Doğuştan Akdeniz anemisi hastası olan 18 yaşındaki Ali ile ona 'can' versin diye dünyaya getirilen ancak kendisi de aynı hastalığın pençesine düşen kardeşi Fatih, "Ne olur bizi kurtarın, ölmek istemiyoruz" diye feryat ediyor. Adıyaman'ın Kahta ilçesi Bayraktar Mahallesi'nde yaşayan Şükrü ve Fidan Can çiftinin 24 yıllık evliliklerinden önce çocukları Bedircan (22) ve Bedriye (19) dünyaya geldi. Fakat 1995 yılında doğan 3'üncü çocukları Ali'ye, doğumundan 2 ay sonra Akdeniz anemisi (talasemi) teşhisi konuldu. Çocuklarını sağlığına kavuşturmak için çabalayan aileden hiçbirinin iliği Ali'ye uyum sağlamadı. Doktorlar, son çare olarak yeni bir çocuk dünyaya getirmelerini ve doğacak çocuğun iliğinin Ali'ye nakledeceğini söyledi. Bunun üzerine 2 yıl sonra ağabeyine 'can' olsun diye Fatih doğdu. Ancak yapılan tetkiklerde onda da aynı hastalığa rastlandı. Çocuklarının tedavisi için 5 arsa, 1 tarla ve 1 ev satan, elde avuçta ne varsa harcayan Can ailesi, şimdi yokluk içinde evlatlarını yaşatma savaşı veriyor.
BİRBİRLERİNDEN ÖZÜR DİLİYORLAR
Gözyaşlarına engel olamayan anne Fidan Can, 18 ve 16 yaşındaki çocuklarının hayatta kalabilmelerinin tek yolunun ilik nakli olduğunu belirterek, "Çocuklarımın her ay kanları değişiyor. Her ay İstanbul'a gidip geliyoruz. Kimi zaman yol parası bile bulamıyoruz. Onların her gün gözümün önünde bir mum gibi erimesini içim kan ağlayarak seyrediyorum" diyor. Hastalıkları yüzünden ortaokuldan sonra eve kapanan 2 kardeş ise birbirlerinden özür diliyor. Ağabey Ali, "Affet beni kardeşim, benim yüzümden geldiğin dünyada acı çekiyorsun" derken, Fatih ise "Sen de beni affet ağabey çünkü seni kurtaramadım" diyor.