Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde çalışan Felaket Kurbanlarını Kimliklendirme (FKK) Ekibi, tanınmayan cesetlere kimlik vererek mezarda da olsa anneleri kocalarından, çocukları babalarından ayrı bırakmıyor... FKK ekibi felaket kurbanlarının; yakın çevresinden diş yapısı, tıbbi bilgiler, kişisel eşyalar, vücut üzerinde bulunan dövme, et beni, yanık ve ameliyat izi v.s. bilgileri alıyor. İkinci aşamada ölüm sonrasında kurbanın cesedi santim santim incelenmesiyle elde edilen bulgular da kayıt altına alınıyor. Ölüm öncesi verilerle ölüm sonrası bulguların uzmanlar tarafından karşılaştırılıyor. Böylece kimliklendirme işlemi tamamlanıyor.
İLK DENEYİM DEPREM
Emniyetin en özel birimi kapılarını SABAH'a açtı. Ekipte uzun yıllardır görev yapan Emniyet Müdürü Cem Mehmet Çetin, onlarca olayda görev alarak tanınmayan cesetlere kimlik verdi. 1999 depreminde de görev alan ağırlıklı olarak çürümeye yüz tutan 500'e yakın cesedin kimliğini belirledi. Emniyet Müdürü Çetin yapılan işin para, madalya veya takdir gibi bir karşılığı olamayacağını söylüyor. "Aylarca yakınının parçasının bekleyen insanları mutlu etmek bambaşka bir duygu" diyen Çetin, 17 Ağustos depremindeki çalışmalardan dolayı her yıl o gün kimliklerini buldukları ailelerin kendisini arayarak tekrar takrar teşekkürler ve dualar ettiğini söylüyor. Çetin, şöyle devam etti: "Ekibimle 2005'te Afganistan'daki uçak kazasında, 9'u Türk vatandaşı toplam 104 kurbanın kimliklendirilmesinde görev aldım. Vefat eden yolculardan birinin eşi yanıma geldi. 'Eşimin bu kazadan sağ kurtulması imkânsız bunu biliyorum. Çocuklarım, babalarının öldüğünden hâlâ habersiz. Eninde sonunda onlara bu acı haberi verdiğimde, babamızın mezarı nerede?' diyecekler. Ben onlara ne cevap vereceğim? Bir kol parçası dahi olsa bana eşimden bir parça getirin, mezarı belli olsun ve çocuklarıma; işte babanız burada yatıyor diyeyim' dedi. Olay yerinde bulunan bir eldeki nikâh yüzüğünün içinde yazan isimden kadının eşine ulaşıldı."
