

Tekrar futbola dönersek Beşiktaş ile Guti arasındaki ipler iyice kopmuş gibi görünüyor. Eğer Guti olsaydı sonuç farklı olabilir miydi?

Dünkü maçta kötü Guti'ye bile ne kadar ihtiyaç olduğu çok açıktı. Beşiktaş orta sahası ne savaşıyor ne de top yapabiliyor. Fernandes ve Simao'dan beklediğimizi, iki futbolcu da yapamıyor. En kötü Guti bile dün Beşiktaş'ı toparlardı. Gaziantespor beni çok şaşırtıyor. Abdullah Ercan'ın da dediği gibi toparlanmış ve iyi bir takım değildi Antep. Dün Beşiktaş çok yorgun ve dağınıktı. Geçen sezon hayran olduğumuz Gaziantepsporlu futbolcular bu sezon futbolu unutmuş gibiler.

Cenk Tosun dün yokları oynadı. Fazla mı beklenti içindeydik acaba?

Ben gerçekten çok beğeniyordum Cenk Tosun'u. Bu yıl şut atmayı bile unutmuş. Wagner Galatasaray'da olsa Galatasaray'ın futbolu bir çıta daha yukarı çıkar diye düşünüyordum. Ama bu Wagner bir Bank Asya takımının çıtasını bile bir kademe yukarı çıkartamaz. Tamam, çok geç açtılar sezonu. Yorgunluğu anlarım, bıkkınlığı anlarım. Form grafiğinin düşmesini anlarım. Ama futbolu unutmak neyin nesi?

Türkiye'nin 7 Ekim'de kritik Almanya maçı var. Hiddink dün çarpıcı açıklamalarda bulundu, ''Gerçeklerle yüzleşmemiz gerekiyor, şu anda Almanya ile aynı seviyede değiliz ama iç sahada sürpriz yapabilecek bir takımız, taktiksel ve teknik çabalarımızla bu maçtan istediğimizi alabiliriz'' dedi. Hiddink, bence Türk Milli Takımı'nı deyim yerindeyse bir nevi (duygusal gaz) takımı olmaktan çıkartmak istiyor. Ama Almanya maçı için yaptığı konuşmalar tamamen bunun üzerine. Bir sürprize de açık değil. Oysa ki Türkler her milli maça, hatta Avrupa'daki maçlara, binde birlik bir sürpriz mutlak gerçekleşecekmiş gibi çıkarlar. Bizim futbol motivasyonumuz böyle... Hiddink diyor ki "Bu böyle olmaz." Örnekler gösteriyor, İspanya'yı, Almanya'yı anlatıyor… Fatih Terim'in 2008 Avrupa Şampiyonası'ndaki futbolunu, motivasyon tarzını değil de futbolu gerçekten bilerek ve kulüp takımı gibi oynayan bir Milli Takım kuracaksak, hem Hiddink hem de Oğuz Çetin ile çok vakit kaybettik. Yani Hiddink'in yaptığı bütün bu gerçekçi açıklamalar, aynı zamanda Hiddink'in hatalarını da gösteriyor. Almanya ve İspanya, kulüp takımı gibi oynayan iki milli takım. Onları yenmek olmayacak bir hayal. Ama sahaya bu şekilde çıkılmaz. Hiddink hiçbir zaman Güney Kore'yi, Rusya'yı ya da Avustralya'yı sahaya böyle çıkartmadı. Bunu neden Türkiye'ye yapıyor anlayamıyorum.

Geçen hafta yazdığınız yazıda kulüp yöneticilerine "Lütfen çekip gidin" demiştiniz. Bu sefer de Bank Asya Birinci Lig ekiplerinden Sakaryaspor yönetimi, teknik direktörü Şaban Yıldırım'ı, yerel bir televizyon kanalında katıldığı canlı yayın programında görevden aldıklarını açıkladı.

İnanılmaz bir kabalık. Skandal bence. Aslında Sakaryaspor yönetiminin canlı yayında anlattıklarına da bakmak lazım. Kulüplerimizin nasıl yönetildiğini bir kez daha anladık. Kulübün Başkan Vekili diyor ki "Bütün bunları Sakaryaspor'un gelecekte daha iyi yerlere gelmesi için yapıyoruz". Bu kadar kötü, bu kadar kaba, hem insani hem de kurumsal inceliklerden uzak bir tavırla bir kulübün geleceği daha iyi olamaz. Bana göre Sakaryaspor'un geleceğinin daha iyi yapacak şey, bu yönetimin çekip gitmesidir. Çok iyi bir örnek oldu. Zaten birinci ligin 18 kulübü "Şike cezası 13 aya indirilsin" diye tasarı hazırlattı. Utanç verici. Hepsi mi şikeci bunların ya?