Uluslararası maratoncu Faruk Kar'ın kıkırdaklarındaki hasar, kendi kanıyla 15 dakikada tedavi edildi. 40 yaşındaki Kar, 10 yıldır profesyonel olarak maratonla uğraşıyordu. yüzlerce madalya sahibi oldu. Aynı zamanda bir macera yarışçısı olan Faruk Kar, bazen iki gün boyunca sırtında 10 kilo ağırlığında çantayla birlikte 70-80 dağda koşuyordu. Ancak geçtiğimiz nisanda dizinde oluşan kıkırdak dejenerasyonu nedeniyle çok çabuk yoruluyor, 20 dakika sonra antrenmanları bırakmak zorunda kalıyordu. Kar, daha önce kalçasına uygulanan PRP yöntemiyle iyileştirildi.
25 CC KANLA İYİLEŞTİ
Kar'a dizlerini iki ay dinlendirdikten sonra üç hafta ara ile PRP yöntemi iki kez uygulandı. Kar'ın 25 cc kanı alındıktan sonra özel bir kite konuldu. Santrifüj cihazıyla kandaki doku iyileştirici hücreler olan trombositleri ayırıldı. Trombositlerin içinde dokuların iyileşmesini sağlayan faktörler konsantre olarak hastalığın bulunduğu bölgeye yapıldı. Bu sayede Kar'ın dizindeki hasarlı bölge daha hızlı iyileşti. Kar, bu sırada fizik tedavi ve egzersizlerine hiç ara vermedi. Eklem fonksiyonları çok kısa bir sürede tekrar eski haline döndü. Tedavi bittikten bir ay sonra ise İtalya'daki yarışlara katıldı ve hiç durmadan 85 km koştu. Eğer 15 dakika süren bu yöntemle tedavi edilmeseydi spor hayatı bitecekti.
TROMBOSİT 15 KAT ARTIRILDI
Doğa Araştırmaları, Sporları ve Kurtarma Derneği'nde yarışları düzenleme komitesi üyesi olan Doç. Dr. Haldun Orhun eklem hasarlarının sporcularda çok sık oluştuğunu belirtiyor. Hastalarının yüzde 70'inin sporcular olduğunu söyleyen Dr. Orhun "25 cc kanda bulunan yüzde 6 oranındaki trombosit, konsantre hale getirilerek yüzde 94'e ulaşıyor. Diz ekleminin içine enjekte edilen serumun oranı 2 cc'ye düşse de yoğunluğu 15 kat artırılıyor. Faruk Bey'in diz kapağının arkasında ciddi sorun vardı. İniş çıkışlı zeminlerdeki sporlar kıkırdak hasarını ortaya çıkardı. PRP yapıldı ancak bu da tek başına yeterli değil. Eklem çevresindeki adaleleri güçlendirmesi ve ağır spordan uzak kalması gerekiyor" dedi. Memorial Ataşehir Hastanesi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü'nden Dr. Orhun, bu yöntemin en çok diz ekleminin kıkırdak hasarlarında, diz kapağı sorunlarında, kireçlenmelerde, iyileşmeyen adele yırtıklarında ve sporculardaki kas zorlanmalarında kullanıldığını söyledi.