Valencia'nın benim için yeri her zaman ayrıdır. İstanbul'da yaşayan biri için ufak fakat denizi, çevre köyleriyle sürprizlerle dolu bir şehir. İstanbul'dan her gün direkt uçuşun olduğu bu şehir sadece 3 saat uzağımızda. Böyle olunca da, hafta sonlarınızdan birini deniz kenarında kurulmuş, hareketli uzun kumsalları oyan, neredeyse senenin her günü güneşli, ufak ama şirin bu şehre gitmek için ayırabilirsiniz. Özellikle benim gibi İspanyol yemeğini sevenler için, Valencia'yı 'paella'nın doğduğu yer olarak da tarif edebiliriz. Mesela bu şehri tanımadan önce benim için paella; ıstakoz, kalamar, karides gibi birçok deniz ürününün bir arada kullanıldığı lezzetli bir yemekti. Fakat öyle değilmiş. Sadece turistler öyle bilirmiş. Asıl paella, adı üzerinde 'Paella Valenciana' tavuk ve tavşan etinden yapılan, içinde fasulye, barbunya ve enginar gibi sebzeleri barındıran bir yemekmiş. Hatta bazıları pilava tat versin diye içine koyulan eti yemiyormuş bile.
FESTİVALLER ŞEHRİ
Benim için Valencia'nın özellikle öğlen yemeği için en güzel restoranı ise kuşkusuz ki L'establiment. Valencia'nın biraz dışında, El Palmar bölgesinde yer alan bu restoran, La Bufera nehrinin yanındaki konumu, servisi, ambiyansı ve yemeğiyle benim için mükemmel bir yer. Klasik Valencia yemekleri sunan restoranda, tellinas (ufak midye), cigalas (kereviz), sepia en su tinta (sepya), allioli (sarımsak, zeytinyağı kullanılarak yapılan bir tür mayonez), arros del senyoret (bir çeşit deniz mahsulleriyle yapılan pilav) favorimlerim arasında yer alıyor. Hatta yemekten sonra istiyorsanız, nehirdeki kanolarla gezebilirsiniz. Yemeğin sonunda ise mutlaka 'orujo' sipariş edin. Hem hazım kolaylığı sağlayacak, hem de eğer kano gezisi yapacaksanız, geziyi daha eğlenceli geçirmenizi sağlayacaktır. İspanyolların eğlenceyi seven kültürü bu şehre de yansımış. İspanya'nın birçok şehrinde olduğu gibi, bu şehirde de ünlü festivaller var. Mart ayının ortasında başlayan Las Fallas sanırım en bilinen festivallerinden biri. Sokakların kapatıldığı, sokak ortalarına büyük çadırların kurulduğu, herkesin bir arada yemek yediği, sokak eğlencelerinin sabaha kadar sürdüğü bir festival bu. Dev heykeller yapılıyor, genelde düzene karşı ironik yaklaşımlı temalardan çıkan bu heykelleri festivalin çok öncesinden hazırlamaya başlıyorlar. Valencia halkı boyları 30 metreyi bulan heykelleri, festival bitiminde yakmak için hazırlıyor. Havaifişek üretiminde dünyada ilk sıralarda olan Valencia'da, bu tür festivallerde oldukça fazla havai fişek kullanılıyor. Havaifişeklerin yanı sıra ses bombaları, çocukların ellerindeki çatapatlardan çıkan seslerle dolu bir eğlence düşünün. Gündüzleri Mascleta (bir çeşit çatapatlı gösteri) yapılıyor. Yöresel kıyafetleriyle sokaklarda yürüyen halk, festivalin son günü ünlü Plaza de Virgin'e binlerce çiçek bırakıyor. Her bir sokakta ayrı bir müzik grubunun çaldığı bu festivali görmenizi tavsiye ederim. İspanya'da boğa güreşlerinin hâlâ çok popüler olduğu şehirlerden biri Valencia. Doğal olarak tam şehrin ortasında bir arena bulunuyor. Boğa güreşleri olmadığında çeşitli organizasyonlar, konserler için kullanılan bu mekan oldukça heybetli. Burayı da görmenizi tavsiye ederim. Eğer futboldan hoşlanıyorsanız, seçtiğiniz hafta sonunda İspanyolların ünlü futbol kulüplerinden Valencia'nın maçı olduğu zamanı seçerek, daha da renkli zaman geçirebilirsiniz.
Hilal Kosif
