Kopenhag maçında formaya hasret kaldığını gösteren ve iki asist ile skora katkı yapan Eboue'nin, Akhisar karşısında kadroda yer alması daha iyi olmaz mıydı?
Eboue'nin öğreneceği şeyler var, hala öğrenemedi. Kendini yere atma huyu... Kendini yere atma huyu yüzünden Galatasaray'ın haddi hesabı yok. Kopenhag maçında bek olarak dikkatimizi çekmedi, ikinci lig takımına karşı bir hücum beki olarak güzel paslar verdi. İkinci lig takımı karşısında... Real Madrid'e, Juventus'a, Fenerbahçe'ye karşı o pasları verdiği zaman anlarım ama PTT 1. Lig ayarındaki bir takıma karşı oynadığı futbol benim için fazla bir şey ifade etmez. Çünkü o maçta gözümün önünde Eboue'nin verdiği al da at pasları değil, cam adam gibi kendini yere bırakması... Bunu öğrenmediği sürece Eboue benim için kıymetli adam değil.
Mancini'nin sol bekte şans verdiği Dany ilk 11'deki yerini korudu. Siz olsanız kimi tercih ederdiniz; Riera mı, Dany mi?
Galatasaray'ın asıl tartışması gereken konu bu... Riera gibi futbolu bilen ve oynayan bir adamı değil, dengesiz Dany'yi tercih etti.
Ama aslında, yabancı kontenjanına karşı Mancini'nin kullanabileceği yer kalede... Muslera büyük kaleci değil. Muslera maç kurtaran kaleci değil. Muslera her maç hatalı goller yiyor. Muslera ortalanan toplara çıkmayı bilmiyor. Çıkar gibi yapıyor kalesini boşaltıyor, yarı yolda vazgeçip geriler gibi yapıyor. Ne çıkıyor, ne çıkmıyor, orta bir yerde kendini yok ediyor ve rakip forvet boş kale ile karşı karşıya kalıyor, imaj olarak...
Galatasaray'ın üç yedek kalecisi var: Ufuk, Eray ve Aykut en az Muslera kadar oynar. Onun yediği golleri onlar da yer, onun kurtardıklarını onlar da kurtarır. O zaman bu kadar kıymetli yabancı kontenjanını ben niye Muslera için harcıyorum?
Muslera Simovic değil, Muslera Taffarel değil, Muslera Mondragon değil. Bunu en iyi bilecek adam da Taffarel... Taffarel'in Mancini'ye demesi lazım ki 'Bruma gibi bir adamı kenarda oturtma lüksümüz yok. Palavra bir kaleciyi oynatmak için...'
Maç kurtaran bir kaleci olursun, tamam... Kayseri ya... 6 tane as oyuncusu olmayan Kayseri'ye karşı Bruma'yı kenarda bile oturtmuyorsun, tribüne yolluyorsun! Eboue tribünde, Bruma tribünde, Riera tribünde!.. Ne o Muslera kalede!..