İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden alınan bilgilere göre, İstanbul'da her gün 26 çocuk çeşitli nedenlerden dolayı kayboluyor. Kayıp çocukların yüzde 60'nı kızlar oluştururken, çocukların yarısı ilk 24 saat içinde bulunup ailelerine teslim ediliyor. Yaşanan kayıpların nedenleri arasında ise evden kaçma, kaçırılma ve cinsel istismar önemli rol oynuyor.
2012 YILINDA 9 BİN 670 ÇOCUK KAYBOLDU
İstanbul, 14 milyona yaklaşan nüfusuyla Türkiye'nin en çok adli vakalarının yaşandığı il olarak öne çıkıyor. Yaşanan adli olayların içinde de kayıp oranı diğer şehirlere oranla daha fazla. 2012 yılında her gün ortalama 26 kayıp çocuk vakasının yaşandığı mega kentte, 2012 yılında toplam 9 bin 670 kayıp çocuk ihbarı yapıldı. Bu oran her geçen yıl katlanarak artıyor. Öyle ki 2009 yılında toplam kayıp çocuk ihbarı 5 bin 367 iken, bu sayı 2011 yılında 7 bin 502'ye yükseldi.
ÇOCUKLAR CİNSEL İSTİSMAR İÇİN KAÇIRILIYOR
Yaşanan çocuk kayıplarının temelinde çok çeşitli nedenler yatıyor. Bunların en önemlisi aile şiddeti, ardından ise kaçırılma geliyor. Emniyet güçlerinin yaptığı araştırmaya göre, çocuk kaçırmalarının arkasındaki en önemli neden cinsel istismar.
ÇOCUKLARIN YÜZDE 98'İ 1 YIL İÇİNDE BULUNUYOR
Yaşanan kayıp çocuk vakalarına emniyetin 'çocuk şube müdürlüğü' birimi bakıyor. Büyük bir titizlikle çalışan birim, her kayıp çocuk olayına cinayeti önleme öneminde yaklaşıyor. İstanbul genelinde 17 ekip ve 950 polisle çalışan çocuk şube müdürlüğü, acil durumlarda diğer birimlerden destek istiyor. Kayıp çocukların yarısı ilk 24 saatte bulunurken, 2012 yılında yaşanan 9 bin 670 kayıp olayının 9 bin 263'ü mutlu sonla bitti. Bu oran, toplam kayıp oranın yüzde 98'ine karşılık geliyor.
"TEK BAŞINA BİR ÇOCUK GÖRDÜĞÜNÜZDE MUHAKKAK İLGİLENİN"
İstanbul Çocuk Şube Müdürü Murat Koçak, kayıp çocukların bulunması konusunda sivil toplum örgütleri ve halka büyük görev düştüğünü söyledi. Koçak, 'Mesela; bir alışveriş merkezinde tek başına ağlayan bir çocuk gördüğünüzde yanından çekip gitmeyin, onunla ilgilenin. Unutmayın ki siz o çocukla ilgilenmediğinizde kötü niyetli biri ona yaklaşabilir ve unutmayın o çocuk bir gün sizin çocuğunuz da olabilir' dedi.
