Viyana'yı terk edene kadar Hıristiyan kız arkadaşının evinde saklanan Turkoff, Türk pasaportu sayesinde henüz 20 yaşındayken İstanbul'a gelebildi. 1944 yılında Harry Turkoff üç senelik askerliğini yapmak üzere Türkiye'ye geldi. Bugün 91 yaşında olan Turkoff, hikayesini Şalom Gazetesi'ne anlattı. Turkoff, bugün, Viyana'nın parklarından biri olan Türkenschanzpark, kısaca Türk Parkı olarak bilinen, içinde Yunus Emre Çeşmesi'nin barındıran parka yakın bir yerde yaşıyor.
İstanbul doğumlu Jack Turkoff I. Dünya Savaşı'nda Viyana'ya göç etti. Türkçeyi çok iyi bilen Turkoff, babam 20'li yılların başında Türkiye Viyana Büyükelçiliği'nde ticari ateşe olarak çalıştı. Türk vatandaşı olan Jack Turkoff ve eşinin 1923 yılıında Harry adını verdikleri oğulları dünyaya geldi. Yahudi bir aile olan Turkoff ailesinin hayatı 1938'de Avusturya'nın III. Reich'a geçmesi ile değişti. 1938'de Avusturya'nın III. Reich'a geçmesi ile birlikte Avusturya'daki 214.000 Yahudi'nin hayattan dışlanması başladı. Bu dönemde aralarında yaklaşık 100 Türk Vatandaşı olan Yahudi bulunuyordu. Küçük Harry da Reich döneminde okulunu terk etmek zorunda kaldı. Yahudilere baskıların artması nedeniyle Harry'nin babasının aklına çocukları için Türk pasaportuna başvurmak geldi.
Harry Turkoff, şöyle anlatıyor:
Askerliğimi bahane ederek pasaport alabileceğimi biliyordu çünkü hem Türk vatandaşıydım hem de askerlik yaşım gelmişti. Bana Türk pasaportu almak için Viyana'daki Türk Konsolosu da Ankara ile irtibata geçmiş. Yapmak zorunda değildi ama yaptı! Pasaportu 1943'te yola çıkmadan önce Türkiye Konsolosluğu'ndan aldım. Alman Yabancılık Polis Şefi benim askerlik için Türkiye'ye göndermeleri gerektiğini belirtmiş. Türkiye Konsolosu da onunla irtibat halindeymiş. Pasaportum çıkana kadar her cuma saat 10'da Polis Şefi'ni ziyaret edip benim toplama kampına gönderilmediğini kontrol ederdi. Bu Polis Şefi bir memur ile birlikte İstanbul'a giden trene bindirmişti beni. Tüm bunları ayarlayan annem oldu. Annemle babama Türk pasaportu verilmemişti, sadece kız kardeşime ve bana"
Konsolsun iyi biri olduğunu ve kendisine çok iyi davrandığını belirten Turkoff,
" Bir Türk Yahudi'si ile evli olan Kanzah adında bir kadına da 1938 veya 1939'da Türk pasaportu verdiğini biliyorum. Türk Yahudilerine konsolosluk tarafından Türk kimlikler verilmişti. 1942'ye kadar biz Türkleri koruyordu. Çok üzücü günlerdi" diyor.
Türk pasaporuyla 24 Nisan 1944'te Türkiye'ye giriş yaptığını belirten Turkoff, yaklaşık 1 sene İstanbul'da yaşadıktan sonra 3 yıl Samsun'da askerlik görevini yapmış. Askerdeyken Türkçe öğrenen Harry Turkoff, askerden sonra İstanbul'da doğup büyüyen Seferad Yahudilerinden Esteria Rozales ile evlenmiş.
Viyana'daki ailesiyle sürekli irtibatta olduğunu anlatan Turkoff," Maalesef babam 1946'da, yani ben askerdeyken kalp krizi geçirip vefat etti. Benim gibi Türk pasaportu alan kız kardeşim ise İsviçre'ye kaçmış. Annem Viyana'daydı ve hayatta kalmayı başardı. Savaşın bitimine altı ay kala babamı yakalamışlar ve altı ay hapiste kalmış. Savaş bitmeseydi oradan toplama kampına gönderilecekti"diyor.
Savaştan sonra Viyana'daki Türk büyükelçiliğine giderek konsolos yardımcısına teşekkür ettiğini belirten Turkoff, "Türkiye hakkında olumsuz düşünmem için hiç bir sebep yok" diyor.
Bugün 91 yaşında olan Turkoff, hikayesini Şalom Gazetesi'ne anlattı. Turkoff, bugün, Viyana'nın parklarından biri olan Türkenschanzpark, kısaca Türk Parkı olarak bilinen, içinde Yunus Emre Çeşmesi'nin barındıran parka yakın bir yerde yaşıyor.
