Türkiye'nin en iyi haber sitesi
Ultraviyole ışın

Ultraviyole ışınlar, görünen ışın ile X- ışınları arasında kalan elektromanyetik radyasyonlardır.

Giriş Tarihi: 04.06.2013 17:28 Güncelleme Tarihi: 25.01.2018 17:05
Ultraviyole (UV) ışınların varlığı ilk defâ 1801 yılında Ritter adındaki Alman fizikçisi tarafından tespit edilmiştir. Ritter X ışığının kimyâsal maddelere etkisini incelerken mor ışığın ötesindeki karanlık bantta enerji çıkışının olduğunu fark etmiştir.

Ultraviyole (mor ötesi) ışınların dalga boyları X- ışınlarınınkinden uzun, görünen ışınlarınkinden ise kısadır. Dalga boylarının kısalığı sebebiyle insan gözüyle görülemezler. Fakat bâzı böcekler, meselâ bal arıları, tarafından rahatlıkla görülebilirler.

Güneşteki mor ötesi ışıma üç banda ayrılır: deri hastalıkları ve deri kanserine yol açan UVA (320-400 nm) ışınları; yaz aylarında gücü artan ve güneş yanıklarına neden olan UVB (280-320 nm) ışınları ve çok güçlü ve oldukça zararlı UVC (280 nm altı) ışınları.

UVB ve UVC ışınlarının çoğu ozon tabakası tarafından emilerek yeryüzüne ulaşması önlenir. Bu tabakadaki bir incelme bu zararlı ışınların daha fazlasının yeryüzüne ulaşmasına neden olur. Bu tabakadan geçebilen ışınlar bina ve araç camlarıyla havadaki tozlar, su ve duman tarafından tutulur.

Az miktarda güneş ışığı sağlıklı bir yaşam için gereklidir. D vitamini mor ötesi ışınların ergosterol üzerindeki etkisiyle üretilir. Raşitizm hastalığının iyileştirilmesinde doğal ve yapay mor ötesi ışıktan yararlanılır. Bu ışınlar ayrıca mikropları öldürdüğünden dolayı steril ortamların yaratılmasında yaygın kullanılır.

Yaz aylarında güneşlenerek bronzlaşmak tenimize hoş bir görünüm sağlayabilir. Ancak, güneşin UV ışınlarına uzun süreli maruz kalmak ağrılı güneş yanıklarına neden olabildiği gibi; deri kanseri, derinin çabuk yaşlanması, katarakta bağlı körlük ve diğer göz sorunları gibi daha önemli sağlık sorunlarına da yol açabilmektedir. Zamanlarının çoğunu güneşte oynayarak geçiren 18 yaş altındaki nesil önemli bir risk grubu oluşturmaktadır. Bu konuda diğer bir risk faktörü de insanların deri tipiyle ilgilidir. Açık ten, göz ve saç rengi olan insanlar koyu ten, göz ve saç rengine sahip olanlara göre daha fazla risk altındadır .
SON DAKİKA