Güzel bir hava, çok güzel bir stat, mükemmel bir zemin ve de 30 bin seyirci... Ama ne yazık ki dün Konya'da bilhassa ilk yarı için iki takım ve hakem adına olumlu şeyler söylemek mümkün değil. Konyaspor'un da Trabzonspor'un da saha içi organizasyonları son derece yetersizdi. İlk 45 dakikada sahada sadece mücadele vardı. Trabzonspor'un hücum girişimlerinde alışıldığı gibi plan program yoktu.
Zaten çeşitli nedenlerle sürekli şekilde aşırı değişimlere uğrayan kadrolarla olması da mümkün değildi.
Kanatlar çalışmadı. Orta sahada organize olunamayınca pozisyon bulmak tesadüflere kalıyordu. Rakip defansın büyük hatalarından Medjani sürpriz oluşan iki çok net pozisyon buldu.
İkisini de inanılmaz biçimde harcadı.
Trabzonspor'un bu yarıdaki en önemli artısı rakibine olgun hücum şansı vermeyişi ve de kalesinde yarım tehlike dahi yaşamayışıydı. Bu arada ilk devreye Hüseyin Göçek damga vurdu.
Fuchs'un Salih'e yaptığı en ufak yorumu dahi olmayan çok net sarı kartlık hareketi es geçti. Canı çok yanan ve buna sinirlenen Salih, aynı dakika içinde topa hamle yapıyormuş hissi vererek kendini de riske edip Ali Çamdalı'ya kontrolsüz kafa ile çok sert bir derbe vurup rakibini hastanelik etti. Bunun karşılığı mutlak kırmızı karttı.
Hüseyin Göçek, ya pozisyonu çözemedi ya da çözmek istemedi! İkinci yarıda roller değişti. İlk yarının tam aksine topa sahip olan, arka arkaya etkili ataklar geliştiren Konyaspor'du. Trabzonspor hiç organize olamadığı gibi takım savunmasında da ciddi arızalar göstermeye başladı.
Uzun müddet kaleci Hakan skoru dengede tuttu. Ama bir pozisyonda yine topu kurtaracakken, Bosingwa'nın ayak koyması ile golü yedi. Ondan sonra da Trabzonspor'un kısır baskısı sonucu değiştirmedi. Trabzonspor'un dünkü ofansif girişimlerindeki yetersizlikle kaliteli golcüsü Cardozo'dan verim alması mümkün değildi. Zaten Oscar Cardozo da sahada hiçbir şey yapmayan 1 numaralı isimdi.

En yüksek not 7 Mehmet Güven

En düşük not 3 Cardoza